*Gaziantepli, Kayserili'den 4 kat daha iyi tüccar

*Motorsiklet merakım var. Şehir merkezine çok az giriyorum

*Rusya, Irak, Suriye'de üretim altyapısı yok. İran'da kısmen var,

*Gaziantep, Kayseri'yi, Denizli ve Konya'yı geçti

*Bence Londra'dan daha güvenli bir şehiriz

*Çekte hapis cezası ve peşinden sigorta sistemi gelmeli

GAZİANTEP'İ, TÜRKİYE'NİN 4'NCÜ BÜYÜK İLİ YAPACAĞIZ

Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Eyüp Bartık ile gündemi, ekonomik gelişmeleri, odanın vizyon ve hedeflerini konuştuk. Odanın 4 yıllık yeni vizyonunu ilk kez Gazetemize açıklayan Eyüp Bartık, "Gaziantep'i, ekonomik açıdan Türkiye'nin 4. büyük ili yapacağız. 2020 yılında 4. olacağız. Bunun gereğini çalıştık, yapıyoruz" dedi. Bartık, iş dünyasıyla ilgili olarak " Bence iş dünyamızın motivasyon ve moralini bozmamak gerekiyor. Gaziantep'i Türkiye'nin 4 katı büyüten bir iş dünyasına, sen iyi yerde değilsin demek benim tarzım değil. İş dünyası gece gündüz çalışıyor"diye konuştu.

Gaziantep'in, sağda ateş çemberinin içerisinde olduğunu belirten Bartık, " Rusya'yla kavgamız var, İran'la yıllardır bir türlü iyi olmayan ilişkilerimiz var. Irak'la ilişkilerimiz iyi ama, ülkede istikrarsızlık var. Suriye'de zaten savaş var. Böyle bir çemberin içindeyiz. Kriz fırsattır diye herkes söylüyor, bende bu söylemi destekliyor ve altını çiziyorum"dedi. Bartık ticaret konusunda Gaziantep'in eline kimsenin su dökemeyeceğini belirterek "Ticaret konusunda becerimizi kimseye tartıştırmam. Türkiye'de iyi tüccar Kayseri'de derler, ben Gaziantepli'nin, Kayserili'den 4 kat daha iyi tüccar olduğunu düşünüyorum. Rakamlarda bunu destekliyor "şeklinde konuştu. HABERİ 5 DE

-"Gaziantep ekonomisiyle, ticaretiyle, ihracatıyla nereye gidiyor?"

ELEŞTİRİ YÖNTEMİ ÇÖKTÜ

-"Öncelikle biz olumsuzları ön plana çıkarmayı çok seviyoruz. Ben yöntem olarak bunun doğru bir yöntem olduğunu pek fazla düşünmüyorum. Örneğin, ailede bir yaramaz çocuk var. Bu yaramaz çocuğa hergün yaramaz derseniz, çocuk kendini yaramaz kabul ediyor ve hayatı boyunca yaramazlık yapıp, her yaptığını zaten ben yaramazdım değil mi diye sonuç olarak size veriyor. Yaramazı yaramaz bırakmak mı bizim işimiz, yaramazı kazanmak mı? Bence yaramazı kazanmak olmalı. O zaman ne yapmak gerekiyor. Sen iyisin daha iyisi olabilirsin demek gerekiyor. Ben geçmiş dünya yönteminin artık çöktüğünü, eleştirilerle insanların biryere gelemeyeceğini, övgü zamanı övgü, eleştiri eleştirinin de övgüden sonra yapılması gerektiğini düşünüyorum. Hep eleştirirseniz zaten ne yapsam eleştirir diyor."

-"Kenti yönetenler Gaziantep'i hep övüyor, hiç mi sıkıntımız yok?"

