"Hoca ile Bektaşi içki içerken yakalanırlar ve Kadı’nın huzuruna çıkarılırlar.
-Şeytana uyduk kadı efendi. Diye af dileyen hocayı, kadı affetmez ve idam cezası verir.
Sıra Bektaşi’ye geldiğinde savunmasını yapar:
-Kadı efendi ben gayri-müslümüm, bana oruç farz değildir.
Kadı Bektaşi’yi serbest bırakır. Bektaşi Kadı’nın huzurundan ayrılırken sorar:
-Kadı efendi, ben de şahadet getirip Müslüman olsam, arkadaşımı da bağışlar mısın?
Kadı efendi düşünür, bir kişiyi Müslüman yapmanın sevabını hesap eder ve Bektaşi’nin teklifini kabul eder, hocayı da affeder.
Kadının huzurundan ayrıldıktan sonra hoca Bektaşi’ye kızgınlıkla sorar:
-Sen ne biçim adamsın be, bir Hıristiyan bir Müslüman oluyorsun!
Sen de hiç iman yok mu?
Bektaşi gülerek cevaplar:
-Gavur oldum kendimi, Müslüman oldum seni kurtardım.
Peki sen ne işe yaradın? "
Fıkra bu güldürürde düşündürürde. Bende fıkra sonrası bir sendikacı olarak sormak isterim "YETKİLİ
SENDİKA NE İŞE YARAR..."
2013 yılında Kamu Çalışanlarını temsilen toplu sözleşme masasına oturup 2 günde baskılara boyun eğen,
Teklif edilenleri elinin tersiye itip kamu çalışanını zarar uğratan, Yaptıkları şikeleri ayyuka çıkan hükümet ile SUÇ ÜSTÜ olan Yetkili Sendikalar ne işe yarar....
Toplu Sözleşme’de halledilemeyen ancak gerçekleştirilmesi mümkün olan konularları çözmek için yapılan Kamu Personeli Danışma Toplantısı en son 28 Kasım 2013 tarihinde toplanmıştı.
Dişe dokunur bir sonuç çıkmamış umut başka torba yasalara atılmış, başka toplantılara kalmıştı.
Duyunca sevindik KPDK 20 Martta yeniden toplanacakmış.
2013 Kasım ayında yapılıp olumlu bir sonuç alınamayan toplantının 2014 Mart ayında neden yapıldığı manidar. Ama kazarada olsa bazı sorunlar giderilse, sendikal şike bu defa bi işe yarasa bari.
Sendikaların ortak talebi olan onlarca konu var, bunların yarısı çözülse çalışanlar rahatlayacak, emekli olmaktan korkmayacak,
emekliliğe ayrıldığı halde çalışmak zorunda kalmayacak...Ama neredee 2013 yılında Toplu Sözleşme masasında yaşanan hezimet hayal kırıklığı, Bu konuda Yetkili SENDİKALARA ve hükümete olan güveni yok etti.
2014 yılı KAMU ÇALIŞANI için kayıp bir yıl oldu 2015’tede sıkıntılar devam edecek...
Umudumuz Bektaşi misali birlerinin çıkıp bizide kendilerinide kurtarması.
Bunun yoluda Yetkili sendika olmakla övünenlerin Kendilerine verilen yetkiyi doğru kullanıp çalışanlar adına bir işe yaramaları... Öyle taşrada bıyığı terlememiş genç Memura bakanlar telefonumun ucunda tayinini yaptırtırım, lojman aldırırım, işini hallederim vaadlerini kimse yemiyor.
Madem çok güçlüsünüz şu kendiniz için kullandığınız kredilerin azınıda Kamu Çalışanları için kullanın diyor insanlar.
Bu konuda ne yaparlar bilmiyorum, şahsen bireysel sorunlar ve vaadlerle uğraşıp genel sorunlara eğilemeyen asıl niyetleride
sendikacılık yapmak olmayan kişilerin bu işleri beceremeyeceğine kanaatindeyim...
Hatta insanların mağduriyetlerini ranta çevirmek derdinde olan ahlaksızların kendilerine güvenenleri hayal kırıklığına uğratacaklarına eminim...
Ey yetkili Sendikalar Siz beni boşverin KAMU ÇALIŞANLARININ SORUNLARINI ÇÖZÜN İŞE YARAYIN...
