Merhaba Sevgili Okur!

Lafı uzatmadan konuya girmek istiyorumm!

Onlarca hatta yüzlerce yıldır dillerimizden düşmeyen,gönülden gönüle köprü olan o güzelim türkülerimizde geçen ve ceza kanunları kapsamında suç teşkil eden eylemler ve müeyyidelerinin tespiti çalışmalarıdır.

Örnek: (bkz:Şarköy Türküsü)

Bağa girdim bağ budanmış

Bağa bülbül dadanmış

15 yaşında da Nazife de hanım

kimlere aldanmış?

Türkünün sadece birinci kıtası bile birden çok suç teşkil eden eylem içerir.

5237 sayılı türk ceza kanununa göre çocuk 18 yaşından küçük olanlar çocuktur.

cinsel dokunulmazlığa yönelik suçlarda yaş sınırlamaları çocuklar arasında da ikiye ayrılmıştır.

Şöyle ki;15 yaşından küçük biri ile cinsel ilişkiye girmek her durumda suçtur ve cezası minimum 8 yıldır.15 yaşından küçüğün rızası bu suç yönünden geçerli değildir.

Ancak 15-18 yaş arasındaki çocuklara yönelik olarak cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel saldırılar cezalandırılır.

Kişinin rızası var ise tck 104 maddesinde düzenlenen şikayete bağlı başka bir suça dönüşür.

Bu bilgiler ışığında türküde adı geçen nazife hanım her halükarda çocuktur.Elimizde kesin bilgi olmamasına rağmen ve sanık lehine yorumla 15-18 yaş grubunda kabul etmek gerekecektir.

a-Bu yaşta "türküyü yakan beyimiz" Nazife'nin bağına girmiştir.Aksi bir iddia olmadığından bu cinsel ilişkinin rızaen olduğu düşünülmelidir.Nazife hanım'ın usulünce ve zamanında yetkili mercilere ulaşmış bir şikayeti varsa ki bu yer Şarköy Cumhuriyet Başsavcılığı olabilir, TCK'nın 104. maddesinde düzenlenen "reşit olmayanla cinsel ilişki" suçu oluşur ve sanığımız 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası alır.

b- "Türkü yakan beyimiz" bağa girdiğinde bağın daha evvel bozulduğunu görmüştür.Buna göre Nazife muhtemelen 15 yaşından küçükken rızaen veya rızası dışında cinsel ilişkiye girmiştir.

Şayet bu kişi veya kişiler yakalanabilirlerse; Nazife'nin rızası var ise 8 yıl,cebir şiddet ile cinsel ilişki olmuş ise 12 yıldan az olmamak üzere ceza alacaklardır.Tabii eylemin mağdurenin (Nazife) beden ve ruh sağlığını da bozacağı dikkate alınırsa alacakları ceza 15 yıldan az olmayacaktır.

Bir elinize Freud diğer elinize de psikanaliz terimler sözlüğünü alıp kendiniz sözlerin anlamlarını çıkartmaya başlayabilirsiniz;

Aklımda kalan örneklerle devam edelim;

"Dediler yar uyumuş/ uyardım öpe öpe"

Uyandırdım demek istemiş muhtemelen fakat kafiyesel birtakım sorunlar çıkınca böyle olmuş.Ama n’apiyin içim fesat :)

"İndim derelerine bilmem nerelerine kaytan bıyıklarımı sürsem nerelerine"

“Entarisi ala benziyor

Dam üstünde un eler

Bayıra karşı

Çamdan sakız akıyor

Konyalıdan başkasına bastırmam”

Bir taş attım pencereye tık dedi,ancak bu türküde gözden kaçmaması gereken bir nokta var:“Bir taş attım pencereye tık dedi, anası çıktı kızım evde yok dedi,inanmazsan gel yukarı bak dedi”

Kızın anası kız evde yoksa niye gel bak diyor?

Üstünkörü Erkan Ocaklı albümlerine baktım:

(bkz:Gavur kız Nataşa)

Oy nataşa nataşa moskova'nın güzeli/ kız sana kurban olsun trabzonlu rizeli

(bkz:Kız koynunda ne vardır)

Kız yürürken sallanıyor/ koynunda ne vardur diye tecahül-ü arif sanatını da işin içine katmış.Hatta kızın koynunda sabah namazı kılınmak isteniyor,orayı çözemedim.

(bkz:Niyazi’nin karısı)

Burada Niyazi'nin karısına karşı bir kızgınlık biraz da özlem var.Türküyü Niyazi'in bir kankası yazmış sanırım.

(bkz:Ortaokulli yarim)

Burada liseli aşık ortaokullu aşkına liseye gel diyor.10 dakika teneffüs aşkına yetmiyormuş ayrıca.

(bkz:Öpücüklü Nazmiye)

Şair burada Nazmiye'yi öpüp dişliyor ki başka kocaya gitmesin.

Türkülerimize yüklenmişim gibi oldu biraz ama pop müziğimizde de şimdi yazmaya başlasam sonu gelmeyecek bir liste çıkar diye düşünüyorum.Yazımı okurken birden fazla eleştiri yapabilmem gerekiyordu sevgili okur:)Yazmaktan imtina etmediğimiz zamanlar dilerim.