Ülkemizde memur sendikacılığı işçi sendikacılığının çok gerisinden geliyor, tarihsel seyrine baktığımızda işçiler 1950 li yıllarda sendikal hakları için mücadele verirken, memurlar acak 1990'lı yıllarda sendikalılaşmaya başladı.İşçi sendikalarının aidatları bir yevmiye tutarında , ayrıca dayanışma aidatı ödentisi olmasından dolayı mali açıdan da ciddi bir güce kavuşmuş durumdalar.Daha önce yasak olması nedeniyle ancak kurulamayan memur sendikaları ancak 1990'lı yılların başında kurulmaya başlandı.Memurlar 2001 yılında yasalaşan, bir çok çelişki ve kısıtı içinde barındıran bir kaç defa revizyona uğrayan 4688 sayılı kanunla birlikte yasal sendikacılığa başladı.Daha önce dernek vakıf mantığı ile mücadele, idealist bir dayanışma örneği veren sendikalar kanunla birlikte hızlı bir yol kat etmeye başladı. Bir veciz sözde para bizi bozar diyor ya, tamda öyle oldu işin içine rant girdi ve sendikal kültür maalesef deforme olmaya başladı.Mevcut iktidarın 2002 de iş başına gelmesi ile birlikte ağırlıklı olarak yandaş sendika kavramı yaygınlaştı ve hem sarı hem yandaş bir sendika 2002 yılında sıfır yetki ile başlayan serüveninde 2013 yılında tüm iş kollarında yetkileri alarak, Toplu İş Sözleşmesinde Türk Memurunu temsil ediyor duruma geldi.Sendikaların yasal zeminde faaliyet sürdürmeye başladığı günden bu yana bir kesim tarafından yapılan eleştirilerin başında sendikalı memurla sendikasız memur arasında bir fark olmaması, TİS kazanımlarının tüm kamu çalışanlarına eşit verilmesi idi.Bu sorundan yola çıkarak 2005 yılında Kamu-Sen'in talebi üzerine Sendikalı Memurlara 5 TL Sendika Ödeneği verildi.Sendikal Hareketin güç kazanması, kamudaki sendikalaşma oranının artması amacıyla elde edilen kazanım KESK Sendikasının "eşitlik ilkesine" aykırı olduğu iddiasıyla CHP'yi ikna etmesi, onlarında Anayasa Mahkemesine taşıması nedeniyle iptal edildi. O dönem iptal edilen ödenek, 2008 yılında 10 TL Toplu Sözleşme Primi adı altında yeniden devlet tarafından ödenmeye başlandı.5 TL iptal edildiğinde ne oldu diye merak edenler olursa sendikalılaşma oranı diğer yıllara nazaran durağanlaştı, kısmen azalanlar oldu, yeniden verilmeye başlandığında özellikle yandaş sendika müthiş bir atak yaparak yukarı tırmanışını hızlandırdı.Yıllar içerisinde rakamlar değişti, amaca uygun sendikalı ve sendikasız memur arasında sembolikte olsa bir fark oluştu ki, böyle bir farkta olmalıydı.4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendika Kanunu 28. maddesi de böyle diyor, yani esas olan sendika üyesi olmak, a-b sendikası demiyor, bir baraj maraj yok, öylede olmalı...28. Maddenin gereği son Toplu Sözleşmeye kadar devam etti.Yıllardır istediği "Dayanışma Aidatını" alamayan Memur-Sen,'in kendince bir fırsat buldu, toplu sözleşme tazminatını yükseltip 500 TL yaptırdı.Rakamın yükselmesi güzelde bu "Rabbena hep bana" anlayışında ki bir yapı olan Memur-Sen'i keser mi kesmez, bir kurnazlık daha yapıp bu parayı sadece bana üye olanlar alamıyorsa küçük sendikalarda alamasın ki bana gelip alsın diyerek "iş kollarında %1 örgütlenme şartı" koydurdu.Yani bu imkandan faydalanmak için 4688 sayılı kanunun 28. maddesi