Gelişen dünya ekonomisiyle birlikte, ticarette değişen şartlara ayak uydurmak zorunda kaldı. Yurt içinde yapılan ticaretin gerek yurt dışı bağlantılı olması gerekse satıcının kur riskinden kaynaklanan olumsuz etkileri ortadan kaldırabilmesi için, yurt içi müşterilere de artık sıklıkla dövizli faturalar düzenlenmeye başlandı.

Döviz cinsinden fatura düzenlenmesi konusunda vergi mevzuatımız ne demekte ve dövizli fatura düzenlenmesi konusunda, işletmelerin nelere dikkat etmesi gerekmekte, yazımızda bu konuları değerlendireceğiz. İşletmelerin cezai bir işlemle karşı karşıya kalmamaları için uymaları gereken kurallar bulunmaktadır.

Döviz Cinsinden Fatura Düzenlenmesi,

Vergi Usul Kanununda yapılan tarife göre;

Fatura; satılan mal veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı tutarı göstermek üzere malı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari bir belgedir.

Yine aynı kanunda kayıtların hangi dilde tutulması gerektiği konusunda da düzenleme yapılmıştır.

Vergi mevzuatımızda genel kural kayıtların ve belgelerin Türkçe ve Türk Lirası cinsinden düzenlenmesi olmakla birlikte, belgeler Türk parası karşılığı gösterilmek şartıyla, yabancı para birimine göre de düzenlenebilir. Şu kadar ki yurt dışındaki müşteriler adına düzenlenen belgelerde Türk parası karşılığı gösterilme şartı aranmaz.

Mevcut yasal düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere; düzenlenecek dövizli fatura yurtdışındaki bir müşteriye düzenlenmiş ise faturada Türk Lirası karşılığının gösterilmesine gerek bulunmamaktadır. Ancak fatura yurtiçindeki bir müşteriye düzenlenmiş ise faturada tutarın Türk Lirası karşılığının gösterilmesi zorunludur.

Döviz Cinsinden Düzenlenmiş Faturalarda Değerleme,

Döviz cinsinden fatura düzenlenirken, döviz kuru taraflar arasında serbestçe belirlenebilir. Bu durumda esas alınacak kur taraflar arasında belirlenen döviz kurudur. Eğer taraflar arasında döviz kuru belirlenmemiş ise esas alınacak kur Merkez Bankası tarafından açıklanan döviz alış kurudur. Döviz kuru fatura üzerine yazılmış ise bu kur esas alınarak fatura tutarı belirlenmekte ve kayıtlara alınmaktadır. Döviz kuru fatura üzerine yazılmamış ise geçerli olan Merkez Bankası döviz alış kuru esas alınarak fatura tutarı belirlenmekte ve kayıtlara alınmaktadır.

Fatura bedelinin tahsil edilmesi işleminin sonradan gerçekleşmesi durumunda; dönem sonlarında döviz cinsinden tutulmakta olan cari hesapların değerlemesi gerekmektedir. Bu durumda yabancı para cinsinden düzenlenen faturaların hangi kur ile değerleneceği hususu önem arz etmektedir.

Yasal düzenleme uyarınca, kur değerlemelerinde Maliye Bakanlığı’nın geçici vergi dönemleri ve hesap dönemi sonlarında açıklamış olduğu döviz kurları esas alınmalıdır.

Düzenlenen dövizli faturalardan kaynaklanan cari hesap alacakları ister yurtiçi müşterilerden olsun, isterse yurtdışı müşterilerden, geçici vergi dönemlerinde ve hesap dönemi sonunda kur değerlemesinin yapılması gerekir.

Değerleme Sonucu Oluşan Kur Farkları,

Yapılacak değerleme sonucunda kur farkı oluşması halinde, kur farkı için fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği ve düzenlenecek bu faturada KDV hesaplanıp hesaplanmayacağı konusu da kayıtların doğru yapılması açısında önem arz etmektedir.

Yurtiçi müşterilere düzenlenen dövizli faturanın bedeli ister döviz cinsinden, isterse Türk Lirası cinsinden ödensin ödeme tarihi ile fatura düzenleme tarihi arasındaki kur değişiminden kaynaklanan kur farkının faturaya konu edilmesi gerekir.

Konuya ilişkin Katma Değer Vergisi Uygulama Genel Tebliğinde yapılan açıklama uyarınca;

Bedelin döviz cinsinden veya dövize endekslenerek ifade edildiği işlemlerde, bedelin kısmen veya tamamen vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihten sonra ödenmesi halinde, satıcı lehine ortaya çıkan kur farkları KDV matrahına dahildir. Buna göre, matraha dahil olacak kur farklarının hesabında, mal ve hizmet bedeline isabet eden kur farklarının dikkate alınması gerekir.

Teslim veya hizmetin yapıldığı tarih ile bedelin tahsil edildiği tarih arasında ortaya çıkan lehte kur farkı için satıcı tarafından fatura düzenlenmek ve faturada gösterilen kur farkına, teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemler için geçerli olan oran uygulanmak suretiyle KDV hesaplanması gerekir.

Bedelin tahsil edildiği tarihte alıcı lehine kur farkı oluşması halinde, kur farkı tutarı üzerinden alıcı tarafından satıcıya bir fatura düzenlenerek, teslim ve hizmetin yapıldığı tarihteki oran üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.

Yılsonlarında ve geçici vergi dönemlerinde, hesap dönemi sonunda yapılan kur değerlemesi sonucunda ortaya çıkan kur farkları için fatura düzenlenmesi ve KDV hesaplanması gerekmez.

Döviz Cinsinden Düzenlenen Faturada Türk Lirası Karşılığı Gösterilmez ise,

Yurt içindeki müşteriler adına yabancı para biriminde düzenlenen faturalarda, yabancı para birimi tutarı ve Türk para birimi tutarı yer almak zorundadır. Yabancı para biriminde düzenlenen faturada, Türk para birimi tutarı karşılığının bulunmaması usule ve şekle ilişkin bir usulsüzlük olup, bu fiil dolayısıyla mükellef adına Vergi Usul Kanunu uyarınca ikinci derece usulsüzlük cezası kesilmesi gerekmektedir.

Herhangi bir usulsüzlük cezası ile karşılaşmamak için yurt içindeki müşteriler adına döviz cinsinden düzenlenen faturalarda mutlaka Türk Lirası karşılığının da belirtilmesi gerekmektedir.

Tüm okuyucularıma sağlıklı günler dilerim.