31 Mart 2019 Yerel seçimlerinin panoromik görüntüsü, yorganın gittiği kavganın ise bitmediği yönünde.

Koskoca Türkiye'nin seçim sonuçları 3-5 saat içinde alınmışken, İstanbul'u 17 günde sonuca bağlamayan bir seçim gerçekliği ile karşı karşıyayız.

Kazanmak ne kadar doğalsa, kaybetmekte bir o kadar bu işin doğasında var.

Galiba biz egosu yüksek, beklentileri fazla, şımarık, bencil, kindar ve şirret yaratıklara dönüştük.

Efrafımıza şöyle çaktırmadan bir bakmayı deneyelim, Ankara'dakilerin prototiplerini yerelde de görmemizin her halükarda mümkün olduğunu tespit edeceğiz.

Bu kadar gerginliğe, bu kadar kutuplaştırmaya, ayrıştırmaya, ötekileştirmeye can mı dayanır ?

Bravo Türk milletine.

Seçimler sırasında vuku bulan olaylarda kaybettiğimiz dokuz canla ipi göğüsledik. Buna da şükür.

Millet - Zillet, Patates - Soğan, Beka - Meka derken taşlar yerinden bir oynadı, pir oynadı.

Son kale, şehirlerin Şah-ı Sultanı İstanbul düşmek üzere.

Hergün yeni bir senaryo, yeni bir hamle, yeni demogojiler, boş atıp dolu tutmalar, zamana oynayan mızıkçı çocuklar gibi, elinden alınan oyuncağı için toz toprak içinde debelenmeyi tercih edenler.

İyi hoşta, keşke kol kırılsa yen içinde kalsa, kimse diz boyu rezilliği görmese. Ancak kazın ayağı öyle değil.

Bilginin ışık hızıyla yayıldığı bir dünyada bu mümkün değil. Bütün dünya Türkiye'ye bakıp gülüyor. Artık uygar dünyanın içinde değil, kabile devletleriyle, 3. dünya ülkeleriyle, yarı totaliter rejimlerle, sultanlıklarla ve krallıklarla birlikte anılıyorsunuz.

Demokrasi karneniz kötü, insan hakları, ifade özgürlüğü ve medeniyet parabiliteniz sürekli irtifa kaybediyor.

"Seçime katılmanın serbest, kazanmanın ise yasak" olduğu bir Türkiye gerçeğinde siyasal hazımsızlık sadece partinizin ve adayınızın saygınlığına gölge düşürmüyor.

Asıl golü Türkiye yiyor. Ne demek, seçim kazanmış bir adaya "Benim Belediye Başkanım değil" demek. Peki sana sormazlar mı, sen kimin Genel Başkanısın ? Partini ve ülkeni nereye sürüklüyorsun ?

Hangi karanlık senaryolara biat ediyorsun, hangi mahfillerden emir ediyorsun ? Sana, kimler, neden komuta ediyor, demezler mi ?

Biraz adam olmayı denesek, bu iş bu kadar zor olmayacak.

Göreceksiniz sonunda, hem biz, hem ülkemiz tam tekmil hepimiz kazanacağız.