Tamam Türkiye’de enflasyon almış başını gidiyor. Hükümet ne kadar maaşlara zam yaparsa yapsın, anında fiyatlar zıplıyor. Aslında bu maaşlara zam meselesinde tek mağdur edilenin emekliler olduğunu da belirtmeliyim tabii. Yav bu milyonlarca emekli yıllarını devlete vergi vererek çalışarak geçirdi, karşılığı bu mu olmalıydı arkadaşlar. Çok değil sanırım 10 yıl önce emeklilerin maaşı asgari ücretliden yüksekti. Şimdi ise sefilleri oynuyor. Eskiden bir emekli ev kirasını, geçimini, taksitini rahatlıkla ödüyordu, şimdi verilen ücret ev kirasına yetmiyor. Şimdi bunu nereye koyalım Allah aşkına!..  

VATANDAŞ VURGUNCULARIN ELİNE TESLİM EDİLDİ

Hadi emeklileri bıraktık bir kenara, nasıl olsa sesleri çıkmıyor, peki bu kadar asgari ücretlilere verilen zamların daha kimsenin eline paranın sıcaklığı bile değmeden her şeye gelen zam yağmuruna ne demeli… Gıda maddelerinde marketler suçlanıyor ama devletin bunları kontrol edecek gücü yok mudur? Üreticilerden sonra iş markete gelene kadar kimler vurgun yapıyor? Bir üreticiden 10 liraya alınan ürünler tezgâha inince nasıl 100 lira oluveriyor, kimse bunun peşine takılmıyor. Zaten marketler vs, tüm parekende satıcıları bu kadar rahatlık olunca her gün bazen 2 kez bazen bir kez etiket değiştiriyor. Bir gün aldığınız ürünleri ertesi gün aynı fiyata alamıyorsunuz. Allahım bu ülke bu kadar mı başıboş bırakıldı? Vatandaş vurguncuların ellerine teslim edildi, inanın anlamak mümkün değil… 

AYNI YİYECEK VE İÇECEKLER NİYE O İLLERDE UCUZ?

Gelelim başlıktaki soruna… Gaziantep’te yıllardan beri, açıkça söylemek gerekirse Gastronomi şehri olduğumuzdan beri fiyatlara bir haller oldu. Çok yazdım bu meseleyi. Özellikle yiyecek içecek sektöründe. Çevre illere gidiyorsunuz fiyatları görünce şaşıp kalıyorsunuz. Kahvesi, çayı, içkisi, kebabı, yemeği, mezesi, tatlısı ne varsa birçok yiyecek içeceği Adana’da, Mersin’de, hatta Akdeniz bölgesinde, hatta hatta İstanbul’da bile Gaziantep’teki fiyattan daha düşük yiyebiliyorsunuz. Peki niye bu şehirde aynı ürünleri bizler pahalı yiyoruz? Niye Adana’da, Mersin’de, deprem öncesi Hatay’da, bir restoranda veya lokantada bahsettiklerimi daha ucuza yiyoruz? İnanın akıl alır gibi değil. Tabii şimdi ben de biliyorum ki, bu yazıyı boşa yazıyorum. Çünkü herkes bildiğini okumaya devam edecek. Bakın çok net söylüyorum kimse kusura bakmasın, Gaziantepliler olarak bizler niye Türkiye’deki fiyatların üstünde rakamlarla karşılaşıyoruz? İnanın bunun cevabını bulamıyorum… 

İŞTE BUNU YAZMAMAZLIK EDEMEZDİM

Bugün siyaset yazmak istemiyordum aslında. Çünkü Gaziantep’te her şey çok karışık. En karışıklık iktidar partisinde tabii…Geçen haftalarda yazdım AK Parti Gaziantep’te, dedikodunun, ayak kaydırmanın, iftira atmanın, ayrımcılık yapmanın, gizli hesaplar peşinde koşmanın zirvesini yaşıyor. Ne yazsak kesin olmayacak. Allah var bende ayağı yer tutmayan bilgilere fazla itibar etmem. Doğruluğunu araştırır, kendi kanaatimi de ekleyerek haber yapar veya köşemde değerlendiririm. 

FATMA ŞAHİN'İN İSMİ NİYE AÇIKLANMADI?

Onun için duyduğumu bildiğimi bir kenarda tutmak istiyorum. Sadece Fatma Şahin’in isminin açıklanmayışını bölgesel hesaplama nedeniyle ayın 15’nce yapılacak büyük törende açıklanacağını biliyorum, çünkü kendisiyle konuştum ve bu yanıtı aldım. Şimdi bu satırları yazdığım sırada Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’da açıkladığı aday listesinde Fatma Şahin’i görmeyenler aramaya başladı zaten. Ama Büyükşehir’de Fatma Şahin’in olacağını burada söyleyebilirim. Asıl mesele ilçeler. Özellikle merkez ilçeler. Yani Şahinbey ve Şehitkamil. Biliyorsunuz Oğuzeli MHP’de. Onlar da adaylık konusunda tercihlerini henüz tamamlamış değiller.  