GAZİANTEP'İ AZ BİLE ÖVÜYORUZ

Ben Gaziantepi duygularımla yargılamıyorum. Ben rakamları çok severim, rakamlarla yargılıyorum. Bize diyorlarki, ya ne kadar övüyorsunuz Gaziantep'i. Gaziantep'i biz inanın az övüyoruz. Gaziantep daha fazla övgüye layıktır. Rakamlara bakın. Ben ezberledim. 2000 yılında Adana'nın Türkiye'de toplam ihracattaki payı yüzde 1.21, Gaziantep'in Türkiye'deki ihracattaki payı yüzde 1.20. 2015'te Adana'nın Türkiye'deki ihracattaki payı yüzde 1.20, Gaziantep'in 4.8. Bu şu demek. Türkiye 2000 yılından bu yana büyüdü, Adana Türkiye ile eşit büyümüş. Gaziantep ise Türkiye'nin 4 katı büyümüş. Şimdi Gaziantep'e benzer bir şehir yok. Bu 4 kat büyümeye rağmen, Gaziantep'e 'ya sizin argeniz yok, teknolojiniz yok, inovasyonunuz yok, demek doğru mu?' Zaten Türkiye'nin gözbebeği elmas taşı Gaziantep. İnanın böyle. Ben buna canı gönülden inanıyorum. Çünkü ben işadamıyım, ticari düşünürüm, ticari baktığımda Gaziantep örneğinden Türkiye'de 5 tane daha olsa, Türkiye'nin sırtı yere gelmez ve şunu iddia ediyorum, Türkiye'yi 10 bin dolarlık gelir tuzağından Gaziantep kurtaracak, bunuda iddia ediyorum."

-"Bu rakamlara bakarsak iş dünyasının morali yerinde o zaman?"

İŞ DÜNYASININ MORALİNİ BOZMAMAK GEREK

-"Şimdi Gaziantep'te teknoloji yok diyorlar. Amerika'da Apple var, Kore'de Samsung var. Bu şirketler dünyanın en teknoloji şirketleri haline geldiler. Bizim daha sanayileşmeye başlamamız, sanayi ürünü üretmemizin 40 yıllık geçmiş yokki. Kıyasladığmıız ülkeler 400 yıllık geçmişi olan ülkeler. Hep şunu söylüyorlar, Kore bizden sonra başladı, bizden öne geçti. Ama onlarda huzur daha erken geldi. İnsan yapısı daha farklıydı. Bu biz yerimizde kalacağız demek değil. Bence zamanı geldi. Zaten bunun için konuşuyoruz. Ama kimsenin elinde sihirli değnek yok. Bu sihirli değnekle bugünden yarına hiçbir şeyi değiştiremezsin. Bence iş dünyamızın motivasyon ve moralini bozmamak gerekiyor. Gaziantep'i Türkiye'nin 4 katı büyüten bir iş dünyasına, sen iyi yerde değilsin demek benim tarzım değil. İş dünyası gece gündüz çalışıyor, bunlara birazda teşekkür etmek, onların hakkı diye düşünüyorum. Ne kadar olumsuzlukları konuşmuyorsun deselerde, övgüyü sahibine teslim ediyorum. İş dünyasını kutluyorum, onlar gayret ediyorlar, çaba gösteriyorlar ve Gaziantep'i Türkiye ortalamasının çok üzerinde büyütüyorlar."

-"Bölgemizdeki gelişmeler kentimizi ticari açıdan nasıl etkiliyor. Gelecekle ilgili öngörünüz nedir?"

GAZİANTEP'İ ÇOK FIRSATLAR BEKLİYOR

-"Türkiye haritasını yukarıdan aşağıya kadar çizin. Gaziantep, sağda ateş çemberinin içerisinde. Rusya'yla kavgamız var, İran'la yıllardır bir türlü iyi olmayan ilişkilerimiz var. Irak'la ilişkilerimiz iyi ama, ülkede istikrarsızlık var. Suriye'de zaten savaş var. Böyle bir çemberin içindeyiz. Kriz fırsattır diye herkes söylüyor, bende bu söylemi destekliyor ve altını çiziyorum. O zaman gelecekte Gaziantep'i ne bekliyor? Bence gelecekte Gaziantep'i daha çok fırsatlar bekliyor. Rusya ile ilişkilerin kısa vadede düzeleceğini düşünüyorum. Karadeniz'e otoyollar yapılıyor. Kop tüneli ve Ovit tüneli yapılıyor. Bizim Gaziantep olarak Karadenize ulaşmamız kolaylaşacak. Karayoluyla Gaziantep'e ulaşınca denizyolu ile de Rusya'ya geçmiş olacağız.

SANAYİ DEVLERİYLE KIYASLIYORUM

Gaziantep'e rakip olarak saydığım iller Bursa ve Kocaeli. Bursa ve Kocaeli üretimde, ihracatta Gaziantep'ten önde, aşağı yukarı şu anda her ikiside bizden bir kat daha fazla büyükler. Burada da sevindirici bir haber var. 2010 yılından beri Bursa ve Kocaeli'nin ihracattaki payı düşüyor, Gaziantep'in ihacattaki payı artıyor. Ben Gaziantep'i Çanakkale, Samsun, Erzurum'la kıyaslamıyorum Türkiye'nin sanayi devleriyle kıyaslıyorum.

