İlköğretim öğrencilerine(Antep Savunması Öyküleri)Yavuz nemli gözlerini pencereden dışarılara çevirdi. Çok duygulanmıştı.Yüreği kabarmıştı bu yiğit şehidin sözlerinden duygularından.Dışarıda pırıl pırıl bir güneş vardı.. Şimdi, öyküsünü okuduğu kentte, insanlar, zengin, yoksul, iyi, kötü, mutlu, üzgün ama barış içinde, güvenle yaşıyorlar.Bu barışa kavuşabilmek için babaları, dedeleri ne zahmetler çekmişlerdi. Zahmet ne demek bu sevgili kentleri için,bu yurdun bir karış toprağı için,özgürlük için,bağımsızlık için,insanca yaşamak için Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde bu yurdu işgâlcilerden kurtarmak için hayatlarını seve seve vermişlerdi. Antep’te bir Şahin vardı, ama tüm yurtta milyonlarca Şahin vardı…Şahin Bey bir kahramandı, ama öğrendiği kadarıyla korkaklar da ,hainler de vardı ne yazık ki!Gözleri dolar gibi oldu.Yüreği burkuldu. Yaşadığı bu kenti dedeleri,ecdadı korumak için demek böyle seve seve canlarını vermişlerdi. Bir an hüzünlü düşünceleri dağılır gibi oldu. Kendisi de bu babaların, dedelerin çocuğuydu. Onlara lâyık olabilmek için yurdunu, vatanını kendi canından çok sevmek, konuştuğu dile, gökte özgürce şerefle dalgalanan bayrağa Ata’sının kendilerine emanet ettiği Cumhuriyeteve ilkelerine sahip çıkabilmek, lâyık olabilmek , onları koruyabilmek için çok okumalı, çok çalışmalıydı. Ne demişti en büyük Türk Atatürk?Türk ! Çalış Güven Öğün…Her gün söyledikleri “Varlığım Türk varlığına armağan olsun!” sözünü şimdi daha iyi anlıyordu…16 Şubat 1920 Fransız Birlikleri Maraş’tan çekilmekte. Bu Fransızlara 2.000 civarında ölü ve yarayla mal oluyor22 Şubat'ta 5 vapur dolusu Yunan askeri daha geliyor. Yunan askerinin sayısı Ege’de yüz bini geçti.18 Mart. Akçakoyunlu’dan büyük bir Fransız gücü Kilise doğru geliyor.Şahin bey bu yolu tutmakla görevlendiriliyor.27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelen Mustafa Kemal,burada yeni bir meclis kurmaya karar vermiştir ve bunun için yurdun dört bir köşesinde seçimler yapılmış,milletvekilleri seçilmiş bunlar da peyderpey,fırsat ve olanak buldukça Ankara’da toplanmaktadırlar.Mustafa Kemal’den tüm vilayetlere:23 Nisan.Cuma günü Ankara’da Büyük Millet Meclisi açılarak göreve başlayacağından günden sonra bütün sivil ve askeri makamların ve bütün ulusun başvuracağı en yüce kat adı geçen meclis olacaktır.Bilgilerinize sunulur.Temsil Heyeti adınaMustafa KemalVe Ankara ve 23 Nisan. Saat 13.45.Meclis binasında 115 milletvekili var. En yaşlı üye sıfatıyla Sinop milletvekili Şerif Bey ilk oturumu yönetti.Aynı gün düşmanlar yurdun dört bir köşesinde fink atıyorlar.38.000 İngiliz,59.000 Fransız,18.000 İtalyan ve 90.000 Yunan olmak üzere 200.000 pür silah asker. Ankara’da taş binanın önünde asker,sivil,kadın,erkek,çocuk ,yaşlı,fesli,kalpaklı,fötrlü,başı açık, yalınayak, zengin, yoksul, binlerce coşkulu insan…Seğmenler oynuyor,davullar ,zurnalar çalıyor..Askerler sıra sıra dimdik dizilmiş,tüfekler omuzlarda,bir neş’e,bir sevinç;bir umut bir umutlu bahar havası..Ankara’ya büyük kurtarıcı Mustafa Kemal gelmiş..Meclis kurmuş…Kurtuluş umudunu tüm inançlı yüreklere doldurmuş… AYNI GÜNLER AYINTAP’TATMM’nin kuruluşundan iki gün sonra 25 Nisan 1920’de Fransız Antep Bölgesi İşgâl Komutanlığına gece bir telsiz emri geldi. “Türk mahallelerine bizzat hücûm ederek, kenti teslim alacaksınız!!”Tabii Fransız Komutanlar içlerinden “Uzaktan davulun sesi hoş gelir! “dedilerse de emir emirdi ve demiri keserdi!“En savunmasız yer Mağarabaşı denilen yerdir Oradan dalıp...Önce bir bombardıman yaparız toplarla, sonra tankları salarız ,onlar da toplarıyla bir güzel döver uydurma kaydırma evleri, yıkar geçer. Türklerin siper alacakları bir yer bile komayız “diye düşünmüş olmalılar ki!