Önceki yazımızda Konya karşılaşmasının denk güçlerin karşılaşması olacağını, teknik ekibin değerlendirilmesi yönünden aydınlatıcı olacağını belirtmiştik. Karşılaşmayı izledikten sonra Konya takımının bizim takıma denk takım olmadığını, denk olmadığı halde sıralamada bulunduğu yerin teknik ekiplerinin başarısı olduğunu iyice anlamış olduk. Konya takımı ve bizim takımı kıyasladığımızda; Konya takımında bizim takımdaki oyunculardan daha etkili hiçbir oyuncu fark edemedik, tam tersine bizim takımda daha özellikli oyuncular var. Öyleyse Konya takımı sıralamada neden bizim takımdan çok daha üst yerde bulunuyor? Konya takımının özellikli oyuncusu yok ama oyunu takım olarak oynayan bir ekip, ve var güçlerini ortaya koyarak oynayan bir ekip görünümündeydi. işte başarıyı sağlayan da oyunu takım bütünlüğüyle oynamaları, bunu başaranda hiç kuşkusuz Konya takımının teknik ekibi. Konya takımı gücünün tamamıyla oynuyorlar, ve anlaşıldığı kadarıyla tüm gücüyle ortaya koyduğu oyununu her karşılaşmada sürdürüyor. Bizim takım ise her karşılaşmada farkı düzeyde oyun çıkarıyor. Geçen hafta Trabzon karşısındaki ve daha önceki Galatasaray karşısındaki hırslı, istekli ve savaşan takım gitmiş, yerine ağır aksak oynayan bir ekip gelmişti. Eğer takımımız Konya karşısında da Trabzon’daki gibi oynasaydı çok farklı kazanabilirdik. Takımımız Trabzon’daki gibi gücünün tamamıyla oynamadı. Takımımız yalnız Galatasaray ve Trabzon karşısında değil, bütün takımlara karşı aynı hırs ve istekle, yani aynı düzeyde oyunla oynatılmalı. Teknik ekibimiz oyun düzeyindeki sürekliliği sağlamalılar. Başarı böylelikle gelir, teknik ekibin farkı böylelikle ortaya çıkacaktır. Konya karşılaşmasında nasıl oynadığımıza gelince; teknik ekibimiz takımı artık başarılı olduğu 5-3-2 sistemiyle oynatmayı anladılar, yine 5-3-2 sistemiyle oynattılar, Galatasaray veya Trabzon’a karşı oynar gibi. Böyle oynayınca doğal olarak topu rakibe bıraktık, rakibin topla daha çok oynamasına fırsat verdik. Oysa bu karşılaşmada 5-3-2 yerine 3-5-2 olarak oynamaya çalışmalı ve biraz daha baskın görünmeliydik. Bu olayı da ancak Trabzon karşısındaki oyun düzeyimizi sürdürerek yapabilirdik. Ayrıca kurguyu 3-5-2 olarak yaptığımızda orta alanı Mendyl-Recep-Doğan-Kıtsıou dörtlüsüyle oluşturup, bu dörtlünün önünde forvet arkası olarak Maxim’i yerleştirerek, Maxim’in serbest oynamasını sağlayabilirdik. Bu düzen daha etkili atak geliştirmemizi sağlayabilirdi. Orta alanda bu düzende Recep Niyaz’ın yerinde Merkel’in da etkili olacağı kanısındayım, aslında bu alanda Doğan veya Merkel’in yanında, yani sol içte solak ve etkili bir oyuncumuz olsa daha iyi olurdu, Güray Vural takımda kalsaydı bu amaçla oynatılabilirdi. Solak ön libero oyuncumuz Andre Sousa takımdan ayrıldıktan sonra yeri doldurulmadı, takımda var olmasına rağmen (Furkan, Jefferson ve Vetrih) daha da sağ ayaklı orta alan oyuncusu (Doğan, Merkel ve Recep) alındı. Konya karşılaşmasında oyuncular Trabzon karşılaşmasına göre daha alt düzeyde oynadılar, özellikle Dijilobodji’nin karşılaşmanın başlarında yaptığı çekme hareketiyle penaltıya neden olması çok yanlıştı. Bu karşılaşmada savunmada yetersiz kalsa da iki gol pası vererek kazanmamızı sağlayan Mendyl en yararlı oyuncumuzdu. Aslında Mendyl veya İbrahim orta sol iç bölgeye yerleştirilse daha iyi olacak gibi, ancak orta sol kenarda Tosca gibi bir oyuncuyla desteklenmesi koşuluyla. Bu karşılaşmanın diğer yararlı oyuncuları da golleri atan Coulker, Muhammet ve Figueiredo oldular. Oyuncu değişimi yapılırken Recep yerine Furkan, Mendyl yerine İbrahim alındı, doğru değişimlerdi ama çok geç değişiklik yapıldı, üçüncü golden hemen sonra yapılsaydı giren oyunculara da oynama fırsatı verilmiş olunurdu. Muhammed’in yerine oyuna alınan Sagal yakaladığı kontra atakta yaptığı beceriksizlikle daha çok yedek kalacağını vurgulamış oldu, atağı değerlendiremedi. Aslında Sagal iyi oynasa Dicko’ya iyi bir değişik (alternatif) olabilir, oyuna alınacağı zaman Dicko’nun yerine alınmalı. Muhammet çıkarıldığı zaman yerine kendisi gibi bitirici olan Figueiredo alınmalı. Konya karşısında kazanmamız çok çok iyi oldu, alt sıralardan sıyrılmak için kazanmamız gereken bir karşılaşmaydı. Hem teknik ekibi hem de oyuncuları kutluyorum. Oyun düzeyimizi Trabzon karşısındaki düzeyde tutarsak önümüzdeki karşılaşmaları rahat kazanırız. Bu konuda teknik ekibin daha çok çalışması gerekiyor. Göztepe karşısında başarılar diliyorum, herkese iyi haftalar.