Konukoğlu, “İki yıldan beri kaynaklar faizde değerlendirildi. Faizler düşerse 2026 yılı ile yatırımlar yeniden başlayacak. 2026 çok parlak olmasa da iyi bir yıl olacak. Pes etmek yok. Çünkü bizi kabul edecek başka ülke olmadığını aklımızdan çıkarmadan elimizi taşın altına koymalıyız” dedi.
Konukoğlu, Konya Sanayi Odası ve Ekonomi Gazetesi iş birliğinde Selçuklu Kongre Merkezinde düzenlenen 2. Konya Ekonomi Forumu’nda, Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ’ın yöneticiliğinde “Anadolu’dan Dünyaya Yükselen Şirketler; Geleceği Yönetmek” konulu oturumda soruları yanıtladı.
ŞİRKET YÖNETİMLERİNDE DEĞİŞİKLİK
Bu tür toplantıların konuşmacı ve katılımcıların ufkunu açtığına işaret eden Konukoğlu, Güldağ’ın sorusu üzerine, şirketlerde yönetim kurulu başkanı değişiminin, başkanın sağlığında olması gerektiğini söyledi. Kendisinin bu konuda Anadolu’da öncülük yaptığını anlatan Konukoğlu, süreci, “Daha 50 yaşındayken, ’65 yaşına geldiğimde, Gaziantep Sanayi Odası Meclis Başkanlığı ve SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerinden ayrılacağımı açıkladım.’ O gün geldiğinde de gereğini yaptım ve ayrıldım” sözleri ile özetledi.
MİRAS PAYLAŞIMININ ÖNEMİ
Babası Sani Konukoğlu’nun vefatı sonrasında aile içerisinde hiçbir soruna yol açmadan miras bölüşümünü gerçekleştiren Konukoğlu, Güldağ’ın sorusu üzerine süreci şöyle açıkladı: “Ailelerin en önemli sorunlarından birisi, miras paylaşımını adaletsiz yapmak veya hiç yapamamaktır. Babam hayatını kaybedince, kardeşler arasında sorun yaşanmaması için ne yapabileceğimi araştırdım, düşündüm ve farklı bir yöntemi uyguladım. SANKO Holding muhasebe yöneticileri, emlak bölümü sorumluları ve aile büyüklerimizin katılımı ile oluşturduğumuz heyet, babamın mal varlığını kalem kalem tespit etti. Şirket hisseleri zaten belli, onda sorun yoktu Heyetimiz gayrimenkulleri güncel değerleri ile fiyatlandırdı, üzerlerine o gayrimenkulün değerini belirten pusulalar yazarak torbaya koyduk. Ailemizin en küçüğünden başladık ve herkes kendisine düşeni torbadan çekerek belirledi. Bu yöntemle hiç kimse kendisine düşen gayrimenkulden dolayı ‘bana yola giden yol kaldı’ diyemedi. En güzel arazi dediğimiz yer sonradan yeşil alana, yola gitti, işe yaramaz denilen arazi ise iskana açılan bölgede olunca değer kazandı. Ama hiç kimse bundan şikayet etmedi.”