DEVA Partisi miting öncesi Gaziantep’te ses getirecek işler yaptı. Elbette bunu biraz da miting alanının yasaklanmasına borçlu. Kim ne derse desin doğrusu bunu iyi değerlendirdiler. Basında ve sosyal medyada yapılan mağduriyetle birlikte, tepkiyi biraz merak biraz ilgi stratejisiyle Ali Babacan’ın mitingine çevirdiler. Buna bir de son olarak il Başkanı Ertuğrul Kaya‘nın sırtına alıp gezdirdiği AFİŞ olayını da eklemek lazım. Yani anlayacağınız bu olumsuz gelişmeler “Gaziantep’te durumları nedir” sorularını olumluya çevirmeyi sağlattı. Sonuç açısından bakıldığında Ali Babacan’ın da miting alanından Türkiye’ye seslenmesi önemli mesajlar vermesi, DEVA’nın Gaziantep’teki puanını kesinlikle arttırmaya yarayacaktır. Bir şey daha var elbette. Miting alanı için daha Ali Babacan gelmeden önce sosyal medyadan paylaşılan görüntüler, sonradan gelen görüntülerle karşılaştırıldığında DEVA ’cılar bunu da çok iyi kullandı. Yani sözün özü, Gaziantep’te bu parti için emek verenler, çabalayan teşkilat mensupları dahil hepsi, henüz karar veremeyen veya kafasında soru işaretleri olan önemli kesime bu miting ile 'DEVA ile ŞİFA' bulunabilir dedirtti. Ayrıca DEVA teşkilatı bu gelişmeler sonrasında diğer muhalif parti teşkilatlarına mesaj vermiş ve "ÇALIŞ SENİN DE OLUR” demiştir. MİTİNGLERE İNSANLARI SADECE AK PARTİ TAŞIMIYOR KİMitinglerden başlamışken bunu seçimlerin iyice yaklaştığına yormak lazım. Geçenlerde yazdım sürpriz bir seçim olabilir diye. Hala bu düşüncem geçerli. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Adana’da gençlerle stadyumda yaptığı buluşma da önemli elbette. Çünkü artık gençler revaçta. Tek amaç onların yurt dışına gitmesine mâni olmak. Ama bunu sadece AK Parti gençliğiyle yapmak yeterli değil elbette. Gaziantep’ten de çok sayıda Üniversiteli gençlerin Adana’ya götürüldüğü, yolda o otobüslerin plakasının üstünün kapatıldığı görüntülerden öğrendik. Bunu eleştirenler çıkacak elbette. Ama kimse kimseyi kandırmasın arkadaşlar. Hangi partinin lideri geliyorsa, çevre illerden partililer ve gençler akın akın o ile götürülüyor. Onun için sadece AK Parti’ye odaklanmamak gerekiyor. Tek üzüldüğüm Konya’dan götürülen gençleri taşıyan otobüsün dönüşte kaza yapması ve 3 kişinin ölmesi. Bu arada Kemal Kılıçdaroğlu’nun Maltepe mitingindeki kalabalığına dikkat derim. Ekrem İmamoğlu’nun gereksiz Karadeniz gezisi ve yanında götürdükleriyle ve eleştiriler sonrasında sarf ettiği sözler nedeniyle üzdüğü partililer, Canan Kaftancıoğlu’na yargının verdiği ceza sonrası yaşanan gelişmeler sayesinde çabuk toparlandı. Bunda Kemal Kılıçdaroğlu’nun aniden İstanbul’a gitmesi, orada verdiği mesajla Bursa’daki mitingi İstanbul’a almadaki pratik zekasıyla, İstanbul kadar Türkiye’deki partilileri motive etmesini bildi. ERDEMOĞLU VE MERİNOS GERÇEĞİ Şimdi sizlere siyasetten ayrı, sanayi ve ekonomi dünyasının parlayan yıldızı Gaziantep'te büyüyen şu anda dünyada adını duyuran bir firmamızdan bahsedeceğim. Önce hile hurda bilmeyen namusuyla şerefiyle yardımseverliğiyle 7'den 77'ye herkesin sevgisini saygısını kazanan rahmetli Mehmet Erdemoğlu'ndan ve evlatlarından bahsedeceğim. Çok önceden ismini duyardım elbette. Ama sadece o kadar. Haliyle tanışmamıştım. Şimdi geçmişte yaptıklarını öğrenip tanıdıkça, keşke hayatta iken tanışabilseydim diye de iç geçiriyorum. Ama hayatta olmasa da artık iyi tanıyorum. İlginçtir evlatlarını da yeterince tanımıyordum. İsmen biliyorum elbette ama hiçbir yakınlığımız ve konuşmuşluğumuz olmamıştı. Sayın Mehmet Şeker ve Melih Meriç sayesinde öğrendim çok şeyi. Ama şimdi hepsini tanıyorum. O harikalar harikası babayı ve böyle bir babanın evlatları nasıl olunurmuş, O’nun prensipleri yaşam ve iş hayatında nasıl yol haritasına dönüştürülürmüş, dünya aleme nasıl gösterilirmiş ayrıntılarıyla öğreniyorum. Merinos’un kurucusu Ahilik Kültürü’nden Besnili Bilge olarak bilinen Rahmetli Mehmet Erdemoğlu ve evlatları Ali, İbrahim, Mahmut ve Gülsüm babalarının izinden asla sapmıyor. Ailenin büyüğü Ali Erdemoğlu’nun nasıl büyüklük yaptığını, İbrahim Erdemoğlu’nun ise bu lokomotifin liderliğini yaptığını söylemeliyim. 