Hatırlayacağınız üzere binek otomobillerinde gider kısıtlaması, 2019 yılının Aralık ayında yayımlanan 7194 Sayılı Kanun ile hayatımıza girmişti. Ancak uygulamanın nasıl olacağına ilişkin detayları içeren Tebliğ henüz yeni yayımlandı. Böylece Kanunun yayımlandığı tarihten günümüze kadar uygulamanın nasıl olacağı konusunda yapılan çeşitli tartışmalarda son bulmuş oldu.

Yapılan yasal düzenleme ticari, zirai ve mesleki kazanç elde eden tüm gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükelleflerini kapsamaktadır.

Ancak faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları binek otomobilleri kapsam dışında tutulmuştur.

Binek Otomobilleri Tanımından Ne Anlaşılmalı?

Yasal düzenleme de binek otomobili ile ilgili bir tanım bulunmamaktaydı. Binek otomobilinden ne anlaşılması gerektiği, tebliğin yayınlanması ile açıklığa kavuştu.

Tebliğe göre, Gümrük Tarife Cetvelinin 87.03 pozisyonunda yer alan motorlu taşıtlar binek otomobili olarak sayılmıştır.

Buna göre; 1+1, 1+3, 1+4 veya 1+7 koltuklu, şoför ve öndeki yolcunun arkasındaki kısımda emniyet kemerleri veya emniyet kemeri montajı için tertibat, koltuk ve emniyet ekipmanı montajı için sabit tertibat, aracın iç kısmının her tarafında, araçların yolcu bölümlerinde yer alan konfor özellikleri ve iç döşemeleri (örneğin: yer kaplamaları, havalandırma, iç aydınlatma, küllükler), iki yan panel boyunca arka camları bulunan (en arkada yük bölümünün sağ ve sol taraflarında cam bulunsun bulunmasın); şoför ve öndeki yolcuların bölümü ile insan veya eşya taşınması için kullanılan arka bölüm arasında sabit bir panel veya bariyer bulunmayan kapalı kasa motorlu taşıtlar 87.03 pozisyonunda yer almakta olup, binek otomobiller bu kapsamda değerlendirilmektedir.

Ambulanslar, mahkûm taşımaya mahsus arabalar, para arabaları, cenaze arabaları, itfaiye öncü arabaları gibi özel amaçla yapılmış motorlu taşıtlar ile sadece havalimanı apron bölgesi gibi belli alanlarda kullanılan taşıtlar 87.03 pozisyonunda yer almakla birlikte binek otomobil kapsamında değerlendirilmeyecektir.

Gider Kısıtlaması Neleri Kapsamaktadır?

1- Binek Otomobillerinin Alım Giderlerine (Ayrılacak Amortismanlara) Getirilen Kısıtlamalar:

Yapılan düzenleme uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi açısından vergi matrahının tespitinde;

- ÖTV ve KDV hariç ilk iktisap bedeli 160.000 TL’yi,

- ÖTV ve KDV’nin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hallerde, amortismana tabi tutarı 300.000 TL’yi,

aşan binek otomobile ait ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı, gider olarak dikkate alınabilecektir. Aşan kısmın ise Kanunen Kabul Edilmeyen Gider (KKEG) olarak dikkate alınması gerekir.

2- Binek Otomobillerinin Alımında Ödenen ÖTV ve KDV’ne Getirilen Kısıtlamalar:

Binek otomobilin alımında ödenen ÖTV ve KDV dönem kazancının tespitinde doğrudan gider olarak dikkate alınabildiği gibi ilgili otomobilin maliyet bedeline de dâhil edilmek suretiyle amortisman yoluyla da gider yazılabilir. Mükellefler söz konusu seçim konusunda serbesttirler.

Ancak yapılan düzenleme ile ÖTV ve KDV tutarlarının doğrudan gider olarak dikkate alınabilecek kısmı belli bir tutarla sınırlandırılmıştır. Gelir ve kurumlar vergisi açısından vergi matrahının tespitinde, binek otomobillerin iktisabına ilişkin ÖTV ve KDV’nin toplamının en fazla 140.000 TL’ye kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilecektir. Aşan kısmın ise KKEG olarak dikkate alınması gerekir.