BUNLARI OKUYUNCA ŞAŞIRMAYIN SAKIN

Ama yine de mesleğim gereği mutlaka belirtmem gereken gelişmeleri, AK Parti’de sağduyusuna inandığım, gerçekten de saygı duyduğum, yıllardır bir kenara çekilmiş ama partiden elini ayağını çekmemiş bir abimizin söylediklerini aktarayım. Aslında bu söylenenleri AK Parti’de herkes biliyor. Ama hepsi de (tecâhül-i ârif) yani bilineni bilmemezlikten gelmeyi tercih ediyor. Yani bilenin bilmez görünmesi gibi. İşte ben şimdi o bilineni bana anlatan abimize kulak kabarttım. Ve sizlerle paylaşmayı kendime görev saydım. 

Diyor ki ağabeyimiz, “Ökkeş kardeşim, önce Fatma hanımın (Şahin) ayağını kaydırmak istediler. Parti teşkilatından il başkanımız ve önemli isimler, bazı milletvekili arkadaşlarımız dahil, Sayın Mehmet Tahmazoğlu zaten biliniyordu ve Büyükşehir Başkanlığını istiyordu. Hep birlikte Ankara’yı mesken tutarak Tahmazoğlu'nun büyükşehirden gösterilmesi için çaba gösterdiler. Ama Sayın Cumhurbaşkanımız Fatma hanımın devam edeceğini söyleyince bu kez, hesaplar ilçelere kaydı. Mehmet Tahmazoğlu başkanımızın Ankara’da etkili bir gücü olduğunu bilmeyen yok. Bu kez o gücü arkasına alarak madem Büyükşehir olmuyor, o zaman Şahinbey’de kalayım dedi ve çalışmasını öyle sürdürdü. Nitekim büyük bir ihtimalle 3 dönem ayrıcalığı olacak ve Sayın Tahmazoğlu bundan faydalanıp Şahinbey’den aday gösterilecek. Tabii son anda değişim olabilir elbette. Bunun üzerine bütün gözler Şehitkamil’e çevrildi. Rıdvan bey ne aday olacağı nede olmayacağı konusunda bir açıklama yapmadı. Ama Şahinbey’e ayrıcalık tanınacaksa o zaman elbette o da devam etmek isteyecektir. Ancak kazın ayağı öyle değil. Çünkü bu defa il başkanı dahil Sayın Tahmazoğlu ve bazı milletvekili arkadaşlarımız Şehitkamil’e önceki Milletvekili Sait Kirazoğlu’nun aday gösterilmesi için harekete geçtiler. Uzun lafın kısası şu anda aklınıza gelmeyecek şekilde büyük ayak oyunları dönüyor. Şehitkamil için bazı eski milletvekillerinin de adı geçiyor. Ama ağırlık Sait Kirazoğlu’nda. Ankara ve kurul bunun üzerine Şehitkamil için tekrar bir anket yaptırmaya karar vermiş. Ama kuruldan geçen dar bir liste için anket yapılacakmış. Şunu da söyleyeyim lafımı tamamlayayım. Şimdi bana ‘Peki Fatma Şahin’in görüşü alınmayacak mı? diyeceksin. Elbette alınacak, çünkü büyükşehir olarak merkez ilçe belediye başkanlarıyla uyum içinde olmak zorunda. Ne var ki son anda değişim olmazsa Şahinbey’de Mehmet Tahmazoğlu ile devam edecek. Şehitkamil’de ise eğer kendisinin onayının alınacağı isim olmaz ise, o zaman bundan sonra Gaziantep’te bütünlük zor görünüyor. Büyükşehir'de alınacak kararlarda parti içi muhalefetin gizli de olsa yapılması kaçınılmaz olacak. Onun için Fatma hanımın Şehitkamil’de teşkilatı iyi tanıyan vatandaşta karşılığı olan ve canla başla çalışacak bir aday üzerinde ısrar etmesi gerekiyor. Benim de endişem bu olduğu için seni arayıp bunları söyledim Ökkeş kardeşim. Zaten bunları senden başka kimse de yazamaz. İyi ki varsın” 

Evet… Bakın yazmayayım dedim ama yine epey yazmış oldum. Bakalım AK Partili değerli abimizin söyledikleri nasıl sonuçlanacak, bekleyip görelim.  

HEPİNİZE İYİ HAFTALAR