RUSYA, IRAK, SURİYE'DE ALTYAPI YOK

-Biz üyelerimize geleceğimizi anlatıyoruz, geçmişle, eleştiriyle işimiz yok. Biz geleceği gösteriyoruz, isteyenler bizimle geliyor, istemeyenlerin eleştirisine saygı duyuyoruz, her fikre saygı duyuyoruz. Biz Irak'ın dünyaya açılan tek kapısıyız. Bu bizim için bir fırsat. İran için de aynı şey geçerli. Akdeniz'e inmek için mutlaka bizimle işbirliği yapmaları gerekiyor. Aynısı Rusya için de geçerli. Ve bu ülkelerde ortak bir şey var. Hiçbirinde altyapı diye bir şey yok. Biz altyapı konusunda çok deneyimli olduk. Geleceğe onlardan çok daha yakınız. Bir kere bilgi transferi yapacağız ve bu ülkelere altyapı götüreceğiz. Bu konuda biz bilgiliyiz. Bu konuda mütevazi olamayacağım. Rusya'da, Irak'ta, Suriye'de üretim altyapısı yok. İran'da kısmen var, o da bizim dörtte birimiz kadar değil. Bunlar tüketim toplumu ve nüfusu çok yüksek toplumlar. Biz bu fırsatları görüyoruz.

-"Rakamlarla Gaziantep'in ekonomik açıdan çok iyi durumda olduğunu söylüyorsunuz. Hiç mi sorunumuz yok?"

BU BENİM YOĞURT YİYİŞİM

"Güzel şeyler söyledik, kötü şeyler yok mu, elbette var. Ben işin mutfağındayım. Olumsuzluk varsa, bunu ev ödevi olarak alıp kendim çözmek için uğraşırım. Yani İran'a niye gitmiyorsunuz diye bağırmam mı gerekiyor, yoksa buyurun hadi İran'a gidelim mi demem gerekiyor. Rusya'ya neden gitmiyorsunuz demem mi gerekiyor, buyurun Rusya'ya gidelim mi demem gerekiyor? Ya ben laf yerine iş üretmeyi tercih eden birisiyim. O nedenle ben konuşarak, hükümete veryansın ederek sorunların çözüleceği kanısında değilim. Gerek takdir edilir, gerek itiraz edilir, sonuç olarak bağırarak bir işin çözüleceğine inanmıyorum. Bizim komitelerimiz var, 600 tane, ayda bir defa toplanırlar sorunları getirirler ve biz her gelen sorunu ilgili makama yazıp sonucunu takip ederiz. Her yiğidin bir yoğurt yiyişi var, bu benim yoğurt yiyişim. Ben bu şehri çok seviyorum, bu şehrin insanını çok seviyor ve takdir ediyorum.

-Gaziantep'i tarif edin desek?

GAZİANTEPLİ KAYSERİLİ'DEN 4 KAT DAHA İYİ TÜCCAR

-"Bana göre şehrin tarifi girişimci fabrikası Gaziantep. Yani bir sürü fabrika var ama bu fabrikaları yapmak için insana ihtiyaç var. Bu insanda Gaziantep'in hamurunda var. Onlarla gurur duymamız gerek, hepimizin gurur duyması gerek. İş dünyasının motivasyonunu bozmamamız gerek. Şimdi bence yeni bir hikayeye ihtiyaç var. İhracat konusunda iyi bir yola girdik. Ticaret konusunda becerimizi kimseye tartıştırmam. Türkiye'de iyi tüccar Kayseri'de derler, ben Gaziantepli'nin, Kayserili'den 4 kat daha iyi tüccar olduğunu düşünüyorum. Rakamlarda bunu destekliyor. "

-"Gaziantep borçlu iller arasında ön sıralarda. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?"

EN GÜVENLİ ÜLKE AMERİKA

-"Gaziantep Türkiye'nin borçlu iller sıralamasında 6. sırada. Dünyanın en borçlu ülkesi Amerika, ama en güvenli ülkesi de Amerika. Demekki borçla güven karşılıklı çatışmıyor. Şuna da bakmamız gerekiyor. Bizim çok takipte kredimiz var mı, bu önemli. Bakıyoruz takipte kredi oranında da en iyi ödeyen ilk 15 il içerisindeyiz. Yani yandık bittik diyorlar ama hayır rakamlar onu söylemiyor. Bu tür eleştirileri yapan arkadaşlarımız diğer şehirleri, diğer ülkeleri bilmiyor. Onun için Gaziantep'in dünü ile bugününü kıyaslıyorlar. Biz Gaziantep'i Londra, Denizli, İstanbul, Ankara, Moskova -Almata ile kıyaslıyoruz. Oradan çıkan rakamlarda Gaziantep'in ufku çok daha iyi."

