AKP'nin 17 yıllık seçim stratejisine baktığımızda, her seçimin bir önceki seçim taktiğine öykünerek yürütüldüğünü görüyoruz.
Önce hafif dokunuşlarla rakibi tartma ve el ense faslı, ardından söylem ve eylemlerde siyasal üslubun şiddetini giderek arttıran, son çeyrekte ise eski defterlerden elde edilen ve geçmişten gelen şoklarla son ve ölümcül vuruşu yapmak.
Ancak bu kez son şoku kendi cenahlarına ve seçmene yaşattılar. Bunun adına son virajda rakiplerine sundukları gollük bir pas oldu.
Gaziray test sürüşü sırasında AKP Milletvekili Ahmet Uzer'in vatandaşlara yönelik olarak sarfettiği sözler Türkiye'nin gündemine bir bomba gibi düştü.
Uzer, yapmış olduğu açıklamada kastı aşan ve art niyet taşımayan dolayısıyla kendiliğinden gelişen bir durumun sözle ifadesi gibi bir yaklaşımla durumu toparlamaya çalışsa da nafile.
Dilden dile, kulaktan kulağa yayılan bu gaflet durumu salt Gaziantep'i sarsmakla kalmadı. Türkiye'nin bütününde yankı bulacak kadar boyutlandı.
Ahmet Uzer'in oylarına talip olduğu ve trene bakanların oluru ve teveccühüyle milletvekili olduğu aşikar.
Bu kez yeni bir seçim sathında yine o trene bakanların oylarıyla belediye başkanlarının ve yerel parlamentonun oluşacağı da ayrıca bir realite.
Münferit ve basit bir olay gibi telakki edilerek toplum üzerindeki etkisinin kırılmaya çalışıldığı bu olayın dağ devirdiği malum.
Rakip partilerle ilgili en ufak olumsuzluğu mal bulmuş mirasyedi gibi kullanan AKP'li kurmayların Ahmet Uzer'in kırdığı bu pota kahkalarla ve koro halinde icabet edenlerin de dikkatini çekmesi gerekmiyor mu ?
Ne olursa olsun kazanmak ve her zaferi yeni bir zaferle perçinlemek alışkanlığındaki klasik AKP çizgisinin Gaziantep'te Fatma Şahin'i nasıl zora soktuğu ortada.
Ahmet Uzer'in ifadesiyle AKP'ye oy verecek seçmenin neye benzeyeceği ya da AKP'ye oy taşıyacak olanların neye benzetileceği bu sözlerle tescil edilirken, Uzer AKP'yi dinamitlemekle kalmamış, kendi ayağına sıkan olarak siyasal hayatına son noktayı koymuştur.
Bursa, Ankara, İstanbul ve Ordu Belediye Başkanlığı'nda olduğu gibi en kısa zamanda istifasının isteneceğini düşünüyorum.
Uzer ve benzerlerinde nükseden yorgunluğun nelere dalalet olduğunu hep beraber göreceğiz.