Forum AVM ile bu şehirde artık trafik son noktasına gelmiştir. Gaziantep Metropol şehir olmanın gururunu yaşayabilir, ama plansız ve hesapsız büyümenin, bedelini ağır ödeyecek. Nasıl plansız diyecek olursak basit bir örnekleme yapabilirim sizlere. Bırakın her şeyi bir kenara, bu Forum AVM yapılırken çevresi nasıldı, yani en azından yollar. Hizmete açıldıktan sonra nasıl oldu. Maalesef hiçbir şey olmadı. Çünkü hesapsız davranıldı. Çünkü yollar ve kaldırımlar dahil çevre aynı kaldı. Yüz binlerce insanın yürüyeceği kaldırımlar ile, binlerce aracın geçeceği yollar öylece bırakıldı. Ve haliyle hem kaldırımlar, hemde yollar kilitlendi.. İşte PLANSIZLIK budur.. HESAPSIZLIK budur.

ACİLEN ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ

Sayın Erdal Ata'nın trafik konusunda çok hassas olduğunu iyi biliyorum. Ama vaziyet O'nun da ellerini kollarını bağlamış durumda. Hele şu Form AVM'den sonra her şey gün yüzüne çıktı. Ama bu demek değildir ki, Gaziantep'i kendi kaderiyle baş başa bırakalım. Tabii ki öyle olmamalı. Çözümler üretilmeli. Projeler yapılmalı. Bir kere bu projeler ve çözümler üretme konusunda, şimdiye kadar bu şehrin trafiğini organize edenler kapıdan içeri bile alınmamalı. Onlar yüzünden bu şehir bu hale gelmişse, o kişilerden projeler üretmesini beklemiyoruz. Yeni düşünceler, yeni öneriler, yeni projeler geliştirilmeli. Gerek akademisyenler, gereksede bu şehrin trafiğinin içinde olanlar, yayalar, şoförler, sürücüler. Emniyetin trafik bölümü... Vali Erdal Ata'nın hiç vakit geçirmeden mutlaka bu konuya hemde vakit geçirmeden ACİL kaydı ile düğmeye basmasının zamanı gelmiştir bence. Bir yerden başlanmalı bu sorunu çözme uygulaması. Hatta pilot bölge seçilmeli ve uygulamaya geçilmeli. Gerekiyorsa bazı yollar trafiğe kapatılmalı, tek hat uygulamasına geçilmeli. Alternatifli yollar üretilmeli. Belirli saatlerde bazı yollarda ve kavşaklarda park uygulamasına izin verilmemeli.

TRAFİK POLİSLERİNİ DE ETKİLEDİ

Şehir trafiğinin kilitlenmesi, içinden çıkılmaz hal alması, sürücülerin sinirlerini altüst ettiği gibi, görevli trafik polislerinin de sinir sistemlerini bozuyor. Onun içindir ki, vatandaşlarla polis arasında sıkıntılar yaşanıyor. Bazı memurlar kontrolden çıkıyor ve yapmamaları gereken davranışlar içine giriyor. Elbette onlardan bir Emniyet Müdürü Ömer Aydın ve trafikten sorumlu Behçet Şüküroğlu gibi, çelikten sinire sahip ve anlayışlı davranma gibi önemli meziyetler istemiyoruz. Çünkü görünen o ki, müdürlerinin örnek davranışları ve sakinlikleri bazılarında yok. Haliyle küçük bir itirazda sürücülere sert davranıyorlar. İlk söyledikleri "LAN" oluyor. Yani "ÇEK LAN, YÜRÜ LAN, HADİ LAN" gibi. Bu sözleri belki bazıları sineye çekiyor ve ses çıkarmıyor ama bazıları saygı istemeye kalkınca, olanlar oluyor elbette. Hatta bazıları sürücülerin gırtlağına sarılıyor, daha da ileri gidip araçtan indirip yere yatırıp hırpalamaya gidiyor. Buna benzer son örnek Forum AVM önünde yaşandı geçtiğimiz gün. Şu çok net bilinmelidir ki, Trafik Polisleri emniyetin aynasıdır. Emniyetin vitrinidir. Ne yaparlarsa olumlu olumsuz faturası amirlerine çıkar. Ama hemen belirtmeliyim ki, her ne sebeple olursa olsun, trafik polisi kardeşlerimiz, yapmaya çalıştığı uygulamaya itiraz etmeye kalkışan sürücünün gırtlağına sarılıp sıkmamalı, yere yatırıp hırpalamaya kalkışmamalı. Bunlar hoş şeyler değil elbette. İşte benim söylemeye çalıştığım konu da burada yatıyor. Trafik yönünden şehir çıkmaza sokulmuşsa, bundan polisler de, sürücüler de mağdur oluyor. Kimbilir belki de o sürücünün gırtlağına sarılan trafik polisi kardeşimiz o gün için yorgunluktan veya bıkkınlıktan strese girmiştir. Eğer yollar yeterli olmuş olsa, belediye düzenli yol sağlamış olsa elbette polislere de gece - gündüz sadece bir AVM önünde arap saçına dönen trafiği düzene sokma stresi yüklenmemiş olacaktır.

