Doğrusu bunu beklemiyordum. Maç öncesi çok umutluydum. Kolay kolay yazmazdım aslında. Ama gerçekten inanmıştım hepsine...Eksikler vardı ama ne olursa olsun kazanabilirdik.Aslında böyle maçlarda taktiği gol yememe üzerine kurarsanız rakibin atacağı golden sonra ne yaparsanız yapın asıl istediğinizi yapamazsınız. Nihayetinde tek maça çıkıyorsunuz ve oyun anlayışınızı yeme veya atma öncesiyle sonrası üzerine kurarsanız hata yaparsınız. Erol Bulut o kadar eksiğine rağmen takımına el frenini çektirmeyecekti. Yine de sık olmasa da da ara sıra pozisyon üretildi ve o pozisyonda Furkan'ın o golü atamayışı herkesi şok etti.Yediğimiz gol resmen evlere şenlikti. Alanyaspor'un baskısını arttırdığı anlarda hantal adam Coulker'in topu uzaklaştırma adına rakibine pas atması, ardından orada kalıp defansına yardım etmeyişi golü getirdi. 1-0 yenik duruma düşünce Erol Bulut oyun içi hamlesini yaptı ve defansı forvet yaptı. Alanyaspor skoru koruma adına panik yapınca son dakikada Papy'nin mucize golü geldi ve maçın dönme ihtimali belirdi.Artık rakip demoralize olmuş, biz ise moral bulmuştuk. Biraz daha atak olsak, Maxim gerçek kimliğinin yarısını oynasa, Figueiredo eski günlerine dönse golü atan biz olacaktık. Ne var ki, daha ilk uzatmada pisi pisine rakibi kaçırarak kalemizde golü gördük.Ve VAR ile gelen o golden sonra maçı orada bitirdik. Çünkü artık mental ve fizik olarak e koşacak ne pozisyon üretecek takatımız kalmıştı. Hele bir de kupa maçlarında oyuncu değişikliği acemiliği yapıp, Merkel de sakatlanıp çıkınca yerine oyuncu alamayıp 10 kişi oynamak zorunda kalınca kendi elimizle yarını finali Alanyaspor'a teslim ettik.İnanın yazık oldu...