Binek otomobillerin satın alımında yüklenilen ÖTV ve KDV’ye getirilen kısıtlama, 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren geçerlidir. Bu tarihten önce alınan binek otomobilleri için bir kısıtlama söz konusu değildir.

3- Binek Otomobillerin Kullanım Giderlerine İlişkin Kısıtlamalar:

7194 sayılı Kanunla GVK’da yapılan düzenlemelerle getirilen bir diğer kısıtlama ise binek otomobillerin kullanım giderlerine ilişkindir. Buna göre, gelir ve kurumlar vergisi açısından vergi matrahının tespitinde, binek otomobillere ilişkin kullanım giderlerinin (yakıt, tamir, bakım, sigorta, kasko vs.) en fazla % 70’i gider olarak dikkate alınabilecek olup, aşan kısmın KKEG olarak dikkate alınması gerekir.

Binek otomobilleri getirilen kısıtlamaların yürürlük tarihinden önce aktife alınmış olsa dahi, bu araçların giderleri için söz konusu kısıtlama 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi kazançlarından itibaren geçerli olacaktır.

4- Binek Otomobillerin Kira Bedellerine Getirilen Kısıtlamalar:

Yapılan düzenleme uyarınca; gelir ve kurumlar vergisi açısından vergi matrahının tespitinde, kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500 TL’ye kadar olan kısmı gider olarak dikkate alınabilecektir. Aşan kısmın ise KKEG olarak dikkate alınması gerekir.

1 Ocak 2020 tarihinden önce başlayıp Kanunun yürürlük tarihinden sonrasını da kapsayan kiralamalarda, yürürlük tarihinden sonrasına ait kira bedelleri gider kısıtlamasına tabi olacaktır. Gider olarak dikkate alınabilecek azami kiralama bedelinin tespitinde, kiralama döneminin tekabül ettiği yıl için belirlenen tutar dikkate alınacaktır.

Diğer taraftan, Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun “İndirilemeyecek Katma Değer Vergisi” başlıklı 30’uncu maddesinin (d) bendi uyarınca, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen ve yüklenilen KDV, indirilecek KDV olarak dikkate alınamaz.

Dolayısıyla, her bir binek otomobil için aylık sınırı aşan kira tutarlarının KDV’si ile kullanım giderlerinin kabul edilmeyen kısmına ait giderlere ilişkin KDV’si indirime konu edilemeyecek ve KKEG olarak dikkate alınması gerekecektir.

Binek Otomobillerin Günlük Kiralanırsa,

Binek otomobillerin günlük şekilde kiralanmasında gider kısıtlaması, günlük kiralama bedelinin hesaplanması suretiyle uygulanacaktır. Kiralama giderlerine ilişkin günlük gider kısıtlamasının uygulanmasında, kiralamanın yapıldığı tarihte gider olarak dikkate alınabilecek aylık azami kiralama giderinin o ayın gün sayısına bölünmesiyle elde edilecek tutar dikkate alınacaktır.

Finansal Kiralama Yoluyla Edinilen Binek Otomobilleri

Tebliğ ile açıklığa kavuşturulan bir diğer konu da, binek otomobilinin satın alma yoluyla değil de finansal kiralama yoluyla edinilmesinde, gider kısıtlamasının nasıl uygulanacağıyla ilgilidir.

Finansal kiralama yoluyla edinilen binek otomobillere ilişkin yapılan ödemeler için aylık kiralama gideri kısıtlaması söz konusu olmayacaktır.

Finansal kiralama yoluyla işletme aktifine alınmış binek otomobilleri için ödemelerin anapara ve faiz ödemesi olarak ayrıştırılarak, faiz gideri ilk yıl “Haklar” hesabında izlenen binek otomobilin maliyetine dâhil olunacak, sonraki yıllarda ise tercihen gider veya maliyet olarak dikkate alınacaktır.

Mükellefler tarafından tercihen doğrudan gider olarak dikkate alınmak istenmesi halinde, bu giderlerin en fazla %70’i, gelir ve kurumlar vergisi açısından vergi matrahının tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabilecektir. Amortisman ayrılma açısından da aktife alınan bedelin o yıl için belirlenen amortismana esas tutarı aşması halinde aşan kısım gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınmayacaktır.

Tüm okuyucularıma sağlıklı günler dilerim.