23 Nisan, 101 yıl önce teba toplumundan yurttaşlık bilincine ulaştığımız son derece önemli bir gündür. Büyük Atatürk’ün kurucu felsefeye derin anlamlar yüklediği ve egemenliği monarşiden alarak onu gerçek sahibine, yani halka verdiği bir gün aynı zamanda. Ancak son yıllarda hükümet eliyle bu türden bayramları bir oldu bittiye getirerek, bayramın ruhundan uzaklaşmak moda haline geldi. İstanbul’daki törenlerde Vali ve dolayısıyla devlet yoktu. İl Milli Eğitim Müdürü günün anlam ve önemiyle ilgili konuşma yapması gerekirken bayramı ti’ye alırcasına faaliyet raporunu okumuştu.Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu, olaya tepkisini dile getirmiş, İl Milli Eğitim Müdürünü en hafif tabirle özensiz olmakla suçlamıştı. Buna karşın İstanbul Valiliği’nden yapılan açıklama bu törenin kerhen yapılmakta olduğunun acı bir göstergesi gibiydi. Gaziantep’teki 23 Nisan törenleri bundan farklı mıydı ? Vali’nin Büyükşehir Belediye Başkanının ve diğer tali belediye başkanlarının olmadığı, devletin İl Milli Eğitim Müdürüyle temsil edildiği ‘aman bitse de gitsek’ kabilinden bir tören. Birde yazılı ve görsel basında arzı-ı endam eden bir Gaziantep haberi var ki, evlere şenlik. Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’nun bir otobüsün üzerinden çocuklara attığı oyuncak görüntüleri. Sokağa çıkma yasağının ve sosyal mesafe kuralının ihlal edildiği, arkasından koşan çocuklara oyuncak fırlatan Belediye Başkanı’nın görüntüleri şık olmadı. Gaziantep adı bir kere daha skandal bir haberle manşetleri süsledi. Hasılı kelam, pandemi bahanesiyle ve bayrak töreni kamuflajıyla İstanbul’dan Gaziantep’e kadar uzanan 23 Nisan görüntüleri “Egemenliğin kayıtsız şartsız” kimde olduğunu bir kere daha tartışılır hale getirdi.