ANKETLER VE GAZİANTEP

Biliyorsunuz gazetemizde AK Parti Genel Merkezi'nin yaptırmış olduğu bir anket yayınlandı. Buna bazı itirazlar oldu ama anket sonuçlarına değil tabii. Sonuçlar dedikleri bölüm, Asım Güzelbey'in yaptırdığı anket ile AK Parti Genel Merkezi'nin yaptırdığı anketin birbirine çok benzemesi, ama bizim yayınladığımız anketin Asım Güzelbey'in anketine daha çok uyum göstermesi şeklinde. Ama geneline bakıldığında kim yaptırırsa yaptırsın anketlerde Asım Güzelbey'in birinci sıralarda çıkması. Ardından Mehmet Tahmazoğlu'nun gelmesi. Bu gerçeği tüm AK Partili dostlar kabul ediyor zaten. Bütün mesele, Başbakanın vereceği kararda aslında. Ama Başbakan da elbette anketlere itibar edecek. Çünkü bu dönem Başbakan için çok önemli. Mevcut oy potansiyelini korumak istiyor çünkü. Hatta varsa daha yükseklerde çıkmasını istiyor anketlerde AK Partili belediye başkan adaylarının alacakları oylar.

BENCE AHMET UZER'İN YOLU KAPANDI

Bu işin sonunu bende merak ediyorum ama, şu gerçeği de göz ardı etmemek gerektiğini düşünüyorum. Asım Güzelbey "Ben yokum" dedikten sonra, AK Parti'de gözler belirli isimlere çevrildi. Her ne kadar son görüntüleriyle Asım Güzelbey harekete geçmiş gibi ama, bunu ancak ve ancak Başbakan değiştirebilir. Sayın Ahmet Uzer kesin istekli bunu biliyorum. Ama yolu kapandı bence. Çünkü 60 il başkanının belediye başkanlığına aday olmaya karar vermesi Başbakanı kızdırdı. Vetoyu yediler gibi. Fatma Şahin istemiyor gözüküyor olsa da, talimat Başbakan'dan gelirse yok diyemez elbette. Ama o istemiyor gözükmesinin ardındaki, hesap realitesini de göz önünde bulundurmak gerek. Bundaki amacın bir ilk'i daha gerçekleştirmek ve yeni bir ünvana daha sahip olmak hesabını yine de bir kenara koymak gerekir.Şahsen o farklı duyguyu bir kenarda tuttuğunu sanıyorum.

ASIM BEY HAYIR DİYEBİLİR Mİ?

Tabii burada düşünülmesi gereken başka bir şey daha var.. Sayın Şahin'in gerek parti içinde gereksede vatandaş gözündeki pozisyonu. Sayın Şahin sevilen sayılan birisi, bunu asla inkar edemeyiz. Ama yine de eleştiriliyor, tartışılıyor. Dahası anketlerde silip süpürmesi gerekirken, bunlar görülmüyor. Bence bunları iyi okuması gerekir. Neden acaba demesi gerektiği gibi. AK Partide Hüseyin Çelik'i asla unutmamak lazım. Şu anda çok ön planda değil ama kesinlikle istiyor sanıyorum. Bunu farklı şekilde yorumlayan partililer, "Onun için Ankara'ya ve özellikle Başbakana Gaziantep'i olduğundan farklı göstermeye çalışıyor. Kentte kürt nüfusunun mevcudundan daha fazla gösterilmeye çalışması, bunun sebeplerinden bir tanesi" şeklinde değerlendiriyor.. Mehmet Tahmazoğlu ise, bir kenara çekilmiş vaziyette.. Bence de akılcı davranıyor. Büyükşehir'i verdikleri takdirde uzun süreden beri izlediği stratejinin sonucunu görecek. Elbette başka isimler de çıkabilir Büyükşehir için. Ama şunu sakın unutmayalım. Başta da söylediğim gibi Başbakan riske girmek istemiyor. Anketlerde sonuçlara öncelik vereceği kesin. Bir bakarsınız "Asım bey devam edeceksin" diyebilir. Böyle bir şey olduğunda Asım bey "hayır"diyebilir mi? Bunu da belirtmiş olayım. Lazım olsun bir kenara yazın isterseniz.

Hepinize iyi haftalar