Dün 24 Kasım Öğretmenler Günü idi. 1 Milyondan fazla eğitim çalışanın büyük çoğunluğunu oluşturan, kendil- erini insan yetiştirmek gibi kutsal bir göreve adamış ÖĞRETMENLERİN GÜNÜ...
Özel bir gün olunca dışı bizi içi kendil- erini yakan EĞİTİM CAMİASI değişik etkinliklerle günün anlam ve önemini kamu oyu ile paylaştı...
Törenler mesajlar vs.
Anneler Gününde anneleri, kadın-
lar gününde kadınları hatırlayan kalıplaşmış ifadelerle durumu idare eden Siyaset İnsanları alıp sazı eline; Öğretmenlerin onca sorun sıkıntısı varken, güzellemeler, manevi yönü ağırlıklı duygusal mesajlar vermesi... Süslü nutuklar atması, öğretmenlik mesleğinin öneminden falan bahset- mesi dinleyenlere etkileyici gelsede... Bana çok sahte bir o kadar da iki yüzlü geliyor...
EĞİTİM SİSTEMİ ile 10 Yılda 14 defa oynamış bir anlayışın Öğretmenin sorun yumağını büyüttüğü,
Sorun ve sorumluluklarını artırdığını, eğitimciyi itibarsızlaştırdığını unutarak yüzü dahi kızarmadan güzel şeyler yapmış gibi anlatıp göstermesini kabul edemiyorum.
Sanırsınız OKULLARIN, İdarecilerin hiç sorunları yok.
Sanırsınız kusursuz çıkarılan ders kita- pları dört dörtlük yardımcıya gerek yok. Temizlik güvenlik vb. sorunlar yüzün- den Veli Öğretmen idare arasında bir cendere kurulmamış ve burada öğret- men ezilmiyor.
Sanırsınız 'ÖĞRETMENLİK' bu mem- lekette en rahat meslek...
Bakanlarımız öylece bakıyor.
Çünkü işleri güçleri bakmak, Hayatlarını alt üst ettikleri yılların idare- cilerinin yüzüne de yüzleri kızarmadan bakıyorlar.
Halka bunlar az çalışıyor dediklerini unutup bakıyorlar.
Valla kusura bakmasın siyaset kurumu eğitim camiasından elini çekmediği sürece Türkiye Eğitimde nal toplamaya devam eder.
Bizler de çocuklarımız için nafile çaba- larla kendimizi kandırırız.
Sn. Milli eğitim bakanı, kayırmacı Milli Eğitim Müdürleri, ayrımcı egoist SEND- İKACILAR
Hepsi öğretmen olduğu halde sizin yandaşınız olmadığı için İdareciliğini ellerinden aldığınız,
Gurur ve haysiyetleri ile oynadığınız Müdürlerin yüzlerine nasıl bakıyor- sunuz.
Koskoca camiayı nasıl birbirine düşman ettiniz farkıdamısınız.
Onca sorun sıkıntıları yetmiyormuş da mevki makam için birbirne düşmüş insanlara dönüştürdünüz güzelim insanları.
Tabi bilemezsiniz öğretmenler MÜDÜR olmak, koltuk kapmak için Öğretmen olmaz
İnsan yetiştirmek için o işe gönül verir. Bugün siyasi gücünüzle bazılarına cazip gelen makamlara zaafiyetleri olanları kandırıp yüzbinlerce öğretmeni SUSKUN, sessiz çaresiz duruma düşüre- bilirsiniz.
Unutmayın birgün gelir satın aldığınız koltuklar size yar da yardımcıda ol- amaz...
Gün gelir, Toplumun en değerlisi öğret- menlerimiz Genç Türkiye CUMHURİ- YET 'nin ilk yıllarında kazandığı itibarı, saygınlığı tekrar kazanır.
Kemal Atatürkün 'vekil maaşları muallim maaşlarını geçmesin' hassasi- yeti oluşur...
Ama siz kaybettiklerinizi geri kazana- mazsınız...