Geçtiğimiz hafta yazmış ve “bu seçim hiçbir seçime benzemez” demiştim.. Nitekim öyle de olacak.. Artık iş yerel seçimi çoktan aştı. Artık ne projeler ne de belediye başkanlarının yaptıkları yapacakları ve vadettikleri konuşuluyor.. Türkiye özellikle İstanbul ve Ankara’ya kilitlendi.. Tüm partiler için varsa yoksa Ankara ve İstanbul.. Ülke genelinde İzmir, Bursa, Eskişehir, Antalya, Kayseri ve Adana dahil iller çok ön plana çıkmıyor nedense.. Haliyle ülkede sanki genel seçim olacakmış havası yaratıldı. Belediye başkanlıklarını kazanmak veya kaybetmek, adeta iktidarı kazanmak veya kaybetmek gibi algı oluşturdu.. Sanırım Türkiye, hiçbir yerel seçim öncesi bu noktaya getirilmemişti..GAZİANTEP İYİ ŞEYLERİYLE DEĞİL,OLUMSUZLUKLARIYLA GÜNDEMDEHele Gaziantep.. Adeta hırpalatılıyor.. Hemde siyaseten.. Biliyorsunuz geçen hafta iki olay kentin ve ülkenin gündemini oluşturdu. Biz kent sevdalısı Antepliler olarak, dışarda şehrimizin iyi şeylerle anılmasını ve konuşulmasını isterken, durup dururken öyle şeyler çıkıyor ki, resmen akla ziyan.. İlk olay AK Parti Afyon Belediye Başkan adayının Fatma Şahin aleyhinde “o dönem bakan iken bana imam gönderdi, bir de baktım cami imamı değil FETÖ imamıymış” şeklinde yaptığı konuşma.. Sonra sözünü geri alma teşebbüsü.. Uyduruk bahaneler.. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, o dönemlerde cemaatin söylediği her söz kanun gibiydi.. Yazmıştım bunu yıllar önce zaten.. Sorsanız böyle bir konuşmayı ilk etapta Fatma Şahin hatırlamamıştır bile.. Ama laf ağızdan mermi gibi çıktı gitti.. Televizyonlar, sosyal medya Gaziantep adını sürekli bu olayla gündeme getirdi.. Bu olayda en dikkat çeken şey, Fatma Şahin’in tek kelime etmeyişi oldu. Hala da etmiyor..TREN KAZASI ATLATILDI, UZER KAZASI ATLATILAMADIİkinci vaka daha beter.. Çok güzel bir günde Gaziray için test sürüşü yapılıyor, biz de gazete ekibi olarak bu tarihi güne şahitlik ediyoruz elbette.. Çok ilginç olduğu için bu konuyu sizlerle paylaşmalıyım.. Tören sonrası test sürüşüne geçildi. Makinistin olduğu bölüme protokol alındı, bizler de arka vagonlara yönlendirildik.. O sırada insanlar vagona binerken makinist treni aniden hareket ettirince trene binmeye çalışan bir vatandaşın ayağı az kalsın arada kalacak ve kopacak duruma gelmişti. Bağırdılar ve treni durdurdular. Neyseki o vatandaşımıza bir şey olmadı.. Sağ salim bindik ve içeriye girdiğimizde İzzet Şahin ile oturan Ali Aslan bana yerini vermek istedi teşekkür ettim ama ısrar edince oturdum tabii. Kazayı anlattım ve “adamın birisinin ayağı kopacaktı az kalsın, iyi ki makinist durdurdu. Yoksa bu güzel program bu kazanın gölgesinde kalırdı” dedim. “Niye ki abi” dedi Ali Aslan. Bende ona, “gazete ve televizyonlarda Gaziray haberi değil bu yaralanma haberi ön plana çıkardı, ondan” dedim..YANLIŞ MI, MİLYON KERE YANLIŞ, AK PARTİYE ZARAR VERİR Mİ, VERİR..Ne var ki aynı gün akşam saatlerinde farklı yönüyle Gaziray yine gölgede kaldı.. Çünkü Ahmet Uzer güya espri yaparak, kendilerine el sallamayan vatandaşlara serzeniş anlamında “şeyin trene baktığı gibi bakıyorlar” deyiveriyor.. Yani o şey, ÖKÜZ anlamına geliyor.. Biliyorsunuz hepimiz kendi aramızda benzetme anlamında