DENİZLİ, KAYSERİ, KONYA'YI GEÇTİK

Hatta bizim ziyaretlerde Gaziantep ticaret odası deyince, herkes bir şapkasını çıkarıyor. 'Başkanım siz nasıl ilerlediniz, nasıl büyüdünüz?' diyorlar. Keşke bunları hep beraber duyma şansına sahip olsakta siz herkesin eleştirdiği o Gaziantep'i birde dışarının gözüyle görseniz. O zaman bu şehre nasıl haksızlık yaptıklarını bu insanlar görür ve anlarlar.

Denizli, Kayseri, Konya'yı ne yaptınız da geçtiniz diyorlar? Bende merak ettim biz nasıl geçmişiz diye. Denizli, Kayseri, Konya'nın ihracattaki payını toplayınca 4.3 yapıyor. Gaziantep yanlız başına yüzde 4.7. Demekki biz Gaziantep'i kendi içinde eleştirmekten, Türkiye'de doğru yerede oturturamıyoruz. Artık Gaziantep'i doğru yere oturtturmalıyız. Gaziantep Türkiye'nin en hızlı gelişen sanayi kentidir. Evet ne eksik var? Artık sosyal işler var sosyal alanımızı geliştirmemiz gerekiyor."

-"Gaziantep Türkiye'nin en hızlı gelişen sanayi kenti, artık sosyal alanımızı geliştirmeliyiz dediniz. Bunun için oda olarak neler yapacaksınız?"

TURİSTE ÇALIŞACAĞIZ

-"Örneğin UNESCO kültür mirası listesine girmemiz muhteşem bir olay. Türkiye'deki tek şehir. Bana göre hakeden şehir. Böyle bir ödülü aldık, teşekkür ederiz mi diyeceğiz, yoksa bunun üzerine bina mı kuracağız. Evet bina kuracağız. 20 Şubatta Cumhurbaşkanımızın katılacağı bir lansman yapacağız. Bu gurur hepimizin. Bu gururun sahibi ticaret odası, belediye, sanayi odası değil, bu gurur bu şehrin, herkesin. Ne yapacağız, artık turiste çalışacağız. Bölgeye turist getireceğiz. Biz ticaret odası olarak bu konuyu elimize aldık. Zaten son 1 yıldır çalışıyoruz, devam edeceğiz. Gaziantep'e ne kadar çok insan getirirsek o kadar başarılı oluruz. Şunu da diyoruz, biz Gaziantep'i insanları Gaziantep'e getirerek tanıtırız. Telefonla, maille, televizyonla Gaziantep tanıtılmıyor. İnsanların Gaziantep'i tanıması için Gaziantep'e gelmesi lazım. Çalışıyoruz. Düşük sezon ne zaman, bu sezonda bu şehir nasıl hareketlenir, hangi konuda bize görev düşüyor, hangi konuda işletmelere görev düşüyor, bunların hepsini çıkartıyoruz, veri tabanımızı hazırlıyoruz. İyi projelerimiz var, bunları yaptığımızda Gaziantep'in turizm potansiyeli yüzde 100 artacak. Bundan emin olun."

-"Bölgemiz ateş çemberi. Güvenlikle ilgili Gaziantep'le ilgili olumsuz bir algı var. Bunu nasıl yıkacağız?"

'GAZİANTEP GÜVENLİ' GELİN DİYORUZ

-"Gaziantep, güvenli mi diyorlar? Evet diyoruz, sonra geliyorlar aha hiçbir şey yok diyorlar. Bence Londra'dan daha güvenli bir şehiriz. Bunlara böyle bakmak lazım. Buna bakarsak bence bu şehri de doğru yere koymuş oluruz. Bu şehri doğru yere koyacağız, ev ödevimizi doğru yapacağız. Sorunları bileceğiz, çözümü için emek çekeceğiz, ama övgüyü hakedenleri de övgü yerine eleştirerek hiçbir yere getiremeyiz."

-"Ödenmeyen çek konusu var. Bu konuda hapis cezası isteniyor. Sizin bu konudaki düşünceniz nedir?"

