Böyle bir futbol, azim, istek ve galibiyet hırsı… Gaziantepsporun dün gece sahaya koyduğu performansa yorum bile yapılmaz, sadece ayakta alkışlanır. Haftalardır özlemini çektiğimiz galibiyete karşılık ancak böyle bir futbol ve skor Gaziantepspor taraftarını tatmin ederdi. Maç sonunda yaşanan sevinç ve taraftarların futbolcuları kucaklaması geride kalan kötü günlerin üzerine süngeri bir anda çekti.

Cumartesi günü yazdığım yazıda Gaziantepsporun bu karşılaşmaya psikolojik olarak 1-0 önde başlıyor diye belirttim. Maç öncesindeki bu tahmin dakika 5de tabelaya da yansıdı ve bir anda hayaller gerçeğe dönüştü. Teknik direktör Mutlu Topçu bile bu işin bu kadar kolay olacağını beklemiyordur ama alınan galibiyet için Mutlu Topçuya da parantezi açmak zorundayız. Haftalardır 'bu formayı isteyen, hak eden giyecek' diyordu ve sonunda kafasında hayalini kurduğu o takımı sanırım dün sahada izlemiştir. Üstelik maç boyunca öylesine korkusuz bir futbol ve taktik ortaya koydu ki, ben Galatasarayın 2009 sezonundan bu yana bu hale çevirmeyi başaran bir takım daha hatırlamıyorum.

Elbette rakip çöküşün ötesinde enkaza dönüşmüş bir psikolojide ama bu çoğu zaman rehaveti beraberinde getirip sorun yaratabilirdi. Ama Gaziantepsporlu futbolcular bunun altından çok akıllıca sıyrılmayı başardılar. Putsilası, Emre Nefizi, Orkanı… Bu listeyi 14 oyuncuya kadar uzatabilir hatta teknik heyeti de tek tek yazabiliriz çünkü bu oyunla bunu hak ettiler.

Ayrıca bu karşılaşmada Gaziantepsporun alacağı galibiyet Mustafa Denizlinin ipini çekecektir diye yine son yazımda belirtmiştim. Maç sonunda Mustafa Denizlinin istifa kararını öğrendik. Türk Futbolunun en tecrübeli teknik direktörünü istifa ettirecek kadar etkili olan bir Gaziantepspor hakkında daha fazla ne yazılır ki? Hepsinin terine, yüreğine sağlık…