İlk iki hafta kabus gibiydi, kötü bir başlangıç olmuştu. Bu şoku atlatmak için doğru karar alınıyordu. Yapabilir diye umut ettiğimiz İsmet Taşdemir ile kibarca yollar ayrıldı.
Bu nokta hoca seçimi çok önemliydi. Sayısız isimler önerildi ama hazır adam, kısa sürede tecrübe kazanan Burak Yılmaz’a fazla düşünülmeden takım teslim edildi.
Memik Başkan ve Burak hoca daha ilk maçta taraftarı önünde galibiyete imza atıldı. Ve üç günlük idman sonrası Burak Yılmaz takımının başında büyük bir sorumluluk içinde Gençlerbirliği karşısına çıkıldı. Her sonuç olabilecek bir maçtı ancak Gaziantep Fk öyle akıllı, disiplinli ve sabırlı oynadı ki uzatmalarda da yılmadı penaltı golü ile kazanmayı bildi.
Gençler daha 8. Dakikada öne geçti ancak üstünlüğü oyun olarak gol attıktan sonra bitti. Futbolcularımız kontrolü eline geçirdi, devre bitiyor diyorduk Kral Maxim’in asistini Sorescu geri çevirmedi, attığı şahane gol beraberliği getiriyordu. Bu gol ile ayağa kalktık.
İkinci yarı her şeye gebe gibi gözüküyordu. Gaziantep FK oyunu kendi yarı sahasında kabul eden rakibini baskısı ile bunalttı, son vuruşlar olmuyordu.
Yılmadı, ısrarcı oldu, beraberliğe sığınmadı ve o gol 90+5’te penaltı ile geldi. Günün başarılı adamı Maxim beyaz noktaya topu koydu, vuruşunda üç puan getiren gol rakip filelerde yerini buldu. Oyuna tutuk başladık. Burak Hocanın kadro seçiminde yanlışları yok değildi ancak ikinci yarıda değişiklikler oyunda doğruyu buluyordu
İki haftalık stres dolu bir yolculuk sonrası böyle bir galibiyete ihtiyacımız bilindiğinden çoktu ve futbolcularımız doğal oynadılar, kazanmak için daha çok çaba harcadılar. Kenar yönetimi de onlar kadar efor sarf etti, kenardan mutlu son penaltı ile olsada kazanmak ligin tabanından yukarılara tırmanmak çok önemliydi.
Herkes görevini yaptı ancak her rakip Gençlerbirliği kadar yüreksiz oynamak. Bu oyunumuzun üstüne daha çok katkı yapmamız gerekir.
Teşekkürler herkese, tebrikler futbolcularımıza ve Burak Hoca’ya..