2 KİLİM İLE TİCARETE BAŞLAMAK Şimdi durup dururken bu konuyu neden Haftaya Bakış’a aldım. Cumartesi günü Erdemoğlu’ndan aldığım davet ile Trabzon’daki Spor Lisesinin temel atılma törenine gittim. Orada Gaziantep olarak yaşadıklarımın gururu bir yana, İbrahim Erdemoğlu’nun konuşması beni çok etkiledi. Karadeniz Teknik Üniversitesini kazandıktan sonra yaşadıklarını anlattı törende. Kazandığı bölümü beğenmediği için okumak istemediğini ve Gaziantep’e dönmek istediğini ama babası rahmetli Mehmet Erdemoğlu’nun “okumazsan burada iş miş yok, boşuna umutlanma” dediğini ve bunun üzerine hayatının Trabzon'da şekillendiğini anlattı. Üniversitede iken boş zaman yaratıp Trabzon esnafını gezdiğini ve onlara kilim satmak istediğini ama elinde numune olmadığı için kimsenin itibar etmediğini denledik Sayın Erdemoğlu'ndan. Ama asla pes etmediğini ve sonra bir esnafın kendisine ilgi gösterdiğini, hemen Gaziantep’ten ilk olarak Trabzon’a kilim getirerek sattığını parasının da hemen ödendiğini söyledi hayat hikayesinde. Bu arada diğer esnaflara kilimi göstermek için kilim sattığı esnaftan emanet 2 kilim aldığını ve ticareti bu adımla öğrendiğini ifade etti. İbrahim Erdemoğlu "bu noktadan sonra ticareti bu şehirde öğrendim" dediği Trabzon’a vefa borcu olarak bir lise yaptırmaya karar verdiğini ve şimdi de onun temelini atmaya geldiklerini dile getirdi. Tabii bu törenin canlı şahitlerinden birisi de bendim. İnanın çok duygulandım. Çünkü İbrahim Erdemoğlu o konuşmasıyla beni çocukluğuma götürdü. O’nun babası okumalısın derken, benim rahmetli babam berber dükkanında bana ihtiyacı olduğunu belirterek berberlik yapmamı istemişti. O kadar ağlamama sızlamama, belki ikna ederim diye günlerce evden kaçıp sokaklarda parklarda yatmama rağmen olmamıştı. Gemi kaptanı olan rahmetli dayıma da bana destek vermesi için yalvarmama rağmen olmamıştı. İbrahim Erdemoğlu ise benim tam tersimi yapmak istemiş ama babası izin vermemişti. "Okuyacaksın" demişti. Ve o babanın ısrarı, evlatların el ele vererek firmalarını büyütmelerini sağlamış, Erdemoğlu Holding dünyanın en büyük firmaları arasına girmiştir. Fırsatınız olursa Erdemoğlu Holdingin ve Merinos ise Sasa’nın nasıl büyük başarılara imza attığını okuyun ve öğrenin derim.SAYIN ALİ VE İBRAHİM ERDEMOĞLU’NDAN BİR İSTEĞİMİZ VAR Şimdi Erdemoğlu ailesinden ve özellikle Sayın Ali ve İbrahim Erdemoğlu’ndan Gaziantep adına bir isteğim var. Doğrusu bu zamana kadar niye aklıma gelmemiş ona da şaşırdım. Törende iken kendi kendime “ Ya Erdemoğlu ailesi madem Trabzon’a bir spor lisesi yaptırılıyor, o zaman Gaziantep’in gerçekten çok ihtiyacı olan bir spor salonu için kendilerinden bir istekte bulunayım” dedim. Valla mikrofona yakın olsam söz alıp konuşacaktım bu konuyu. Çünkü Gaziantep’te resmi müsabakaların oynanacağı salon yetersizliği var. Şahinbey Spor salonu dışında büyük bir salonumuz yok. Var olan birkaç salon ise yetmiyor. 3 milyona yaklaşan şehrimizde Erdemoğlu’nun büyüklüğüne yaraşır büyük bir spor salonu yaptırması adını da “Mehmet Erdemoğlu” konulması şehrin sporuna yapılacak en büyük hizmettir. Eğer şehrimiz için dile getirdiğim bu önerimiz dikkate alınırsa kendilerine minnettar kalırız. HEPİNİZE İYİ HAFTALAR