ÇEKTE HAPİS CEZASI GELMELİ

-"Çeklerde ciddi bir sorun yok. Fakat toplum çekte hapis cezasının gelmesini istiyor, biz toplumun bu isteğini destekliyoruz. Hapis cezası gelmeli. Peşinden bu sistem ömür boyu da sürdürülebilir bir sistem değil. Yalnızca hapis cezası ile değil peşinden bir sigorta sistemi de gelmeli diyoruz. Bunun için Alman ve Fransız sigorta devleri ile görüşmelerimiz devam ediyor. Çeke biz sigorta yaptırmayı planlıyoruz. Bunları yaptırabilirsek hapis cezası gelse de, gelmese de bunu bir yola koyacağız. Çek önemli bir ödeme aracı. Sermaye piyasalarında biz istediğimiz seviyelere gelemiyoruz. Yani çekte bizim birinci önceliğimiz hapis cezasının gelmesi, ikincisi çekte sigorta sisteminin oluşması, bunun içinde gayret edeceğiz. Çekte sigorta olursa insanlar çek keserken doğru hareket ederler."

-"Rakamlar verdiniz ama, Gaziantep ekonomisi dünyadaki, daha doğrusu bölgedeki savaşlardan hiç mi etkilenmiyor?"

BİZİM YAPTIRIMIMIZ YOK

-"Gaziantep'te yolunda gitmeyen şeyler var mı? Var. Genel bir fotoğraf çekmek lazım. Bizim ürettiğimiz ürünler ağırlıklı petrol üreten ülkeler. Bizim en önemli müşterilerimizin, petrol geliri düştü, dolayısıyla gelirleri azaldı. Bunlara mal satmakta ve bunu tahsilat yapmakta biraz zorlanıyoruz. Fakat ben orta vadede bunun tekrar yoluna gireceğini ve bizim de tabiri caizse evimizi bir toparlamamız gerektiğini görüyoruz. Bu bir ev toparlaması. Sıkıntılı günlerden geçiyoruz. İyi işletmeler var, kötü işletmeler var, iyi yönetenler var, kötü yönetenler var. Kötü yönetenler kaybediyor, biz kötü yönetenlere tavsiyede bulunuruz. önerilerde, eğitimlerde bulunuyoruz. Bunu kabul edip, ev ödevi alıyorlar, kabul etmeyip ilgilenmiyorlar. Bizim zaten bu konuda bir yaptırımımız yok ama görevimiz bunları uyarmak."

TEDBİRLİ DAVRANMAMIZ LAZIM

-"Gaziantep'te şu anda bir ince çizgiden geçiyoruz. Gaziantep'ten değil, dünyadaki olaylardan dolayı. Gaziantep Türkiye'de yatırımını en doğru yapan şehirlerden bir tanesi. Sektörel büyümeyi başaran, firmasal büyümeyi başaran bir şehir. Yani ihracattaki payımızla firma sayımız arasında inanılmaz bir fark var. Türkiye'de 6.ncü büyük ihracatçı olmamıza rağmen ihracatçı firma sayısında ikinci büyüğüz. Bunlar Gazianteple ilgili gelecekte olumlu sinyaller. Ama her ne olursa olsun biraz tedbirli davranmamız lazım, biraz heyecanımızı azıcak azaltmamız lazım, heyecan bizi tehlikeye götürebilir."

Suriyeli çalıştırmayla ilgili yasa çıktı, beklediğiniz gibi mi?"

BEKLEDİĞİMİZ GİBİ OLDU

-"Suriyelilerle ilgili çıkan yasa beklediğimiz gibi oldu. Siz yüzde 10 Suriyelilerin çalışmasını, iş hayatına girmesini istedik. Belki talep olursa bu oran zamanla artırılabilir. Hatırlarsanız bunlar, ticaret odasının önderliğinde 12 tane sivil toplum kuruluşunun hazırladığı raporda öneri olarak sunulmuştu. Kimlikleme de bizim önerimizdi, özel plakalarda bizim önerimizdi. Bunların hepsinde başarılı olduk."

-"Gaziantep'i şehir olarak, insan ilişkileri açısından dünyadaki hangi kente benzetiyorsunuz?"

