Siyasetinde iniş, ekonomisinde düşüş, turizminde çöküş, kent menfaatlerini koruma yolundaki çabaların bitiş dönemini yaşayan Gaziantebimizin, ülke ve dünya genelinde varlığını unutturmaması ve ayakta kalabilmesi için tek dayanağı olan GAZİANTEPSPOR'unu, az kalsın kaybedecektik... Ne üzücüdür ki, gittikçe etki- yetki ve kalite seviyesi aşağılara düşürülen güzelim kentimizin, bu kez futboldaki varlığına da büyük darbe indirilecekti..
Çok şükür korkulan olmadı.. Herkesin bir nebze olsun çabası, ama haftalardır daha çok başkalarının gayretleriyle bu takım kümede bırakıldı..
Bu yönde katkıda bulunanlara teşekkür boynumuzun borcumuzdur..

*GELECEK SEZON İÇİN İYİMSER DEĞİLİZ

Geçen sezon ve bu sezon kılpayı denecek şekilde kümede bırakılan Gaziantepspor için, önümüzdeki sezonda yine bu tarihlerde böyle bir yazı yazacaksak veya daha kötüsünü kaleme alacaksak (ki endişeliyim) tez elden bu takıma el atılması gerektiğini şimdiden söylemeliyim... Ama yukarıda da belirtmeye çalıştığım gibi, bu kentin kaderini değiştirecek mevkilerde bulunanların bakış açıları çok önemlidir... Aslını soracak olursanız, o kişiler, kentin sadece sporunda değil, sosyo- ekonomi, kültür, sanat, sağlık, eğitim ve daha onlarca sorununun çözümünde de etkisizdirler.. Kentin geri kalmışlık ve bırakılmışlık durumu onları hiç ilgilendirmemektedir.. Maalesef yüzeysel konular ve göstermelik icraatlarla, kendilerini kandırmakla kalmayıp, bizleri de öyle düşünmeye zorlamaktadırlar..
Gördüğüm o ki, zamanında yapılan uyarı ve yol gösterici önerilere kulak tıkayanların, yumurta kapıya dayandığında harekete geçmesi bizleri umutlandırma veya sevindirme yerine daha da üzmektedir.. Çünkü yetki ile donatılmış o kişilerin, geleceği görme ve çözüm adına tedbir ve önlem konularındaki umursamaz tavırları, bu kentin kaderini olumsuz yönde etkilemektedir.. Bu nedenledir ki, herşeyde olduğu gibi Gaziantepspor'da da, gelecek adına ümitli olduğumuz söylenemez..

*KAYBOLAN GAZİANTEPSPOR RUHU
KONYA VE KAYSERİ'DE DOLAŞIYOR

Bunca yıldır sporun içindeyim. Nereye gitsem, o ildeki meslektaşlarımızın bize bakış açıları Gaziantepspor'un başarılarıyla özdeş tutulur.. Ve o tablo her zaman bizleri çok gururlandırırdı.. Çünkü onların gıpta ile baktığı, takdir ettiği, övgüler dizdiği bir konumdaydık.. Ama şu son 2 yıldan beri bunları yaşayamaz olduk.. Hele bu sezonun ikinci yarısında, artık o eski Gaziantepspor havası gitmiş, yerine acınacak, alay edilecek, hatta dalga geçilecek bir takım görüntüsü gelmişti.. Artık hepsi bize, Gaziantepspor olarak biraz da kızarak, ama acıyarak bakıyor, öyle konuşuyorlar.. Ne yazık ki Konya'da bunu çok daha iyi hissettim.. Konyalı meslektaşlarımız, tıpkı 2 yıl öncesine kadar yaşadığımız konuma girmişler.. Kulüp olarak, takım olarak, ve de özellikle Konyaspor yönetimince nifak tohumu atılmayan, basın olarak farklı bir bakış açısına sahipler.. Bunu Kayseri'de de görmüştüm.. Yani özellikle bu iki kentte de eski Gaziantepspor'un RUHU dolaşıyor.. Bizler ise kaybolmaya yüz tutmuş o ruhun yeniden canlanıp canlanmayacağı konusunda kesin görüş ve ifadelere sahip değiliz..

*İKİNCİ LİGİN SOĞUKLUĞUNU KONYA'DA ANLADIM

Gelelim bunlardan daha önemlisine... Maç öncesi Konyalı meslektaşlarımın şahsıma gösterdikleri ilgiye, övgü dolu sözlere ve gazetemde yazmış olduğum köşe yazımın, Konya gazetelerinde ve televizyonlarında yayınlanmasına rağmen, inanın içimde küçük bir memnuniyet kırıntısı bile yoktu..
Çünkü dönüp dolaşıyor ve maç öncesi "KORKMAYIN, ÜZÜLMEYİN KÜME DÜŞMEZSİNİZ" demelerini bir türlü kabullenemiyordum. Yani bizlerin 2 yıl öncesine kadar, (sadece VAN FACİASI hariç) her gittiğimiz şehirde veya Kamil Ocak'a gelen her meslektaşlarımıza söylediğimiz şeyler, bu kez başkaları tarafından yüzümüze karşı rahatlıkla söylenebiliyordu..
Roller değişmiş ve Konyalı gazeteciler maçtan önce Gaziantepspor'un galip ayrılacağına emin bir şekilde, kulak çeker gibi "GİDİŞATINIZ İYİ DEĞİL, HADİ BU SENE KURTULDUNUZ AMA TEDBİR ALMAZSANIZ ÖNÜMÜZDEKİ SENE DÜŞERSİNİZ" diye nasihat veriyorlar, biraz da dostça uyarıyorlardı..
İnanın ilk kez Konya'da ciddi ciddi 2. ligin soğukluğunu ensemde hissettim ve "SÜPER LİGİN" nimetini orada bir kez daha anladım.. Tabii Gaziantepspor'u bile bile, göz göre göre bu durumlara düşürenleri, bir kez daha üzüntüyle andım..

*IRAK FUARI- SATILIK FUAR ALANI VE SİYASET

Evet... Kolay kolay Haftaya Bakış köşesine girmeyen ama son 2 yıldan beri sık sık almak durumunda kaldığımız Gaziantepspor için, bu kez yine karşınızda olduk.. Bu konuyu şehrimiz adına çok ciddi gördüğümden, açılışında bulunduğum Irak Fuarının bu kez daha farklı ve ileriye yönelik şehrimize getireceği katkılarıyla, çok kısa sürede Gaziantep'imize kazandırılan fuar alanının oluşum yönündeki ayrıntılarına değinemedik. Bu arada İstasyon caddesi üzerindeki Fuar alanımızın ZEUGMA MÜZESİ yapılması konusundaki çabamızın boşa çıktığını söyleyemedik.. Sayın Asım Güzelbey'e çok sitemkar şekilde "keşke satmayıp tümüyle bu alanı müze yapsaydın" diyemedik.. Celal Doğa'ın milletvekili adaylığı yönündeki gelişmeleri, CHP'deki durumu, AKP'nin aday adaylarına Ankara'da yaptığı mülakattan çok, teşkilat ile başta Kürşad Tüzmen olmak üzere, bazı miletvekilleri arasındaki sıkıntıya fazlasıyla yer veremedik.. Bu partideki aday adaylarının şanslarını değerlendiremedik...
Ama artık siyasette sular ısınmaya başladığına göre, bunları sadece Haftaya Bakış köşesinde değil, hafta arasındaki değerlendirmelerimizde sizlerle paylaşacak, doğru bilgileri aktaracağız... Hepinize iyi haftalar