Geçtiğimiz hafta, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karara ilişkin Tebliğde çok önemli bazı değişiklikler yapılarak, yurt içi işlemlerde dövizle ödeme yasağı getirildi. Piyasadaki dolarizasyonla mücadele kapsamında yapılan düzenleme, özellikle dövize endeksli emtia kullanımı yoğun olan sektörlerde, tepkilere yol açtı. Yeni yapılan düzenleme öncesi; Türkiye'de yerleşik kişilerin kendi aralarında yapacakları, taşıt satış sözleşmeleri dışında kalan menkul satış sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırmaları mümkün idi.Yapılan düzenleme sonrası; Türkiye'de yerleşik kişilerin kendi aralarında yapacakları, taşıt satış sözleşmeleri dışında kalan menkul satış sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırmaları mümkün olmakla birlikte, sözleşme konusu ödeme yükümlülüklerinin Türk parası cinsinden yerine getirilmesi ve kabul edilmesi zorunlu hale gelmiştir.Menkul Mal Nedir? Menkul maldan kasıt, gayrimenkul tanımına girmeyen her türlü mal ve eşyadır.Dolayısıyla, taşınmaz mallar dışında kalan tüm mallar (ki buna ticari mallar yani emtia da dahil) bu düzenleme kapsamındadır.Düzenleme Neleri Kapsamaktadır?Kapsama; taşıtlar hariç, ticari mallar, hammaddeler, mamuller, yarı mamuller dahil, gayri menkul dışındaki tüm mallar girmektedir. Dolayısıyla, hammadde, emtia, mamul, ticari mal, yarı mamul dahil (taşıtlar ve gayri menkuller hariç) tüm ticari malların bedeli, fatura dövizli olarak düzenlenmiş olsa bile Türk Lirası cinsinden ödenmek zorundadır.Borçlar Kanunu’na göre sözleşmelerin geçerliliği, kanunda aksi öngörülmedikçe, hiçbir şekle bağlı değildir. Adi satış sözleşmeleri için yazılı veya sözlü olmasının bir önemi yoktur.Ticari emtia alım satımında, yazılı sözleşmeye gerek bulunmamakta, dolayısıyla sözlü olarak kurulan akdin neticesinde ödeme yükümlülüğünün de Türk lirası cinsinden yapılması gerekmektedir.Tebliğin Yayım Tarihinden (19.04.2022) Önce Düzenlenmiş Çeklerde ve Faturalarda Uygulama Nasıl Olacaktır?19.04.2022 tarihinden önce kendi aralarında yapmış oldukları menkul satış sözleşmeleri kapsamında dolaşıma girmiş bulunan döviz cinsinden kıymetli evraklar (çek, senet v.b) kapsamındaki ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden yapılması mümkündür. Ayrıca 19.04.2022 tarihinden önce düzenlenmiş faturalarda da ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden yerine getirilebilir.19.04.2022 tarihinden sonra dövizli fatura düzenlemek mümkündür ancak bunların bedelinin Türk lirası olarak ödenmesi zorunludur.Çeklerin bir ödeme aracı olması nedeniyle, 19.04.2022 tarihinden sonra yurt içi emtia alımlarında döviz cinsinden çek düzenlenmesi mümkün değildir.Aslında tebliğ ile yapılan düzenlemeye bakıldığında, 19.04.2022 tarihinden sonra kapsama giren hiçbir ödemenin döviz cinsinden yapılamaması gerekiyor. Asıl sorun böyle önemli bir düzenlemenin yayımlandığı gün yürürlüğe girmesinden kaynaklanıyor. Piyasalara bu düzenlemeye geçiş için bir süreç konulmaması işleri daha da karıştırdı. Yapılan düzenleme ile ilgili kamuoyundan ve bir çok sektörden tepkiler yükselince Hazine ve Maliye Bakanlığı geri adım atarak web sitesinden yaptığı basın açıklaması ile düzenlemeyi yumuşatarak yukarıda açıkladığım şekilde uygulamaya yön verdi.Gayrimenkul Satışlarında Durum Nedir?2018 yılında yapılan düzenleme ile Türkiye’de yerleşik kişilerin kendi aralarında yapacakları; konusu yurt içinde yer alan gayrimenkuller olan, konut ve çatılı iş yeri dâhil gayrimenkul satış ve kiralama sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak yapmaları yasaklanmıştır.Söz konusu yasak devam etmekte olup, son yapılan düzenleme ile bu konuda herhangi bir değişiklik yapılmamıştır.Yapılan Düzenlemeye Uymayanlara Ceza Var mı?Yapılan yeni düzenleme gereği zorunluluğa uymayanlara sözleşmenin her bir tarafı için ayrı ayrı olmak üzere 2022 yılı için 14.200 TL’den 118.500 TL’ye kadar idari para cezası kesilebilecektir. Tekerrür halinde, bu cezalar iki katı olarak uygulanacaktır.Yeni düzenleme her ne kadar Türk lirasının kullanımını öncelikli hale getirmeye ve dolarizasyonla mücadele amacıyla yapılmış olsa da hammadde olarak dışarıya bağımlı olan plastik, tekstil, demir çelik, elektronik gibi sektörler bu uygulamadan en fazla etkilenecek sektörlerin başında gelmektedir. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yaptığı basın açıklaması piyasalarda ki kaosun bir nebze hafiflemesine yol açsa da özellikle hammadde tedariki açısından dışa bağımlı olan sektörlerde sorun devam etmektedir. Ticari faaliyetini, alış ve satışlarını döviz cinsinden gerçekleştiren bir işletme, ödeme yapmadan önce bankada ödeyeceği dövize karşılık gelen Türk lirası bulundurmak zorunda kalacaktır. Tahsilatı Türk lirası yaptıktan sonra yurtdışına dövizle ödemesi var ise yine döviz almak zorunda olacaktır. Bankalarda yapılacak döviz alış ve satış işlemleri sırasında alış ve satış kuru arasındaki makasın açıklığı dikkate alındığında, işletmeler için ilave bir maliyetin ortaya çıkması kaçınılmazdır. Neredeyse ülkedeki bütün ticareti etkileyecek bir düzenlemenin, yayımlandığı gün yürürlüğe girmesine mi şaşıralım yoksa tebliğle yapılan bir düzenlemenin hukuki hiçbir geçerliliği olmayan bir basın açıklaması ile esnetilmesine mi şaşıralım bilemedim. Bakalım daha neler göreceğiz?Tüm okuyucularıma sağlıklı günler dilerim.