Ergenekon'dan demirden dağı eritip çıkmalarını, baharın gelişini, doğanın uyanışını temsil eder. Doğu Türkistan'dan Balkanlara kadar tüm Türk kavimleri ve toplulukları tarafından, M.Ö. 8. yüzyıldan günümüze kadar her yıl 21 Mart' ta kutlanır. Nev = Yeni, Ruz = Gün demektir. Tamamen TÜRK bayramıdır. Günümüze gelindiğinde ise nevruz başkalaşmış. Anlamı değiştirilmiş. Farklı bir kutlamaya dönüştürülmüştür. Molotof kokteyllerinin atıldığı, lastiklerin yakıldığı, sarı, kırmızı, yeşil renklerinin kullanıldığı, camların kırıldığı, taşlı sopalı göstericilerin meydanlara döküldüğü, kanlı eylemlere sahne olan emniyet güçlerinin alarma geçtiği bir olay halini almıştır. Bu yıl ki nevruz ise diğerlerinden çok farklı olarak kutlanacaktır. Çünkü terör örgütünün yapılan anlaşmalar sonucunda silah bırakma ve eylemsizlik açıklamalarının yapılacağı haberleri dolaşmakta. Yıllardır ülkemiz için çözümü bulunamayan terör örgütü faaliyetlerinin bir anda duracak olmasının sebebi nedir acaba? Yıllardır yüzbinlerce masum insanın ölümüne sebep olan. Milyonlarca insanın yüreğini yakan, evlerimize kor ateşleri düşüren örgütün amacı ülkeyi bölmekti. Hepimiz böyle biliyoruz. Tek amaçları söylemlerine göre kendi özerk devletlerini kurmak ve orada yaşamak. Peki, şimdi bu amaca ölümüne baş koymuş. Bu uğurda hiçbir zaman yılmamış, yaşam gayeleri ülkeyi bölmek olan bu örgütün amacına evet cevabı verilmiş olabilir mi? Düz mantık ile düşünelim. Bir hedefiniz var. O hedefe varmak için canınızı ortaya koymuşsunuz. Fakat bir gün ben vazgeçtim diyorsunuz. Vicdana mı geldiniz? Merhamet duygunuz mu ortaya çıktı? İnsanın aklına delicesine sorular geliyor. Sebep ne olabilir. Ortalama olarak 40 yıldır var olan bu örgüt 40 yıl sonra mı hata yaptığını fark etti? 40 yıl sonra ya biz masum insanları öldürdük, insanların ocağına ateşler düşürdük, evlatlar babasız kaldı, analar evlatsız kaldı bunların hesabını nasıl vereceğiz mi dedi. Kafamız da deli sorular varken 21 Martta görelim bakalım Mevla ne eyler, ne eylerse güzel eyler. Nevruz; hepimiz için uyanış olsun. Gözlerimizi açalım. Ve Mehmet Akif'in İstiklal Marşımızda dediği gibi; "Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı! Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı. Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı."