Vali Garib ile birlikte Gönüllü Geri Dönüş Danışma ve Destek Merkezi Binasını ziyaret eden Şahin, “Okulların kapanmasıyla birlikte geri dönüşler daha da hızlanacak. İnsanlar artık öz vatanlarında, evlerinde yaşamak istiyor. Suriyeli kardeşlerimizin onurlu, gönüllü ve güvenli bir şekilde ülkelerine dönüşü için neler yapılabileceğimizi değerlendirdik” dedi.
ARTIK KENDİ EVLERİNDE YAŞAMAK İSTİYORLAR
Şahin, şehrimizde misafir ettiğimiz Suriyelilerin yaklaşık yüzde 80’inin Halep kökenli olduğunu, bu nedenle geri dönüş sürecini Halep Valiliği ile entegre ve koordineli şekilde yürütmenin büyük bir önem taşıdığını söyledi. Şahin,“ Halep Valisi Azzam el-Garib’i Gaziantep’te ağırladık. Görüşmede Suriyeli kardeşlerimizin onurlu, gönüllü ve güvenli bir şekilde ülkelerine dönüşü için neler yapılabileceğini kapsamlı şekilde değerlendirdik. Sahada da gözlemliyoruz; okulların kapanmasıyla birlikte geri dönüşler daha da hızlanacak. İnsanlar artık öz vatanlarında, evlerinde yaşamak istiyor” diye konuştu.
GAZİANTEP MODELİ
Süreci, vicdanla, sorumlulukla ve stratejik bir akılla yöneteceklerini dile getiren Şahin şunları söyledi:“Bu kapsamda, Halep Valisi ile birlikte Gönüllü Geri Dönüş Danışma ve Destek Merkezi Binasını ziyaret ettik. Merkezin sunduğu hizmetler, saha verileri ve işleyiş mekanizmaları üzerine detaylı değerlendirmelerde bulunduk. Okul tadilatları, su ve elektrik altyapısı, konut, park ve sosyal alan düzenlemeleri gibi hızlı müdahale gerektiren hizmetler önceliklendirildi. Ortak hedefimiz net: Plansız değil, insan onuruna yakışır, koordineli ve sürdürülebilir geri dönüşler. Gaziantep’in bu alandaki kurumsal kapasitesi ve sosyal uyum birikimi örnek teşkil eden bir model sunuyor.
GÖNÜLLE ELÇİ OLDULAR
Unutmamalıyız ki bu insanlar, şehrimize geldiklerinde yüz binlerce kadın, çocuk ve bebek hayatta kaldı. Hep birlikte yürüttüğümüz bu süreç, insan hayatını merkeze alan bir dayanışmanın sembolü oldu. Bugün o çocuklar büyüdü. Şimdi her biri birer gönül elçisi olarak ülkelerine dönüyorlar. Türkiye onlar için artık sadece bir sığınak değil, bir ortak vatan, bir dost eli, bir kader ortağı. İşte bu gönül bağı, bu kardeşlik köprüsü, bizim en kıymetli mirasımız olacak. Şimdi hedefimiz bu süreci onurlu bir dönüşle tamamlamak, tüm bu emeklerin karşılığını karşılıklı olarak almak istiyoruz. Bu süreci de alnımız açık, yüreğimiz rahat bir şekilde tamamlayacağız inşallah.”
