"Açılım Süreci" ile ayranı iyice kabaran içerdeki ve dışardaki Türk düşmanları beyanat üzerine beyanat veriyor. Toplumu ajite ederek zehirli fikirlerini kitlelere enjekte ediyor. Mesajı alan ağzı salyalı kudurmuş köpekler ise meydanı boş bularak sokakları savaş alanına çeviriyor. Çünkü ortada ne polis, ne asker, ne de ciddi ve egemen bir devlete ait hiçbir argüman yok. Hal böyle olunca, at, eşek tepişmesi gırla gidiyor. Koskocaman ülke, dağlardan, şehirlere, bulvarlardan, sokaklara kadar terörün insafına terk edilmiş vaziyette. Yakın zamana kadar yol kesen, kimlik kontrolü yapan, işi propaganda amaçlı hitabet faslına kadar götüren PKK çeteleri, güya kabilinden çekilme yutturmacasıyla barışçıl kadrolardan sayılmaya başlandı. Çekilen falan yok. Uyuyan ve bekleyen hücreler var. Tunceli kırsalında turistlerle poz veren eli silahlı teröristlerin haber yapıldığı gazeteler hala belleğimizdeki tazeliğini koruyor. Bir tarafta eli kanlı gayrimeşru güçler, diğer taraftan habere konu yıldızlar topluluğu, kameralar, fotoğraf makinaları, sanırsınız bir safari partisi. Evet , PKK'yı özgürlüğün peşinde koşan güleryüzlü barış elçileri ve aktivist, Türk Ordusu'nu ise asık yüzlü devletin şiddet unsurları olarak sürece dahil eden zihniyet, içerdeki ve dışardaki anti-Türk koroların esin ve ilham kaynağı. "Savaşa da, Barışa da hazırız" sloganlarını "Kürdistan T.C. köpeklerine mezar olacak" sloganıyla bütünleştiren kin ve tehdit, Türkleri kendi öz yurdunda Mynmar'daki müslümanların pozisyonuna taşımıştır. "Neredeyse tüm il ve ilçelerde halk birbirine girecek, evlere baskınlar düzenlenecek, devlet kurumları ve medya merkezleri bombalanacak, içeridekiler katledilecek, yollar kesilecek, medyatik kişilere suikastlar yapılacak, sokaklar, alanlar birer ceset tarlasına dönüşecek." Tarih 20 Mayıs 2011, bu süreci haber veren kişi ise BDP Kars İl Başkanı Mahmut Alınak... "Barış adıyla daha da anlam kazanan sürecin aslında tamamen teslimiyete kapı aralanan yeni bir zamanı işaret ettiği görülecektir" Yani öngörülen denklem şu : Eğer siz uluslararası planlara ve terörün dilini kullananlara eyvallah ederseniz bunun karşılığı "Barış" olacak. Bunun aksini iddia eden, milli hassasiyetlerinizi ve mevcutlarınızı koruma yolunu seçerseniz, bunun karşılığıda "savaş" olacaktır. Türk ordusu sanık sandalyesinde, PKK'lılar ise tanık. Mahkum olması gerekenler mahkum ettiriliyor. AKP ise PKK'yı aklamakla meşgul. Ucuzluğun, basitliğin, hayasızlığın ve edep bilmezliğin bu kadarına da "pes" doğrusu demek gerekmiyor mu sizce?