bu lafı çok kullanırız.. Hatta daha ileri boyutlardakini de.. Bu söz orada kalsa sorun olmayacaktı zaten.. Ama ne zaman ki birisi cep telefonundan çekip servis yapınca kıyametler koptu tabii.. Böylece Gaziantep şehri, daha Afyon adayının açtığı yara kurumadan, ikinci bir vaka ile karşı karşıya bırakıldı.. Yanlış mı, milyon kere yanlış.. Ahmet Uzer tam da seçim öncesi partisine ve kendisine ciddi zarar vermiş midir, vermiştir.. Olay ortaya çıktığında aslında hiç uzatmadan yani 24 saat beklenmeden açıklama yapması ve açıkça özür dilemesi gerekirken, çoğu insanın anlayamayacağı kelimeler kullanması doğrusunu söylemek gerekirse kimseyi ikna etmemiştir..BU SÖYLEDİKLERİMİ CİDDİYE ALIN LÜTFENYeri gelmişken bu vesileyle çok önemli bir konuya parmak basmak istiyorum.. Biliyorsunuz artık herkesin elinde akıllı telefonlar var.. Bunun için herkesin, dar kapsamlı veya geniş kapsamlı ortamlarda, Tıpkı Alevi Pir ve Ozanlarının dillendirdikleri deyiş ve beyitlerde olduğu gibi, “Eline, diline, beline sahip ol” özdeyişini unutmaması gerekir.. Bunu, Hazreti Ali’nin “Söz ağızdan çıkana kadar senin esirindir, çıktıktan sonra sen onun esiri olursun” sözünün tamamladığını hatırlatırım. Onun için hepimiz cep telefonlarının bulunduğu ortamda dikkatli olmalıyız.. Öyle bir zamandayız ki, Suriye de ki El-muhaberat dönemi yaşıyoruz resmen.. Çok güvendiğiniz, hiç aklınıza dahi getirmediğiniz insanlar ellerindeki cep telefonlarıyla sizleri kayda alabiliyor, gizlice çekim yapabiliyor.. Dahası var, telefonda siz ikili konuştuğunuzu sanıyorsunuz ama öbür tarafta hoparlörü açıp çevresine dinletiyorlar.. Daha ilerisi yaptığınız konuşmaları kayda alıp başkalarına gönderiyorlar... Bunları dikkate alıp dinleyen hatta ödüllendirenler yüzünden bu ahlaksızlık zirve yapmış durumda. Sizlere tavsiyem konuştuğunuz kişilere dikkat.. Konuştuğunuz ortamlara dikkat..KAFA KARIŞIKLIĞI KARARSIZLIĞI GETİRİYORDönelim adaylara ve partilere.. Yarışın son haftasına giriyoruz.. Herkesin kafası karışık.. Büyükşehir’de ve ilçelerde.. Söylenti çok, dedikodu ondan daha çok.. Ama Büyükşehir’de Celal Doğan’ın, Fatma Şahin ile arayı kapatıyor söylentisinin ilgi çektiğini belirtmeliyim.. Diğer yandan Fatma Şahin’in çevresi tam tersini söylüyor ve “ara kapanmıyor aksine açılıyor” iddiasında bulunuyor.. İYİ Parti’den Ejder Demir’in nefes almaya hatta yemek yemeğe bile vakit bulmayacak kadar temposunu yüksek tutması, büyükşehir için sürpriz gelişmenin işareti olarak görülmesi gerektiğini söyleyenler de var elbette.. Yani anlayacağınız milletin kafası karışık.. Şu gün olmuş hala kararını verememiş çok sayıda seçmen olduğunu söylemeliyim.. Bunu benden görüş almak isteyenlerden anlayabiliyorum..FATMA ŞAHİN HAYATININ ÇALIŞMASINI YAPIYORŞu bir gerçek.. Fatma Şahin hayatında çalışmadığı kadar bu seçim öncesi çalışıyor.. Projelerini anlatıyor, gündüz ki mesaisini geceye de yansıtıyor.. İktidarın getirdiği avantaj ile daha profesyonel ve yaratıcı ekibiyle geniş kitlelere ulaşmanın avantajını kullanıyor.. Mahalleler, köyler, dar kapsamlı toplantılar O’nu ve ekibini yormuyor.. Projeler konusunda ilgi çekici sunumları var.. Yarısının gerçekleşmesi bile Gaziantep için