Tarihi çarşıda 65 yıldır terzilik yapan 75 yaşındaki İbrahim Yakar, 10 metre karelik dükkanında mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Tekstil firmaları ve konfeksiyonların çoğalmasıyla terzilerin başka alanlara yöneldiğini ifade eden terzi esnafı İbrahim Yakar, kalfa bulamadıklarını, ebeveynlerin çocuklarını çırak olarak teslim etmediklerini ve mesleği devam ettiren ustaların yaşlanmasıyla birlikte mesleğin sona ermesinden korktuklarını ifade etti. Yakar, terzi kendi söküğünü dikemez atasözünü akıllara getirerek, “Biz kendi söküğümüzü geçtik, vatandaşların söküğünü de dikemez hale geldik” dedi.

ESKİ GÜNLERİ ARIYORUZ

65 yıldır terzilik yapan İbrahim Yakar, konfeksiyonun ve tekstil firmalarının artmasıyla mesleğin düşüşe geçtiğini belirterek, “8 yaşında başladığım terzilik mesleğini ilk günden bu yana 65 yıldır sürdürüyorum. Önceden yanımda 6-7 tane kalfa vardı. yıllar geçtikçe teknolojinin gelişmesiyle birlikte konfeksiyon çıktı. Böylelikle bizim meslek düşmeye başladı. Yanımızda kalfa bir yana çırak dahi kalmadı. Meslekte eski günleri arar olduk. Ben 3 tane kız çocuğu ve 1 tane erkek çocuğu büyüttüm. Terziliğin sonunun geldiğini görünce çocuklarıma terzilik mesleğini öğretip çalıştırmak istemedim. Çocuklarımı okutmaya gayret ettim” dedi. 'Terzi kendi söküğünü dikemez' atasözünü hatırlatan ve artık vatandaşların da söküğünü dikemez hale geldiklerini aktaran Yakar, “Terziler kendi söküğünü dikemez derdik. Günümüzde de teknolojiyle ve çırakların yetişememesiyle birlikte vatandaşlar elbiselerini terzilere getirmiyor. Terzi kendi söküğünü dikemez deyimi gerçek olduğu gibi vatandaşların da söküğünü de dikemez olduk” diye konuştu.