Serbest piyasa dendiğini ancak bununla fırsatçılara daha çok imkan verildiğini belirten Yiğit, “Bizde serbest piyasa gitmez” dedi. Cuma Yiğit, mazot, gübre, ilaç, elektrik girdilerinin oldukça yüksek olduğunu, çiftçinin ürettiği üründen para kazanamadığını belirtti. Aracıların çiftçiden ürünü ucuza aldığını, üretici ve tüketicinin değil aracıların para kazandığını söyleyen Yiğit şunları söyledi:” Arada para kazananlar şirketleşmişler. Bunlar kalkmış marketi denetliyor, marketle sen bunu çözemezsin. Mesela işe hal'den başlayacaksın çiftçiden kaça aldın diye. Marketlerle bu sorunu çözemezler. 8 liraya, 7 liraya halde salatalık satıldı, bunu alıp da markette kaça satacak adam. Elbette kar koyacak.”80’Lİ YILLARDA FİŞ VARDIÖncelikle girdi maliyetlerinin düşürülmesi gerektiğini dile getiren Yiğit, çiftçinin girdi maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle ürün ekmemeye başladığını anlattı. Yiğit, “Çoğu üretici maliyetler yüzünden ürün ekmemeye başladı, ürün az gelince fiyatlar daha da pahalanıyor. Çiftçinin maliyeti düşürülmeli, ürün daha çok üretilmeli. Birde ürün çok fazla el değiştiriyor, ürünü tarladan alıyorlar, Hale getiriyorlar. Çiftçinin eline bir şey geçmiyor tarladan 1 liraya alsalar da markete gelinceye kadar fiyat beşe ona katlıyor. Çiftçinin maliyeti düşürülmeli, sonra halde denetim başlamalı. Halde diyeceksin sen buna fiş keseceksin fiş kesmek zorundasın. Esas 80’li yıllarda vardı o adam sandıkla aldığı zaman sandığın kenarında fiş dururdu. Zabıta gelip bakardı kaça almışsın diye. Belli bir kar payı vardı o kar payıyla satıyordu. Sıkıntı yoktu alanda satanda memnundu. Kar payı sistemi yeniden gelmeli” diye konuştu. ÇİFTÇİDE UCUZŞu anda fiş uygulamasının olmadığını, üretenin de tüketenin de bu işten memnun olmadığını dile getiren Yiğit, şöyle konuştu: ”Adam kaça alır kaça satarsa. Serbest piyasa diye iş çıkarıyorlar. Denetim halde, ilaççı da gübreci de olmalı. 80’li yıllarda fiş yoksa satan marketlere ceza yazarlardı. 1 liraya almış 30 kuruşta koyup satardı. Şimdi o yok. Denetim yokmuş gibi tutturuşuna bakıyor bu düzen nereye kadar sürer bilmiyorum. Şeftali 18 lira olur mu? Çiftçide ucuz. Üretici 1.5 liraya üzüm sattı bu sene, markette 6-7 lira. 1.5 lira çiftçinin mazot parası değil bırak ilacını gübresini sürdürmesini mazot parası değil. “FIRSATÇILARA İMKAN VERİYORUZ‘Fiyatları gerçekten düşüreceksek bu tarlada başlar’ diyen Yiğit, “Çiftçinin maliyeti aşağı çekilmeli ondan sonra ürün çok olmalı. Şu anda çiftçi elektriğini çalıştıramaz hale geldi. Maliyet yüksek. Aracının ne ilgisi var, çiftçinin elinden ucuza alıp gelip pahalı satıyorlar. Bu sorun marketle çözülmez. Marketçi ne yapsın? Elbette kar koyup satacak. Tarlada çiftçinin maliyeti düşmeli, halde kontrol olmalı. Belli bir kar payı konsun, yasa çıkarılsın başka türlü olmaz. Çiftçi ürününü istediği yerde satabilmeli o da yok. Mecbur hale götürüyor. Temelden başlayıp da çözülmediği müddetçe sıkıntı bitmez, pahalı yemeye devam ederiz. İşin kötü yanı üretimde azalıyor, çünkü çiftçinin maliyeti çok yüksek, çiftçiye para kazandırmıyorlar. Fiyat kontrolü halden başlayacak. İşin özü hal, zira bunun dağılım merkezi hal. Hal bunlara fiş vermeli. Bu yapılırsa ekonomiye de katkısı olur. Adam kaça alırsa alsın istediği fiyata satıyor. Fişte domatesi kaça aldı 1 liraya aldı kar payı ne olacak, 30 kuruş, 50 kuruş. Üzerine koyup satacak. Zabıta denetlemeye geldiği zaman o fişi orada görecek. Hal çıkışı fişini görecek. Şimdi 1 milyona aldı 5 milyona 7 milyona satıyor. Serbest piyasa varmış, bizde serbest piyasa gitmez. Fırsatçılara imkan veriyoruz. “ şeklinde konuştu. LEYLA ÖZEKŞİ POLAT