TMMOB Gaziantep İl Koordinasyon Kurulu, Akkent Cami inşaatında meydana gelen çökme sonucu hayatını kaybeden İnşaat Mühendisi Korkut Küçükcan'ın ölümünün ikinci yıldönümünde bir araya geldi. Gaziantep’teki 71 sivil toplum örgütünün imzasını attığını, ancak GTO ve GSO gibi büyük odaların destek verilmediğinin dile getirildiği açıklamada, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e çağrı yapıldı. Kurul toplantıda ‘Adalet istiyoruz’ çağrısını tekrarlandı. Toplantıda Ailenin Avukatı Yılmaz Atay, herkesi şok eden bilgiyi paylaştı ve belediye yetkilileriyle ilgili soruşturma izni verilmesi konusunda yapılan başvurunun Danıştay tarafından red edildiğini söyledi. Atay, “Birçok rapor, delil ve bilirkişi raporu var. Bu raporlarda Korkut Küçükcan’ın kusursuz olduğunu, belediyenin ve bazı yetkililerin kusurlu olduğu yönünde. Bütün bunlar göz önünde iken, Danıştay böyle bir karar alıyor. Biz bu durumu üzüntüyle ve büyük bir hayretle karşılıyoruz. Biz bakanımız Abdulhamit Gül’e çağrıda bulunmak istiyoruz. Lütfen bu işi siyasallaştırmadan ve kişiselleştirmeden karar alınsın” dedi. Toplantıya katılan Baro Başkanı İskender Kahraman ise, olayla ilgili ihmali bulunanların yargılanması için soruşturma izni verilmemesi üzerine yapılan itirazın Danıştay'da reddedildiğini belirterek, bu durumu, "Hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku" olarak yorumladı. Kahraman, olayın hukuki açıdan takipçisi olmaya devam edeceklerini söyledi. Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İl Koordinasyon Kurulu tarafından İnşaat Mühendisleri Odası Korkut Küçükcan Konferans Salonunda yapılan basın açıklamasına akademik meslek odalarının yöneticileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, inşaat mühendisleri, Küçükcan ailesi ve merhum Korkut Küçükcan'ın sevenleri katıldı. Basın açıklamasında, olayın üzerinden iki yıl geçmesine rağmen sorumlular hakkında dava açılmamasına tepki gösterilerek, "Bu vahim olayın unutulmasına izin vermeyeceğiz" denildi. Akademik meslek odaları ve STK temsilcileri ayrıca, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'e çağrıda bulunarak, "Adalet istiyoruz" dediler. AÇIKLAMAYI TEZEL OKUDU Basın açıklamasında TMMOB İKK adına Mimarlar Odası Başkanı Aslı Tezel bir konuşma yaptı. Tezel "Öncelikle bizleri derin üzüntüye boğan bu vahim olayı kısaca hatırlatmak istiyorum. Şahinbey Belediyesi, 2012 yılında Akkent Mahallesi'nde Türkiye'nin ikinci en büyük camisini yapmak için inşaata başladı. Devasa bir yapı ama maalesef mühendislik hizmetinden, fen ve bilimden faydalanılmadan yapılan bir inşaat. Aradan yaklaşık 8 yıl geçmesine rağmen inşaat bitirilmeyince inşaat çürümeye başlıyor. Söz konusu bu Camisi inşaatında ölçüm yapan 38 yaşındaki mühendis Korkut Küçükcan, 14 Kasım 2019 günü ahşap iskelenin çökmesi sonucu enkaz altında kaldı. 30 saatten fazla süren kurtarma çalışmalarına rağmen enkazdan çıkarılamayan Küçükcan maalesef hayatın yitirdi" dedi. TÜM İHMALLER TESPİT EDİLDİTezel şöyle devam etti: "Olayın ardından yapılan teknik ve hukuki incelemeler, bu devasa inşaatın yapımı sırasındaki ihmaller zincirini gün ışığına çıkardı. Buna göre; İnşaatın imara aykırı başladığı, cami alanını kapsayan yeni imar uygulamasının kazadan bir gün sonra yapılarak tapuda tescil edildiği, inşaata ait mimari ve statik projelerin olmadığı, yapı için düzenlenmiş inşaat ruhsatının bulunmadığı, inşaatta herhangi bir denetleme ve iş güvenliği hizmetinin olmadığı, devasa yapıda çalışan işçilerin bir tanesinin bile sigortasının yapılmadığı, iki katlı basit bir yapıda bile kullanılmaması gereken ahşap iskelenin 60 metre yükseklikteki inşaatta kullanıldığı, kalıpların uygunsuz yapıldığı, betonarmede ayrışmalar, bozulmalar, aşınmalar olduğu tespit edildi. KÜÇÜKCAN TAM KUSURSUZ“Gerek TMMOB uzman heyetinin 17 Kasım 2019 tarihli teknik raporu, gerekse de Gaziantep Valiliği`nin 18 Kasım 2019 tarihli basın açıklamasında yer verilen "Kazanın meydana gelmesinin sebebi camide inşaatın olması değil, fen ve sanat kaidelerine uygun yapılmamasıdır." ifadesi de yukarıdaki ihmaller zincirini doğrulamaktadır. Bu vahim olayın ardından Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından görevlendirilen heyetler tarafından gerekli teknik ve adli incelemeler yapılmıştır. Savcılığın seçtiği Ortadoğu Teknik Üniversitesinde görevli uzmanlardan oluşan bilirkişi heyetince düzenlenen raporda, Korkut Küçükcan` ın tam kusursuz olduğu, tüm kusurun Belediye ve İnşaat firması yetkililerinde olduğu belirtilmektedir. Sonuç olarak, hukuki, bilimsel ve teknik usulsüzlüklerle ihmaller zinciri çok değerli, ilkeli, sevilen ve başarılı bir mühendis olan Korkut Küçükcan kardeşimizin ölümüne yol açtı. Büyük ihmaller ve hatalar zinciri sonucunda meydana gelen felaketin üzerinden tam iki yıl geçti. Bu vahim olay hepimizi derinden sarstı. Acısı halen yüreklerimizdeki tazeliğini korumaktadır. Ancak ne yazık ki, ortadaki hukuki, bilimsel ve teknik usulsüzlüklerle ihmaller zincirine rağmen bu konuda henüz bir dava açılmadı. Yargılanma başlamadı. Ortada ihmaller zinciri var. Mevzuata uyulmadan, hukuksuz yapılan işler var. Bizler, Korkut Küçükcan'ın ailesi, yakınları, STK temsilcileri ve akademik meslek odaları olarak iki yıldan bu yana adalet arıyoruz. Adalet istiyoruz. Adaletin hızlanmasını istiyoruz”İZİN VERMEYECEĞİZOlayın soğutulmasına, zamanla unutulmasına izin vermeyeceğiz. Ağır ihmaller sonucunda gerçekleşen bu felaketin sorumluları hakkında idari ve adli işlemlerin bir an önce sonuçlanmasını kazaya neden olan sorumluların bir an önce cezalandırılmasını istiyoruz. Korkut Küçükcan’ın ailesi, meslektaşları, sevenleri olarak adalet istiyoruz. Adaletin yanında bir başka şey daha istiyoruz. Yaşanan bu ve buna benzer vahim olaylardan ders alınmasını istiyoruz. Böyle acılar bir daha yaşanmasın istiyoruz. Ülkemizin deprem kuşağında yer aldığını unutmadan, bilim, fen ve sanat ilkelerinden ayrılmadan vatandaşlara sağlıklı ve güvenli binalar yapılsın istiyoruz. Özellikle kamu inşaatlarının her aşamasında teknik ve hukuki süreçlere tam olarak uyulsun istiyoruz. Her türlü yapının inşasında öncelikle imara uygunluk, fen kurallarına uygun projeler, inşaat ruhsatı, şantiye sorumluluğu, yapı denetimi ve etkin kontrol, iş güvenliği uzmanının bulundurulması gibi şartlar kesinlikle sağlanmalıdır. Hangi sebeple olursa olsun, halkın güvenliğini riske atacak bir yapının tamamlanmasına ve kullanıma açılmasına izin verilmemelidir. Son olarak iki yıl önce kaybettiğimiz Merhum Korkut Küçükcan`ın ailesine, sevenlerine ve tüm Gaziantep kamuoyuna bir kez daha başsağlığı diliyor, ağır ihmaller sonucunda gerçekleşen bu felaketin sorumluları hakkında idari ve adli işlemlerin bir an önce sonuçlanmasını istiyor ve sorumluların cezalandırılmasına kadar hukuki sürecin takipçisi olacağımızı bir kez daha belirtiyoruz."AVUKAT BİLGİ VERDİAilenin avukatı Av. Yılmaz Atay süreçle ilgili bilgi verdi. Atay, “Dosya içerisinde bilir kişi raporu, Teknik bilir kişi raporları mevcut. En son gelinen noktada soruşturma izni verilmemesi konusunda yapmış olduğumuz itiraza cuma günü danıştaydan itiraz reddine karar verildi. Bu güncel bir karar. Cuma günü bize tebliğ edildi. Karar üzerine belediye yetkilileriyle ilgili soruşturma izni verilmesine karşı yaptığımız başvuru ret edildi. Gerekli girişimler ve itirazlarımız hukuki noktalarda devam edecek. 2 yıldır birçok teknik üniversiteden ve bilir kişilerden aldığımız raporlarda Korkut Küçükcan’ın kusursuz olduğu, belediyenin ve bazı yetkililerin kusurlu olduğu yönünde raporlar mevcut iken, ne yazıkki iki yılda geldiğimiz sonuç bu noktada. Biz bu durumu üzüntüyle ve büyük bir hayretle karşılıyoruz. Halen bu kaza nedeniyle kimsenin sorumlu olmadığı yönünde bir sonuca varılmış olmasını üzüntüyle karşılıyoruz. Birçok rapor delil var. Bakanımızın destek olmasını istiyoruz. Bu sürecin siyasallaşmaması ve kişileştirilmemesi noktasında karar aldık.”KAHRAMAN: ÜSTÜNLERİN HUKUKUGaziantep Barosu Başkanı İskender Kahraman ise olayla ilgili ihmali bulunanların yargılanması için soruşturma izni verilmemesi üzerine yapılan itirazın Danıştay'da reddedildiğini belirterek, bu durumu, "Hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku" olarak yorumladı. Kahraman, olayın hukuki açıdan takipçisi olmaya devam edeceklerini söyledi. LEYLA ÖZEKŞİ POLAT