Biz dünyadan gider olduk
Kalanlara selam olsun
Bizim için hayır dua
Kılanlara selam olsun
 Selam vermek, selam almak ve selamı yaymak içeriği ile bezenmiş Yunus Emre'nin bu nadide şiirini hemen hemen yaptığım tüm konferanslarda okudum. Belki selamın bereketinden olacak belki de başka bir şey ancak o konuşmalarım gayet güzeldi ve büyük beğeni kazandı. Zaman zaman acaba Yunus Emre 1.200'lü yılların sonunda bu şiiri hangi duyguları düşünerek yazmıştı demekten kendimi alamadım.
 Ecel büke belimizi
Söyletmeye dilimizi
Hasta iken halimiz!
Soranlara selam olsun Kutsal kitabımızın, "selamı yayın" ihtarın bu eminlik müjdecisinin aslında ne kadar sihirli bir kelime olduğunu anlamam için yetti de arttı bana. Öyle bir eminlik ki, söylenildiği an etrafı adeta ıtri bir sersemliğe bürüyen nadide bir koku. Güvenli ve emin bir şekilde başlayan tüm muhabbetler elbette tadına doyulmaz zevkli dakikaları yaşatırken "müsademeyi efkardan barikayı hakikat doğar"(Fikirlerin çarpışmasından hakikat ışığı doğar) tezi işte böyle başlayan, fikir teatilerinde netice verecekti. Çünkü gerçek hakikatler, aklın tüm yönleri kullanılarak oluşmuş havsalalardır (bir şeyi anlama ve kavrama yetisi).İşletilmeyen aklın işletilmesi, bilimin ön plana çıkarılması öncelikli amaç olmalıdır. Çünkü bilgi bizi özgürleştirir. Çünkü "bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz." Olunursa bağnazlık ve aptallık olur. Eğer özgürleşeceksek hiçbir çabaya talip olmadan ve hiçbir hareketi takip etmeden olmayacaktır. Eğer özgürlük, insan olmak demekse, insan olmak eylemlerinden sorumlu olmaya eşdeğerse, aklın kullanılması bir kez daha önem arz etmektedir.
 Tenim ortaya açıla
Yakasız gömlek biçile
Bizi bir asan vechile
Yuyanlara selam olsun
 Özgürlük, özür beyan etmeden dilediğini söyleyebilme ve yaşayabilme sanatıdır. Bu sanatın fırçası asla sınırlarının dışına taşmaz. Çünkü sürü olmakla ekipten olmanın farkındalığını bize göstererek rehberlik edecek olan sadece ve sadece kalbin süzgecinde yoğrulmuş akıl olacaktır. Zaten yeryüzünde eylemlerinden sorumlu olan başka canlı da yoktur. Sebebi ise akıldır. Artık bilinen yollar dışında ya da en iyi bildiğimiz şark kurnazlığı ve kaba gücü bir tarafa bırakarak, akıllarımızla meseleleri ele almaya çalışalım farklılıklarımızdan faydalanmaya bakalım. Hani hep söyleriz ama nedense daha sonra hiç aldırmayız. Farklılıklarımız zenginliğimizdir. İsteriz ki hiç kimse hercai olmadan tek renge bürünsün ve öyle kalsın. "Allah dileseydi herkesi hızar testeresinden çıkmış gibi aynı yaratırdı..." manasına gark olmadan yorumlar yaparız sonra...
 Sala verile kastimize
Gider olduk dostumuza
Namaz için üstümüze
Duranlara selam olsun
 Kriz zamanları insanların gerçek niyetlerinin sınandığı zamanlardır. Çünkü insanoğlu çoğu zaman gerçek düşüncelerini her şey güllük gülistanlıkken göstermez. İşte sırf bu yüzden çoğu zaman 28 Şubat Postmodern Darbesini hep hayırlı bulmuşumdur. Çünkü suyun üzerinde gözükenlerle, içinde olanların farkını bize ayan beyan gösterdiği; o zamanlarda aslında kaç kişi olduğumuzun fotoğrafını net olarak ortaya koyduğu için. Çünkü ben, 1000 yıl sürecek denilen kadim düşmanlığın 10 yılda geçeceğine inanlardan değilim. Çünkü ben, Türkiye'nin Türklere bırakılamayacak kadar önemli bir ülke olduğu tezinin hala geçerliliğini koruduğunu düşünüyorum. Çünkü ben, bu global köyde birden fazla horoza kimsenin tahammül edemeyeceğini düşünüyorum. Çünkü ben, bu ülkenin büyüdükçe budanan ama kurudukça sulanan bir ülke olarak hakimiyet alanından kaymasına müsaade etmemek için ellerinden ne gelirse yapacaklarını düşünüyorum.
 Siz bilmiyor musunuz "duranlar" yürüyenlerden ziyade ses çıkarırlar...
 Derviş YUNUS söyler sözü
Yaş dolmuştur iki gözü
Bilmeyen ne bilsin bizi
Bilenlere selam olsun


 Sevban -radiyallahuanh-den rivayet edilen bir Hadis-i şerif'lerindeResulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuştur:
"Size çullanmak üzere yabancı kavimlerin, tıpkı sofraya çağrışan yiyiciler gibi birbirini çağıracakları zaman yakındır."buyurdu. Orada bulunanlardan biri:
"O gün sayıca azlığımızdan mı?"diye sordu.
"Hayır! Bilakis siz o gün çoksunuz. Fakat sizler bir selin getirdiği çer-çöpler gibi hiçbir ağırlığı olmayan çer-çöp durumunda olacaksınız. Allah düşmanlarınızın kalbinden size karşı korku duygusunu çıkaracak ve sizin kalplerinize zaafı atacak!" cevabını verdi.
"Zaaf nedir yaResulellah?"denildiğinde:
"Dünya sevgisi ve ölüm korkusu!"buyurdu. (Ebu Davud: 4297)
 Selamı yayın efendiler. Bugün, dün hayal bile edemeyeceğimiz birçok şey elde edebilmiş durumdayız. Lütfen kıymetini bilin ve geçmiş tecrübeleri unutmayın... 
Unutmayın ki son zamanlarda ortalığı karıştırmak isteyenler, yeni bir şey yapmıyorlar eskileri tekrar ediyor, yıllar önce başlamış SEFERLERİ devam ettiriyorlar. Eğer sürekli aynı yerden vuruyorlarsa, hata hep karşıda değil biraz da bizdedir. Ellerinizi başınıza alın ve aynı havayı teneffüs etmesi gerekenleri, kardeşlik meselesinin bir iman meselesi olduğu gerçeğinden yola çıkarak bir kez daha birliğe ve beraberliğe çağırın...
"Selamı" terk ettiğiniz an "kelam" etmenize gerek yok...
Umarım anlatabilmişimdir...