ihlal edilecek, almak isteyen ya %1'lik barajı geçecek yada üye sayısı fazla sendikalara üye olacak.Yani sendikacılık yüzdelik oranlara hapsedilip, siyasi partiler yasamız gibi çalışanları mevcuda mahkum edip, sayısal sorunu olmayan güç odaklarını alternatifsiz bırakmak amaçladılar. Bu süreçte demokrasiden, çok seslilikten dem vuran, yıllardır Memur-Sen'in bencil taleplerinden bıkan ve muzdarip olan Kamu-Sen'in de, KESK'in de bir tepkisini duyamadık resmen sus pus oldular.Neden çünkü pastayı 3 olmadı dörde bölmek daha mantıklı idi, kendi çıkarları ağır bastı, temsilde adalet, hak, hukuk, çok seslilik, çalışanın örgütlenmesi, örgütlü mücadele rafa kalktı .Bu şartlarda üzülerek gördük ki "hak arama mücadelesi" rant odaklı sendikacılığa dönüştü.Sendika Ödeneği Sendikal mücadeleye katkı sunmak amacı mecraandan çıkıp yetkili ve yetkisiz etkili sendikacılar için sendikacılık yapmak yerine çil çil altınları, tomar tomar paraları yönetme işine dönüştü. %1 barajı nedeniyle mağdur olan sendikalar bu durumu yargıya taşıdı Danıştay bu durumu yasal bulmadı iptal etti.
Yeni sendikaların kurulmasının önüne geçip, mevcut sendikaları atıl duruma düşürmek isteyen çok seslilikten hoşlanmayan anlayış yerinde durmadı, siyaseti bu defa kandırarak olayın yasalaşması için mücadelesini sürdürdü.
Muhterem muktedirler saltanatları sürdürmek için yandaşı ve yancısı oldukları siyasi partileri kullanarak barajı %1'den vazgeçip %2 ye çıkarttırmaya çalışıyorlar, bu durum çalışanlara yapılan büyük bir hakaret, sosyal devlet ilkesine ve hukukun üstünlüğü ilkelerine ihanettir.Yüksek Mahkemenin doğru bulmayıp iptal ettiği bir hükmü iki katına çıkararak yeniden gündeme taşımak Sayın Cumhurbaşkanı ve Cumhur İttifakına zarar vermekten başka bir şey değildir.Bu ali cengiz oyunundan Sayın Cumhurbaşkanı Rcep Tayyip Erdoğan'ın ve Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanı Sn. Vedat BİLGİN'in haberi olmadığını olduğu taktirde gereğini yapacağını düşünüyorum. Bu durum komisyonlardan geçse yasalaşsa bile yine mahkemeden döner, çünkü eşitsizlik içinde başka eşitsizliklere hiçbir kanun müsade etmez. Bugün ki güce güvenenler yarın yanıltılan siyasilerin vereceği cezalara boyun eğmek zorunda kalır. Sendikaların yeri geldiğinde çalışanlar için işbirliği yapması, dayanışma içinde olması gerekirken birbirine yaşama hakkı tanımaması, sendikal hayata ve sendikal kültüre(!) zarar verir. Bu yanlışta ısrar edenlere duyurulur...Sayın sendika yetkillieri sendika ödeneğini iç etmeye çalışmak yerine, sendikalı olamadığı için bu haktan faydalanamayan çalışanlarıda dahil etmeye çalışsa, vergi dilimlerinin artırılması, vergi oranlarının düşürülmesi hususunda iş birliği yapmış olsalardı.Bu durum sürekli başarısız olduğu halde kendini alternatifsiz hissedip sorumsuz davranmaktan başka birşey değildir.
Sayısal olarak büyük sendikalara tavsiyem Konfüçyüs'ün dediği gibi yapın ; Kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapma. Kendin ayağa kalkmak istiyorsan başkalarının da kalkmasına yardım et. Kendin başarı kazanmayı arzuluyorsan başkalarının da başarıya ulaşmasına yardım et." tavsiyesine uyun.