Bu köşe yazımda uzmanlık alanım olmayan ama bir insan olarak beni çok rahatsız eden bir konuya değinmek istedim. Geçen hafta boyunca beş yıldızlı bir otelde ailemle birlikte tatildeydim. Büyük çoğunluğu Rus vatandaşları olmak üzere turistlerden oluşan bir grupla aynı otelde kaldık.Her şey dahil konsepti bir tatil satın aldığımız için günün her saatinde her türlü yiyecek ve içeceğe ulaşma şansımız vardı. İşte asıl sorunda burada başlıyordu.Günde üç ana öğün ve en az iki ara öğün olmak üzere yaklaşık beş kez yemekhane veya kafe, bar gibi otel içi alanlarda yeme ve içme şansı vardı. Gerek yerli ve gerekse de yabancı turistler karınlarını doyuracak kadar değil gözlerini doyuracak kadar yiyecek ve içecek aldıkları için masalardan çöpe dökülmek için toplanan çatal, kaşık değmemiş o kadar çok nimet çöpe gidiyor ki insan gerçekten rahatsız oluyor.Hayatımın bir döneminde Afrika'da yaşamış biri olarak bir tabak pirinç için ölen insanları görmüş biri olarak bu durum beni çok rahatsız etti. Eşimi ve oğlumu bu konuda sıkı sıkı tembihledim ve elimizden geldiğince hiç bir şeyi dökmemeye gayret ettik.Millet ekonomik kriz ile boğuşuyorken, her gün ekonomik sıkıntılar yüzünden insanlar canlarına kıyıyorken, bir çok aile açlık sınırının dahi altında yaşıyorken turizmde uygulanan açık büfe uygulaması beni çok rahatsız ediyor.Türkiye'nin sorunu kaliteli turist çekememesi. Ülkemize gelen insanlar her şey dahil konsepti nedeniyle esnafa veya diğer ticaret hanelere neredeyse bir dolar bile fayda sağlamadan tekrar ülkelerine dönüyorlar. Baktığınızda ülkemize gelen turistler çok az para harcıyorlar. Bence turizm de kaliteli ve para harcayan turisti çekmek için gerekli düzenlemeler yapılmalı ve AÇIK BÜFE yanlışından bir an önce dönülmeli. İsraf hiç bir dinde takdir edilmez ve desteklenmez.