Meriç, “Devlet, seans değil insan saymalıdır.” ifadelerini kullandı.
Meriç, özellikle ameliyat sonrası uzun süreli fizik tedaviye ihtiyaç duyan hastaların büyük bir çıkmazın içinde olduğunu söyledi. “Omzunda platin, dizinde çivi, vücudunda ağrılarla yaşamaya çalışan bir vatandaşa ‘30 seans hakkın bitti’ demek insan onuruna aykırıdır.” diyen Meriç, şu ifadeleri kullandı: “Bir vatandaş, SGK’nın sınırını aştığı için tedaviye devam edemiyor. Ya yeni yıla kadar beklemek zorunda kalıyor ya da cebinden binlerce lira ödüyor. Sağlık Bakanlığı tek bir düzenlemeyle bu mağduriyeti sona erdirebilir. Ama belli ki insan değil, istatistik önemseniyor.”
VATANDAŞ ÇARESİZ BIRAKILDI
Meriç, kamu hastanelerinde aylar süren randevu bekleyişinin, özel hastanelerde ise yüksek ücretlerin vatandaşları çaresiz bıraktığını vurguladı: “Bir kamu hastanesinde randevu aylar sonrasına veriliyor, özelde ise bir seans 500 ila 4 bin 500 lira arasında değişiyor. 20 seans fizik tedavi için vatandaşın ödemesi gereken tutar 20 bin lirayı buluyor. Bu tablo, sosyal devlet ilkesine değil, piyasa mantığına aittir. Sağlık ticaret değildir; vatandaşın en temel hakkıdır.”
YENİ DÜZENLEME ŞART
Meriç, fizik tedavide kota uygulamasının özellikle kronik rahatsızlıklar ve ameliyat sonrası iyileşme süreçlerinde ciddi mağduriyet yarattığını belirterek SGK’yı yeni bir düzenleme yapmaya davet etti: “Bir hasta 30 seansta iyileşiyorsa ne mutlu; ama 40. seansta ayağa kalkabiliyorsa devletin görevi o eli tutmaktır, geri çevirmek değil. Bu ülkenin insanı, parası varsa değil, ihtiyacı varsa tedavi olabilmelidir.”
