Gaziantep Ağzında hemen hemen her kelimenin bir karşılığı vardır. Biz Gaziantepliler kendi aramızda, kendi ağzımızla konuşurken genelde kelimelerin orijinalleri ile değil de Antep ağzındaki hali ile konuşuruz. Türkçede ödünç kelimesine biz öndüç deriz.

Öndüç yani Türkçemizdeki ödünç kelimesinin kavramı ileride geri verilmek veya alınmak şartıyla verilen şeydir. Sosyal hayatta bazı şeyleri belirli bir süre kullanıp geri vermek üzere birçok şeyi ödünç, Antep ağzı ile öndüç alırız. İşimizi gördükten belirli bir süre sonra sahibine aynen iade ederiz.

Türk Dil Kurumu gibi uzun uzun kelime anlamıyla köşemi meşgul etmeme gerek yok.Gelelim esas meseleye…

Günümüzde çoğu şeyin öndüce bindiğine şahit oluyoruz. Eskiden karşılık beklenmeksizin yapılan birçok şeyi şimdi aynen karşılığını bekleyerek yapıyoruz ve hatta öndüç kayıtları tutuyoruz,kim ne yaptı ise aynen karşılığını bekler duruma geldik.

Peki tam olarak neyi söylemeye çalışıyorum? Hemen örneklerle açıklayayım…

En basitinden evlenen gençlere düğünlerinde takılan takılar, düğün salonlarında gelin ile damadın üzerine takılan veya takı masasında teslim edilen takıların kuruşu kuruşuna kayıtları yapılıyor, listelere işleniyor, gelinin ve damadın ailesi kime öndüç ettiyse düğünden sonra karşılığı geldi mi diyerek kontroller yapılıyor. Öndüçü olmayan kişilerden gelen altınlar ayrıca kayıt ediliyor, ileriki zamanlarda onlara aynen götürülmek üzere defterlerdeki not sayfalarında bekletiliyor. Bazı olaylar kulağıma geliyor ki,duysanız inanmazsınız…

2-3 Yıl önce öndüç yaptığı ailede alacağı olan bir aile 3 çocuğundan 2sini evlendiriyor ama öndücü olan aileden karşılığı bir türlü gelmiyor. Evin en küçüğünü evlendiriyorken öndüç alacağı olan aile aranarak aynen şu cümle söyleniyor,

“Ağam bizim sizde şu oğlunuzun düğününden 1 urup öndücümüz vardı.Düğüne geliyken acı onu da getirin”diyerek telefonu kapatıveriyor. Evet,bu olay aynen yaşanmış. Ben de bana bir arkadaşım bunu aktardığında şaşırıp kalsam da ,günümüzde bu olayların bu noktaya geldiğine şahit olmaktan dolayı artık pek de çok şaşırmıyorum…

Sadece düğünlerdeki altınlar öndüçe bağlanmadı ki…

Örfümüzde adetimizde bulunan Antep Ağzı ile hasta belleme,asker göndermesi,yeni ev görmeye gitmeler,gelin görmeler,cenazeler,yeni çocuk görmeler,hayırlı olsuna gelmeler gibi birçok olay artık öndüçe bağlanmış durumda.Birisi birisinin cenazesine gitmezse,karşı taraf da onun cenazesi olduğunda gitmiyor.Birisi birisinin düğününe gitmediğinde,karşı taraf da onun düğününe gitmiyor.

“Onlar bizim cenazemize geldi mi ki,bir de onlarınkine gidek.”

“Onlar bizim düğüne geldi miydi ki,biz de onlarınkine gidek.”

İş o kadar vahim bir noktaya geldi ki,cenazelere gelen yemekler,çay şeker,tatlıların bile öndüç kaydı tutulur oldu.Evet,bunları size 20 sene önce anlatsaydım inanmayacaktınız belki de ama,bunlar artık yaşanıyor.

Gün geçtikçe karşılıksız yaptığımız birçok şeyin karşılığının beklenir olduğuna şahit olduğumuz şu günlerde,yarın bir gün karı koca ilişkilerinde bile bazı şeyler karşılıklı hale gelirse, hiç ama hiç şaşırmam.Bazı köşe yazılarımı bitirirken hep bir cümle kullanırdım,

Allah sonumuzu hayır ede…

Yazımı okuyanların da öndüç kaydını tutsam iyi olacak galiba… : )

Gelecek hafta görüşünceye dek,hoşça kalın…