İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Burkay Güçyetmez, milyonlarca kişi, yaşadığı konutun yapı güvenliğini sağlayıp sağlamadığı hususunda bilgi sahibi olmadığını söyledi. Güçyetmez, “Bu bilgiye erişimin sınırlı olması hem vatandaşların hem de kamu kurumlarının sorumluluğunu belirsizleştirmekte, güvenli yaşam hakkını zedelemektedir” dedi.

Güvenli olmayan yapıların ilgili kurum ve kuruluşlara sorumluluk yüklediğini de ifade eden Güçyetmez, “Başta Anayasa olmak üzere mevcut mevzuat gereği; deprem riskine karşı tedbir almak, riskli yapıları ve afet riski olan bölgeleri belirlemek, riskli yapıların risk durumuna göre güçlendirilmesini ya da yıkımını sağlamak, güvenli ve sağlıklı yaşama çevreleri teşkil etmek, imar mevzuatına, plan projelerine aykırı yapıları tespit etmek ve bu konuda gerekli önlemeleri almak devletin asli görev ve sorumluğudur” dedi.

ŞİKAYETLER SONUÇSUZ KALIYOR

“Bu durumda ilgili idarelerin yaşam hakkını koruma bilinciyle hareket etmesi, yapının dönüştürülmesi, güçlendirilmesi veya tahliyesi süreçlerinde gecikmeksizin gerekli adımları atması gerektiği de açıktır” diyen Güçyetmez, “Ayrıca yapılar kullanım aşamasında İdarece herhangi bir denetimden geçmemekte; yapının taşıma kapasitesini etkileyecek müdahaleler ancak görünür düzeyde ve herhangi bir şikâyete konu olmuş ise idari işleme tabi tutulmaktadır. Yapıların büyük çoğunluğunda yapının taşıma kapasitesini olumsuz yönde etkileyecek boyutlarda pek çok tadilat yapıldığı kamuoyunca ve İdarece bilinmesine rağmen şikâyet edilmeyen ve görünür olmayan tadilat, genişletme, kolon, kiriş ve perde kesme gibi yapısal sistem müdahaleleri konusunda herhangi bir tedbir alınmamaktadır” şeklinde konuştu.

SADECE MÜHENDİSLERE AİT DEĞİLDİR

Arıkan’dan asansör uyarısı
Arıkan’dan asansör uyarısı
İçeriği Görüntüle

Güçyetmez, “Altını çizerek ifade etmek gerekir ki konut güvenliği konusunda sorumluluk sadece mühendislere ait değildir; öncelikle kamu kurumları bu konuda görevini yerine getirmeli, ev sahipleri ve kiracılar da sürece aktif biçimde katılmalıdır. Yapı güvenliği konusunda devletin ve ilgili idarelerin görevi yalnızca güvenli olmayan yapıları tespit etmek değil, bu bilgiyi kamuoyuyla paylaşmak ve vatandaşın karar alma sürecini desteklemektir. Açıktır ki şeffaf bir bilgi sistemi oluşturulmadığı sürece, yurttaşlar kendi yaşam risklerini değerlendiremez, doğru karar veremez. Güvenli olmayan yapıların envanteri kamuya açık hale getirilmeli; “hangi bölgede, hangi binanın ne düzeyde risk taşıdığı” düzenli olarak yayımlanmalıdır. İnşaat Mühendisleri Odası olarak, yıllardır dile getirdiğimiz bu sorunun artık ertelenemez boyuta ulaştığını bir kez daha vurguluyoruz”