2017 yılı içerisinde gelişmekte olan ülkelere ait borsalar son sekiz yılın en iyi zamanlarını yaşadı. Analistler bu yıl durumun tersine dönerek gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkeleri geride bırakarak yükselişlerini devam ettireceklerini düşünüyor. Gelişmekte olan ülkelerin kaderlerini etkileyecek en önemli finansal faktörlerden birisi ise FED faiz kararları. Bunun yanı sıra jeopolitik riskler ve dünyanın ikinci büyük ekonomisi Çin'den gelecek haberler de gelişmekte olan ülkelerin performansında etkili olabilecek.
Türkiye, 8 Alanda En Kırılgan Ülke
Uluslararası Finans Enstitüsü tarafından hazırlanan tabloda ülkelerin kırılganlık durumları üç boyutta ele alınıyor: Bunların ilki dış finansmana bağımlılık, ikincisi yerel reel ve finans sektörlerindeki kırılganlıklar ve üçüncüsü uygulanan politikaların kredibilitesi ve siyasi istikrar. Tablo Türkiye'nin bu başlıklar altında yer alan 20 gösterge arasından 8'inde kırmızı alarm verdiğini ve en kırılgan ülkelerden biri olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye ile birlikte en fazla kırılganlık sergileyen ülkeler 8 kırmızı alarm bölgesiyle Ukrayna ve 7 kırmızı alarm bölgesiyle Arjantin. Güney Kore ve Polonya en kırılgan alan olarak sadece 1 göstergeye sahip, dolayısı ile en rahat ülkeler olarak öne çıkıyor. Çin ve Hindistan'da 3'er gösterge halen 'en kırılgan' bölgede bulunuyor.
En Zayıf Noktamız Dış Finansmana Bağımlılık
Tabloya baktığımızda, 'dış finansmana bağımlılık' kategorisinde ülkemizin ciddi biçimde diğer ülkelere göre daha kırılgan olduğu dikkat çekiyor. Türkiye'de 'Cari açık', 'Cari açık-net doğrudan yabancı yatırımların GSYH'ye oranı', ve 'döviz rezervinin kısa vadeli yükümlülükleri karşılama oranı' kırmızı alarm veriyor.
