Deplasman dezavantajı iyice fobiye dönüşen Gaziantep FK, Galatasaray deplasmanına 'Acaba 1 puan alabilir miyim' düşüncesiyle gitti. Şahinler, o kadar çok değişken kadrolarla, o kadar kötü oyunlarla buraya geldi ki kimsenin maçtan büyük bir umudu yoktu açıkçası. Ve beklendiği gibi de kırmızı siyahlı takım, bir mağlubiyet daha alarak döndü şehre.Maç kadroları açıklandığında 2 takım tarafında da sürprizler dikkati çekti. Galatasaray'da öndeki ofansif 4 dörtlü Barış (21), Morutan (22), Kerem (23), Halil (21)'den oluşuyordu. Yaş ortalaması 21,7 olan bu ofansif oyunculara karşı Gaziantep ise tam 4 tane stoper ile çıkıp yanlarına da Oğuz'u konumlandırarak 5'li bir savunma tercih etti. Erol Hoca, bu 5'linin önüne de defansif 2 orta saha tercihi yaparak Galatasaray'ın olası baskısına karşı dirençli bir savunma takımı kurgulamış. "Ne kadar savunmacı ile oynarsam o kadar iyi savunurum" düşüncesini ben Erol Hoca'ya yakıştıramadım doğrusu. Bu anlayış çok eskilerde kaldı. Şahinler, sahada öyle bir kadroya sahipti ki, topu tutması ve oyuna hakim olması imkansız olan bir diziliş ve oyuncu stilinden oluşuyordu. Nitekim ilk yarı boyunca da Galatasaray set hücumu Gaziantep ise orta sahayı direkt olarak atlayıp 3.bölgede Maxim,Muhammet ve Dicko'yu buluşturmak üzerine planlar yaptı. Gaziantep umulanın biraz daha ötesinde pozisyon buldu ama Dicko'nun formsuzluğu ve Marcao'nun sert, sıkı, diri yapısının sonucunda bu pozisyonlar skora dönüşmedi. Galatasaray ise Morutan ile net bir pozisyon yakaladı ve yararlanamadı. 45+3.dk'da ise karambolde topu uzun vurarak uzaklaştırmak yerine ayağının dışıyla Morutan'ın önüne yuvarlayan Doğan, Morutan'ın topa o kadar iyi vuracağını bilse, herhalde daha disiplinli davranırdı. Rumen oyuncu topa çok iyi vurdu ve devre arasına sarı kırmızılı takımı 1-0 önde götürdü. Goldeki detay ise, daha 24 saat önce Hatay-Beşiktaş maçında, Beşiktaş'ın golünün VAR'dan ofsayt gerekçesiyle iptal edildiği pozisyonla benzer olmasıydı. Beşiktaş'ın golünde Montero ofsayt pozisyonunda değerlendirilmişti. Galatasaray'ın golünde ise Nelsson çok daha bariz şekilde Günay'ın önünü ofsayt pozisyonunda kapattı ama hakem golü verdi, VAR da müdahale etmedi. 2.yarıya Barış-Feghouli değişikliği ile çıkan Fatih Terim, Gaziantep'in öne çıktığı zaman diliminde Feghouli'nin tecrübesinden yararlanmayı planladı. Terim'in düşündüğü gibi, önde oynamaya çalışan, zorlayan Gaziantep 65.dk'da çok net pozisyonu Dicko ile harcadı. Ve yine Terim'in düşündüğü gibi Feghouli, Gaziantep defans arkasına öldürücü paslar atmaya başladı. 74.dk'da bu mükemmel paslardan birini değerlendiren Kerem, skoru 2-0'a getirdi. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca da Şahinler, ligdeki 5.mağlubiyetini almış oldu. Galatasaray'a İstanbul'da yenilmek normal olsa da, oyun olarak sürekli kötüye gidiyor olmak düşündürücü.Bu yenilgiyle 14.sıraya düşen Gaziantep, küme düşme hattıyla 3 puanlık bir mesafeye gelmiş oldu. Takımın şu anki durumu malesef, hiçbir ilacın fayda etmediği bir hastanın yoğun bakıma alınması gibi. Hasta komaya girmek üzere! Teknik direktör istikrarını yıllardır savunan birisi olarak söylemek durumundayım ki, teknik ekip konusunda acil şekilde müdahale edilemezse hasta komaya girecektir. Çünkü, burası hiç kimsenin teknik direktörlük kariyerine tecrübe katmak için, formasyon, diziliş, oyun şablonu gibi hususları test edeceği deneme tahtası değildir. Erol Hoca, üzülerek söylüyorum, takımı denek olarak görmüş, üzerinde bu yıl her testi yapmıştır ve bu deneği komaya sokmak uzeredir. Bundan sonrası çok büyük zararlar verecektir.