Süper Ligde kendisine üst sıralarda yer bulmak ve tutunmak isteyen iki takımın karşı karşıya geldiği Karagümrük-Gaziantep FK karşılaşmasında mutlak galibiyete ihtiyacı olan taraf Gaziantep FK'ydı. Zira, son haftalardaki başarısız sonuçlar, birkaç maç daha devam ederse takımın özgüven ve kazanma alışkanlığında sorunlar yaratabilirdi. Maçı kaybeden Şahinler'de önümüzdeki dönemde, hiçbirşeyin eskisi gibi olmayacağı gün yüzüne çıktı. Sa Pinto, ilk geldiği günlerde, takımın oyun "şablonuna dokunmayacağım" demişti ama 2 haftadır, çift ön libero (takım daha önce tek ön libero ile oynuyordu) ve tek santrafor (daha önce mutlaka çift santraforla sahaya çıkılıyordu) tercihleri yaparak 5-3-2 olan sistemi 5-4-1 şekline evriltti. Bundaki amacının rakiplerin "Gaziantep'in oyun düzenini çözüp kanatlardan ziyade merkezden hücum edebileceğini" hesaba katması olduğunu tahmin ediyorum. Çünkü merkezden penetrasyon deneyen tüm takımlar Gaziantep'e karşı başarılı olmuşlardı. Hal böyle olunca, Sa Pinto, 3 stoperli savunma merkezinin önüne Rashid ve Jefferson'u konumlandırıp, rakibi genişlik vermeye zorladı ve kenarlara itti. İlk yarıda bunda gayet başarılı da oldu. Karagümrük daha ilk yarıda toplam 14 orta yaptı ama bu durum her zaman olduğu gibi Gaziantep'in ekmeğine yağ sürdü. Bu arada, etkili kontralar yapan Şahinler, Dicko ve Oğuz'la pozisyonlar bulsa da değerlendiremedi. Dikkat çeken 2 noktadan birisi, topa sahip olmadaki önceki dönemlere göre pozitif gelişimdi. Diğer konu ise, bu takım için çok önemli olan Mirallas ve Maxim'in etkisizliğinin devamıydı.İkinci yarıda, Gaziantep, ilk yarıdaki topla oynamadaki olumlu tabloyu abartıp, daha çok topla oynamaya, kendi fıtratına aykırı davranmaya başlayınca, işler terse döndü. Mirallas'ın kaptırdığı topta, hızlı hücumla gelen Karagümrük 58.dk Ndao ile öne geçti. Akabinde, 64.dk'da Gaziantep FK'lı oyuncuların hatalar zinciri örneği sergilediği pozisyonda, yine kontra yapan Karagümrük'te Borini'nin orta şut karışımı vuruşu, ölü noktaya gidince skor 2-0'a geldi. Kontra atak takımı olan Gaziantep FK'ya karşı, hızlı gelişen 2 atakla golü bulan Karagümrük, Şahinler'i kendi silahıyla vurmuş oldu. Eskiden, köy enstitülerinde "Burada hiçbir balık uçmaya, hiçbir kuş da yüzmeye zorlanmaz" yazardı. Gaziantep takımının mevcut sorunu da aynen buradaki durumu yansıtıyor. 'Topu rakibe vermek, doğru pozisyon almak ve hızlı hücumlarla çıkıp atak sonuçlandırmak' üzerine kurulan bir takımın, dominant bir oyunu tercih etmeye çalışması, oyuncu özelliklerini hesaba kattığınızda, oyuncuları Albert Einstein'ın da dediği gibi "ağaca tırmanması istenen balığa" dönüştürüyor. Nihayetinde de Mirallas ve Jefferson'ın kaptırdığı basit topların akabinde golleri yiyor, maçı kaybediyorsunuz. Takımın acilen, kendi fıtratına uygun futbol anlayışına dönüp, kaybolan özgüvenini yeniden kazanması gerekiyor. Bu durumda hiçbir kabahati bulunmayan Sa Pinto, B ve C planlarını, kriz dönemini atlattıktan sonra tekrar deneyebilir. Aksi takdirde, kayıplar seriye bağlanır ve ilk 5 hedefi hayal olur.