Başkan Şahin, “Bu yola çıkarken bir hedef koyduk, yerelden evrensele, gelenekten geleceğe Anadolu’nun, bölgenin ve Gaziantep’imizin farkını tüm Dünya’ya anlatmayı kendimize görev tayin ettik. San Sebestian’da, Lyon’da, Paris’te, Londra’daki profesyonellerle görüştük, acımızla ağızlarını yaktık, baklavamızla ağızlarında tat bıraktık. Yuvalamanın, kabaklamanın, şiveydisin ve kuru dolmanın hikayesini anlattık. Dünya’nın lezzet başkenti olduğumuzu ispatlamak için ne gerekiyorsa onu yaptık. Bizim soframız birleştiriyor, paylaştırıyor, kardeşliği arttırıyor" dedi. DÜNYA BARIŞINI TESİS EDECEĞİZ"İnanıyorum ki biz sofrayla Dünya barışını tesis edeceğiz" diyen Şahin, "Anadolu’yu yeme-içme turizminde, gurme turizminde ve kültürel turizmde hak ettiği noktaya mutlaka taşıyacağız. Dünya’da yükselen bir trend var 'nereye gideyim, ne tadayım?' Güneş ve kumdan çıkan, kültürel çeşitliliği artıran yeni bir turizm var. Böyle baktığınız zaman burası bize büyük bir potansiyel veriyor. Şehrin çok güzel misafirperverliği var. Bütün medeniyetlerin en güzel eserlerinin olduğu bir bölgedeyiz. Bu yıl 3’üncüsünü düzenleyeceğimiz GastroANTEP Festivali, daha anlamlı, daha coşkulu geçecek” şeklinde konuştu. YEMEKLER SANATA DÖNÜŞÜYORŞahin, Gaziantep'te yöresel yemeklerin bir sanata dönüştüğü Büyükşehir Belediyesi Mutfak Sanatları Merkezi’nde, lezzetlerin kuşaktan kuşağa aktarılması amacıyla yetenekli aşçıların yetiştiğini sözlerine ekledi. HABER MERKEZİ