Gaziantep FK 17 maç periyodda başarı grafiği orta sıraları aşamadı. Maç maç değelendirme yapsak her maçta ayrı bir görüntü verdi.
Sezona iyi başlayamadı, iki maç sonra bir açıldı, tam açıldı. Ancak son haftalarda performansı bir düşdü, düzen tutmadı bir türlü.
Fenerbahçe maçında alınan farklı mağlubiyet sonrası tılsım bozuldu ancak Kayseri deplasmanında alınan gollü galibiyet sonrası kazanmayı unuttu, çöküşe geçti adeta. Dalgalı geçen ilk yarıda Fenerbahçe ve Başakşehir maçlarının skoru tadımızı tuzumuzu iyice kaçırırken Kayseri deplasmanı en mutlu olduğumuz maç olmuştu.
Futbolcularımızın performansı da şaşırttı. Maç kazandıran bazı isimler bir maç sonra sahada adeta gezindi, önceki oyundan eser yoktu.
Bir ara Avrupa hayali içine girdik ancak son haftalardaki can sıkıcı oyunlar yok. Arkadaş bu takım ligde kalsın yeter, hedef bir anda aşağıya çekilip kendi kabuğumuza çekildik, kaybetme korkusu tedbiri ön plana çıkardı. Evimizde Eyüp, Göztepe mağlubiyetleri en çok can sıkan maçlar olmadı değil.
Tat veren, zevk veren Kasımpaşa ve Kayseri deplasmanlarındaki oyun kalitesi ve attığı goller. Çok değişken bir ilk yarı heyecanı yaşadık. Sürprizin ismi Gaziantep FK ne yapacağı maç öncesi belli olmayan bir kimlik taşıdı.
Artısı, eksisi ilk yarı çok dalgalı geçti. Burak Yılmaz gitti, geldi, şimdi işinin başında, sorumluluğu daha da arttı.
Gitmedi kaldı, demek oluyorki Gaziantep FK’da işim bitmedi, yarım kalan hikayeyi yazmaya devam edeceğim mesajı veriyordu.
Futbolcularda kalmasını istediler Burak Hoca’nın. İstifa isteği bir anlık öfke patlaması yaşatmış olabilir. Ligin ikinci yarısında umut ediyoruz Herkes kendi sorumluluğunu bilecek. Tekrardan Gaziantep ayağa kalkacaktır.