Bizlerin çocukluğumuzda gençliğimizde yaşadığımız şahit olduğumuz bazı eylemleri bu günkü hayatımızda yaşadıklarımızla mukayese yapmayı istiyorum.
Her evde beş sekiz on çocuk olurdu.
Çocuk geleceğin sigortası kabul edilirdi.
Oğlan olsun ekmek getirsin kuru ekmek getirsin denirdi.
Çocuk hele hele erkek çocuk çevreye karşı meydan okuduğumuz güç sayılırdı.
Tahsil anlayışı beş yıl süreli ilk okul sayılırdı.
Özellikle kız çocukları ilk okuldan sonra bazen ilk okul dörtten sonra okutulmadı.
Bir okulda okula gönderilmeyen dördüncü sınıfta okuyan başarılı bir kız öğrenci için okuldaki öğretmenler seferber oldular.
Sonunda öğrencinin köyünün yörenin geleneklerini bilen bir öğretmen öğrencinin evine giderek evde söz karar sahibi olan Dedeyi ikna eder kız öğrencinin okula devamını sağlar.
O kız öğrencinin okuyup öğretmen olduğunu öğrenmiştim
Bunlar buna benzer olaylar çoğaltıla bilinir.
Hayatlı yani bahçeli evlerimiz vardı.
Bu evlerde bir kaç aile kiracı olarak kalırdı.
Hayatta bir tuvalet.
Kaç oda varsa her odada bir aile yaşardı.
Evin eşikliği banyo.
Hanımlar mahalledeki veya yakındaki hamama giderlerdi.
Bunlar bir bir yerini yenileri aldı.
Şimdi de kiralar yükseldi geçim lüks oldu
Eskiden evlerde elektrik yok su köşe başında taşınır.
Harcama kalemleri az .
Köylerden gıda maddeleri gelir.
İnsanlar şehre taşınmış ama köyle irtibatı kesilmezdi.
Şehre bir iş için gelenler vasıta olmadığı için şehirde oğlunun kızının veya bir tanıdığının evinde kalırdı.
Kamyon şoförleri yol boylarında yemek tesisleri olmadığı için arabaların yemek yapacak her malzeme bulunurdu.
Yollarda su başlarında arabalar park yapılır yemek yapılır yenirdi.
ŞİMDİ YOL BOYLARINDA YEMEK YENECEK TESİSLER VAR AMA MALİYET YÜKSEK
Sürücüler yine eskisi gibi yemek yapıp yemek yiyorlar.
Eskiden tesis yoktu şimdi para yok.
Çocukların okuması çok zor oldu.
Devlet okullarında dahi okuyan öğrencinin aileye maliyeti yüksek oluyor.
Eskiden Bizler siyah önlük yaka giyerdik
Bütün öğrencilerin kıyafetleri aynı olurdu.
Şimdi öğrenciye ne giyindireceğini aileler şaşırtıyor.
Apartman dairelerinde bir biriyle aile bağı olmayan insanlar beraber yaşıyor oldu.
Baba Ana çocuklar evlendiği halde aynı dairede yaşamak durumunda kaldı.
Çünkü bir memurun maaşı tek başına ev kiralaması zor oldu.
Eskiye dönüş eskiden daha iyisi olmadı.
Bizler okuyunca bir meslek sahibi olunca ekmek parası kazanıyorduk.
Şimdi üniversite bitmiş Master Doktora tamamlanmış iş bulmak zor oldu.
Bu durumda evlenmek de zor oldu.
Evlenenler çocuk yapmıyor çocukların bakımı zor oldu.
Dünden bu güne değişim hala anlamayanlar evlenirken akraba hayat arkadaşı olacağı insanları aileyi maddi zorluklarla karşı karşıya koyan insanlar bu değişimi zorlukları hala anlamadılar.
Erkek para ağacı hanım hizmet aracı olarak tanımlayanlar hala insanca bir beraberliği anlamadılar.
Siyaset insanlara ülkeye hizmet için olmalı.
Siyasi partiler kendi adamlarına iş verirken işi ehline vermeli.
Mali işlerde görev alacaklar bu alanda eğitim görmüş olmalı.
Tutucu olmayalım Benim adamım Senin adamın değil işi ehline verelim.
İlahiyet mezunu ile maliye mezunlarını kendi alanlarında görevlendirelim.
Bu Vatanın tüm Vatandaşları ayrım olmadan yaşaya bilmeli.
Haksızlıklar bir gün karşımıza çıkacaktır.