büyük kazanç olacaktır.. Ama tüm bu çalışmasına karşın AK Parti içerisinde kendisine yönelik bir kısım partilinin muhalefetini kıramıyor.. Bir de bu seçimde dikkatimi çekti, merkezdeki kadın seçmenlerden ilk kez eleştiri geldiğine şahit oluyorum.. Bunun farkında mı bilmiyorum ama, kırsalın dışındaki kadınların, özellikle çalışan kesimin önemli bölümünden Fatma Şahin’i eleştiren sözler duymak beni şaşırtmış durumda..CELAL DOĞAN USTALIĞINA GÜVENİYORCelal Doğan çok farklı bir yol izliyor.. Ustalığını her yerde gösteriyor. Birebir ulaşmaya çalıştığı kişilerin geniş kesimlere uzanan etkisini iyi kullanıyor.. Bir telefonla 10 hatta 100 kişinin seçimde kendisine oy vermesini sağlayıcı yöntemler uyguluyor.. Geçmişin Gaziantep’ini örnekliyor.. Bıraktığı gibi olmadığını söylüyor. Gazianteplilerin memleketlerine yeterince sahip çıkmadığını vurguluyor.. Şu anda vaat edilen sözlerin anlamı olmadığını, projelerin asla gerçekleşmeyeceğini, bunda en başta Tugay’ın yerine yapılacak olan Medeniyet Şehri’nin imkansız olduğunu ileri sürüyor.. Gaziray’ı da eleştiriyor ve ciddi sorunlar olduğunu tamamlanamayacağını ileri sürüyor.. Hatta beni aradığında “hayali projeleri gerçekmiş gibi söylüyorlar, bunlara inanmayın, sana bilgiler göndereceğim okuyunca göreceksin” diyor.. Partili partisiz Gaziantepspor konusunda da destek alıyor.. Yeterli proje sunmayışı, geleceğin Gaziantep’inde neler yapacağını söylemeyişi eksiklik olarak görülse de, Celal Doğan karizmasıyla geçmişte efsane isim olarak kalmasını avantaj olarak kullanıyor..EJDER DEMİR İÇİN SON HAFTA KAZANÇLI OLABİLİREjder Demir Fatma Şahin ve Celal Doğan’ın dışında nokta çalışmaları yapıyor. AK Partililerden son hafta gelecek oyların artacağını tahmin ediyor. Kırgın MHP’liler zaten yanında.. Bu sayı artabilir diye düşünüyorum.. CHP’den ne kadar destek gelir tahmini zor.. Ama gezip gördüğüm bölgelerde adının telaffuz edilmesi dikkate değer.. Yani AK Partiye, CHP’ye ve MHP’ye kırgın hatta kızgın olanların büyük çoğunluğunun oylarını alma ihtimali yüksek görünüyor. Bu arada Saadet Partisinin her seçim öncesi söylemlerindeki beğeni oranın büyükşehir adayı Mehmet İslam’a oy olarak dönüp dönmeyeceğini doğru bende merak ediyorum..ŞEHİTKAMİL ÇOK ÇEKİŞMELİ GEÇİYOR, ŞAHİNBEY’DE HESAP BAŞKAİlçelerde gözlerin çevrildiği Şehitkamil’de Nesrin Tuncel’in müthiş performansı ne kadar etkili olacak doğrusu bende merak ediyorum. Tıpkı Bekir Öztekin’in, Rıdvan Fadıloğlu’nu ne kadar zorlayacağını merak ettiğim gibi. Ama sahadan gelen haberlere bakılırsa, buradaki yarış oldukça sert geçecek. Bazı çevreler aradan Nesrin Tuncel’in çıkma ihtimalini fısıldıyorlar, bunu da söylemiş olayım.. Ama şu bir gerçek, Rıdvan Fadıloğlu da, tıpkı Fatma Şahin gibi hayatının çalışmasını yapıyor, bunu belirteyim.. Şahinbey mi ? Mehmet Tahmazoğlu mu ? Sadece çalışıyor hemde gece gündüz, durmadan bıkmadan.. Tek nedeni var.. O da, en fazla oy alan belediye başkanı olmak..BU HAFTA KÖŞE YAZILARIM OLACAKSeçim haftasına girdiğimiz için gündem aşırı yoğun. Onun için bu hafta boyunca seçime yönelik gelişmeler için köşe yazılarım olacak. Sadece ben değil, yazarlarımızın da değerlendirmesi olacak.HEPİNİZE İYİ HAFTALAR..