CHP Milletvekili Bayram Yılmazkaya ile Eczacılar Odası Başkanı İrfan Demirci’nin destek verdiği iş bırakma eyleminde önemli mesajlar verdi. Hekimler, Eylem süresince acil hastalar, diyaliz hastaları, acil ve riskli gebeler, çocuk aciller, kanser hastaları, yoğun bakım hastalarının bakımının aksamayacağı yoğun bakım ve yatan hastaların tıbbi zarar görmemeleri için özel gayret gösterileceği belirtildi. Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Dr. Ayşegül Ateş Tarla, iş bırakma eyleminde talepleri yineledi. Tarla, “Hekimlerimizin özlük haklarında düzenleme içeren yasa tasarısının, iktidar tarafından geri çekilmesi üzerine bir günlük G(ö)REV'e gidiyoruz. Hekimlerimiz ve sağlık emekçilerimiz; hak ettiğini alana kadar tüm Türkiye'de mücadelemiz büyüyerek devam edecek” dedi. TASARI GERİ ÇEKİLMELİTarla, “Pandemi süreci, bu sağlık sistemi ile artık yol alınamayacağını çok açık bir şekilde gösterdi. Halkın sağlık gereksinimlerinin karşılanmasının önündeki engeller her geçen gün artarken, bu engellerle birlikte hekimlerin yaşam koşulları da katlanılamaz hale geldi. Toplumun sağlığı sağlık çalışanlarının sağlığı ile mümkündür. Taleplerimizle biraz olsun nefes alabilmenin mücadelesini veriyoruz. Sağlık hizmeti verenlerin nefes alamadığı çalışma koşullarında halkımızın yaşam hakkının giderek zorlaşacağını gücümüz yettiğince paylaşmaya, iktidara göstermeye çalışıyoruz. Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının çalışma ve yaşam koşullarının düzeltilmesi talebimizin toplumun sağlık hakkı almasıyla doğrudan ilişkili olduğunu göstermeye çalışıyoruz” dedi. GÖRÜNÜR KILACAĞIZ “Bizlere düşük ücreti, fazla alışmayı, angaryayı, baskıyı, pandemiye uygun olmayan sağlık kurumlarında çalışmayı reva görürken, topluma da ücretli sağlık hizmetini, 5 dakikada muayene olmayı, aylar sonralarına verilen randevuları, hastalıkları ve ölümü̈ hak görüyor” diyen Tarla, “Bu sağlık sistemi sağlıksızlık getiriyor Bu sağlık sistemi yoksulu, yaşlıyı, çocuğu, kadını yani sağlık hizmetine daha çok gereksinimi olanları görmezden geliyor. Tüm bu kötülüklere, eşitsizliklere, baskılara, yaşam hakkımızı yok sayan uygulamalara karşı sesimizi tüm topluma duyurmanın ve çözümü onlarla yakalayacağımızın umudunu yitirmeden mücadelemizi sürdürüyoruz. Biliyoruz ki biz hekimler susarsak toplumun nefes alması daha da zorlaşacak, biliyoruz ki biz karşı durmazsak toplumun nabzı daha zayıf atacak, biliyoruz ki biz gerçeği paylaşmazsak toplumun umudu zayıflayacak, biliyoruz ki biz yeter artık demezsek toplumun sağlık hakkı ile birlikte yaşam hakkı daha da zorlaşacak. Tüm bu sorunları görünür kılmak, çözüm önerilerimizi toplumla paylaşmak, daha da önemlisi umudumuz tükenmemiştir demek için yürüttüğümüz mücadeleyi daha da büyütüyoruz. Bu süreçte nöbet eylemlerimizle, basın açıklamalarımızla, bildirilerimizle, beyaz önlüklerimizle sağlık ve yaşam hakkını daha görünür kılacağız”