Türk toplumu sağc-solcu, alevi- sünni, devrimci-ülkücü ad altnda çeşitli kamplara ayrlmşt. Caddeler ve sokaklar parsellenmiş, kurtarlmş bölgeler oluşturulmuştu.
Sabah ayrldğnz ikamet adresine akşam ulaşma garantiniz yoktu. Nereden geleceği belli olmayan kör bir kurşunun kalleşliğiyle dünyanz değiştirme olaslğnz her an mevcutken, ksr siyasi çekişmelerle parlamenter sistemi kilitleyenlerde elbette tarih önünde ki o ağr vebalin sorumluluğundan kaçamayacakt.
Ortalama günde 20-25 insanmz öldürülüyordu. Bunlarn arasnda Gazeteciler, Yazarlar, Aydnlar, Bilim İnsanlar ve siyasal duruşu olanlar öncelikliydi.
Sağdan ya da soldan beş bin küsür genç, beş bin küsür gökçe fidan Türkiye'nin istikbalinden çekilip alnmşt. Aslnda katledilen o gençlerin şahsnda Türkiye'nin kendisiydi.
İşte o gençlerden birisi de Yurtsever Devrimci Gençlik Derneği üyesi 17 yaşnda ki Erdal Eren'di. 2 Şubat 1980'de ODTÜ öğrencisi Sinan Suner'in vurularak öldürülmesini protesto eden grubun içindeydi.
Gösteri srasnda çkan çatşmada er Zekeriya Önge'yi vurduğu iddiasyla tutukland. Hzla yargland 1,5 ay sonra 19 Mart 1980'de henüz çocuk yaşta idama mahkûm edildi.
Er'in ölümüne neden olan kurşun G-3 piyade tüfeğinden çktğna dair otopsi raporu karartld ve Erdal Eren 13 Aralk 1980'de infaz edildi.
Erdal Eren hadisesi başta olmak üzere kargaşa, kaos, karanlk ve cevabn bulamayan binlerce soru bir devrin hüzün dolu öyküsü ve bir devrin anatomisidir.
DEVRİMCİ
atmşsekizlilerin ve yetmişsekizlilerin ansna…
üniformam, yeşil parkam
ölüm, boynumdaki künyem
ben bir halk savaşçsym
ağz alev kusan
bir kalemle yazld kaderim
krmz karanfiller gibi
soğuk kaldrmlara düştüğünde
scack bedenim
henüz onsekizinci baharnda (yd) çağm
işte bu nedenle
hiç eskimez benim yaşm.
14 Aralk 2011
Gaziantep