GAZİANTEP, LONDRA'YA BENZİYOR

-"Bir kere iş yapma kültürümüz bence Avrupalılaştı. İnsani kültürümüz tam bir Anadolu kültürü. Aslında bizi başarıya götürende bu. Olaylara realist yaklaşmıyoruz, duygusallıkta katıyoruz. Bu gerek iş dünyasındaki ilişkilerimize fayda sağlıyor, gerek dostluklarımızı perçinliyor, gerek müşterilerimizi daha sadakatlı hale getiriyor. Onlar bu yaklaşımları hiçbir yerde görmüyor. Gaziantep'i Londra ile kıyaslayabilirim. Ancak Londra 24 saat çok iyi yaşayan bir şehir. Gaziantep'le Londra'nın hareketini eşit görüyorum. İnsanlar olarak Gazianteplinin dünyada örneği yok."

-"Boş zamanlarınızda neler yapıyorsunuz?"

TRAFİĞİN ÇÖZÜMÜ, MOTOSİKLET

-"Boş zamanlarımda yürüyüş yapıyorum. Motosiklet merakım var. Tabi şehir merkezine çok az giriyorum. Ama motosiklet trafiğin çözümü bence…"

-"Trafiğimiz sorunlu. Büyükşehir'de bu konuda hummalı çalışmalar var. İnşallah uzun vadede çözülür diye umut ediyoruz. Siz de yaşıyorsunuz?"

HİÇ YÜRÜMEYİ SEVMİYORUZ

-"Gaziantep trafiği de İstanbul trafiği de felç. Gaziantep için yine rakamlarla konuşacağım. Türkiye'nin nüfus bakımından 8.nci iliyiz. Metrekareye düşen insan sayısı olarak 4. iliz. Biz çok dar alanda yaşamayı seviyoruz. İl dışına çıkmak istemiyoruz, hepimiz aynı yerde yaşamayı istiyoruz. Şehrin nüfusu büyüyünce trafik sorunu artıyor. Hiç yürümeyi sevmiyoruz, her yere arabayla gitmek istiyoruz. Oda bu şehirdeki trafik sorununu getiriyor. Bu şehir planlanmış, ama plandan daha hızlı büyümüş, planlanmış plandan hızlı büyümüş. Şimdi yeni planda bu büyüme iyi hesaplanıyor. Bende Gaziantep trafiğinin sıkıntılı olduğunu, yoğun olduğunu görüyorum, ama yarın sabah çözeceğimiz bir şey yok ki. Alan kısıtlı, herşey kısıtlı. Tıkanıklığı açmaya çalışıyorsunuz. Mesela İbrahimli'nin şehre girişinde bir sorun vardı. Yeni açılan 51 nolu cadde ile çözüldü. Bu önemli bir gelişme. Diğer aşağıdaki bulvar çözüldü. Bunlarda iyi şeyler ellerine sağlık. Ama şehir içinde sıkıntı var. Fakat bunu eleştiren insanın bu yanlış, doğrusu da bu demesi lazım. Biz bu modeli de öğrenemedik bir türlü, eleştirelim ancak çözüm yok. Zaten uzmanlar çalışıyor. "

HEDEFİNİZ NEDİR?

Bizim 2016 yılı 4 yıllık yeni vizyonumuz Gaziantep'i, ekonomik açıdan Türkiye'nin 4. büyük ili yapacağız. 2020 yılında 4. olacağız. Yeni pazarlarda büyüyeceğiz. Benim için İran ve Rusya önemli bir pazar. Bunun gereğini çalıştık, yapıyoruz. Biz olaya yanlızca ulaşılamayan hedefler koyup koşalım diye bakmıyoruz. Türkiye'nin ikinci ili olacağız diyemiyoruz, buna altyapımız hazır değil. Ancak 4. il olabilmemiz için herşey hazır. Ben böyle bir şehirde nasıl olumsuzluğa kapılayım? Bu savaşlara rağmen, Türkiye'deki yıllık ihracat düşüşüne rağmen, ihracatı en az düşen, çalışan işçi sayısı sürekli artıyor. Zaten verilerle konuşunca insanlar eleştirmiyor. Şimdi bizi gıyabımızda eleştiriyor olabilirler, ama ben rakamlarla konuşurum. Ocak 2015'te Gaziantep'te çalışan sayısı 269 bin 871, Mayıs'ta 272 bin 475, Aralık'ta 279 bin 596. Çalışan sayısı yıldan yıla artıyor. Bunları övmek lazım. Elektrik tüketimimiz artıyor. Bunları değerlendirersek o zaman Gaziantep'e olumsuz olarak bakmamız haksızlık olur. " Meral KINACILAR