Ben mi değişiyorum,
Yoksa bir vakit akına kara dediklerimle,
Aynı düşünceyi paylaşamayacağım kişilerle
Söylemlerimiz mi çakışıyor, bazı konularda aynı mı düşünüyoruz bilemiyorum.
Ankarada meydana gelen hain saldırı bazı hususlarda düşüncelerimi
Bakış açımı değiştirmem yönünde beni tetikledi.

Defaten terörün çirkin yüzünü
Terörle, teröristle aynı çuvala girmenin tehlikelerini.
Terörle devlet gibi mücadele etmenin gerekliliğini
Tavizin taviz doğuracağını, terörle müzakere etmenin
Vatana ihanet olacağını, şehitlerin kemiklerini sızlatacağını
Bugün yapılan hataların ileride telafisi mümkün olmayacak
Daha büyük sıkıntılar doğuracağını yazdık çizdik.

Bireysel ve kitlesel her platformda tepkilerimizi dile getirdik.
Zaman oldu üç beş kişi ile zaman oldu on binlerle yürüyüşler yapıp
Terörü teröristi destek vereni lanetledik.

Geldiğimiz noktada yanlış siyasi manevralara
Kişilerin yapmış olduğu ihanete varan hatalara
Pazarlık ve çıkar ilişkilerine kadar hepsinde maalesef haklı çıktık.
Haklı çıkmış olmanın elemi, kederi, kahroluşunu
Aynı kişilerin farklı yanlışlarını yeniden izlemenin üzüntüsünü yaşıyoruz.

Sosyal medyada ve gerçek hayatta farklı düşünen insanların
Ortak kaygı ve endişelerini görmek için illa kör bir kurşuna
Kahpe bir bombalı tuzağa kurban gitmemiz,
Ateş düştüğü yeri yakıyor illa bizden birinin ölmesi gerekmiyor
Sanki ilk defa olmuş gibi hareket eden,
Terörle yaşamaya alışmamız gerektiğini dayatan sözüm ona gazetecilere
Her olağanüstü durumda yayın yasağı getirilmesini savunan
Siyasetin tüm yanlışlarına iman eden kalemşörlere
Ve terörün maşası arka bahçesi haline gelmiş sözde aydınlara inat
Memlekete barış ve huzurun gelmesi için mücadeleye devam etmeliyiz.

İmam Efendi, camide namaz kıldırırken, kazayla, kaçırıvermiş.
Öyle bir utanmış ki, namazı falan bırakıp, hemen eve gelmiş.
-Hanım, demiş. Camide böyle, böyle oldu.
Ben artık bu köyde kimsenin yüzüne bakamam.
Kalk gidiyoruz bu köyden, başka yere taşınıyoruz.
Demiş ve taşınmışlar uzaklara.

Aradan 20 yıl geçmiş, hoca köyünü çok özlemiş.
Bu özlem dayanılmaz bir hal almış ve eşine;
– Hanım, kalk gidelim köyümüze
20 yıl geçti aradan unutulmuştur nasılsa demiş ve düşmüşler yollara.

Köye yaklaştıklarında genç bir çoban görmüşler.
Hoca; Hanım sen burada bekle de ben gidip şu çobana bir sorayım.
Bakalım köylüler olayı unutmuşlar mı.
Eğer unutmamışlarsa geri döneriz.
Demiş ve çobanın yanına yaklaşmış.
-Selamın aleyküm çoban oğlum. Sen kaç yaşındasın..?
-Valla yaşımı bilmem amma İmamın camide osurduğu yıl doğmuşum.
Hoca öfkeyle hanımının yanına dönmüş;
-Kalk hanım, kalk gidelim buralardan.
Bizim olay tarih olmuş görünen o ki unutulmaz...

Nasıl ki fıkrada imamın elinde olmayarak yaptığı bir hata
Ömür boyu unutulmuyor nesiller boyu sürüyorsa
Kimse bizden dün yapılanları unutmamızı
Olup bitenleri koşulsuz şartsız kabul etmemizi beklemesin.
Terörün çirkin yüzünü ocağına ateş düşenler bilir
Hala bu yoldan hesap peşinde olanlar bilemez.
Biz ne terörün kendisini, ne de bize terörle yaşama alışma
tavsiyesinde bulunanları
Sevmedik sevmeyeceğiz.
Huzurlu günler HAYIRLI CUMALAR...