Covid-19 virüsünün,Türkiye'de de etkisinin görüldüğü 11 Mart'tan itibaren birçok iş yeri kapandı.Salgının yayılmasının önüne geçilmesi için bu tedbir gerekliydi. Sağlık Bakanlığının ve sağlık çalışanlarının özverili çalışmaları herkesin takdirini aldı Sağlık bilim kuruluna göre devlete göre hastalığın hızlı yayılması tam olarak olmasada belli bir şekilde önlendi. Devletin ve hükümetin azimli çalışmaları halen hız kesmeden devam ediyor. Hükümetin mart ayında almış olduğu kararla bulaş riski olan iş yerleri kapanırken,sokağa çıkma yasakları ise zaman zaman yaşandı. Hızla yayılan Covid-19 virüsü tam olarak kontrol altına alınamadığı gibi aşı ve ilacı da bir türlü bulunamadı.
Bilim adamı niçin var? Zor zamanda çıkan bir salgını önleme ya da bu salgın düzeyini en az riske indirme veyahut ilaç ve aşının bulunma çalışmalarını yapmak için. Peki nerde bizim onca önemli bilim adamlarımız? Salgın,hızla can almaya devam ederken bizim bilim adamları kapalı kapılar ardından''Evde kalın,sokağa çıkmayın.''diyorlar.

Doğru, evde kalalım sokağa çıkmayalım .Çalışmazsak, iş yerine gitmezsek veya işyerini açmazsak o zaman kim bakacak bizlere? Nasıl kazanıp,nasıl geçineceğiz? Bunu düşünen var mı? Aklında bu soruları düşünen vatandaş ekonomik olarak bitti,psikolojik olarak çöktü. Doktor ,hemşire ,hasta bakıcı ve temizlik personelinin sahadaki özverili çalışmalarını takdirle karşılıyorum ve onları yürekten alkışlıyorum. Devlet olarak belki belirli bir kesime ilk zamanlar yardımlar yapıldı.Ancak bu yardımlar her yere yetişemediği gibi sürekli de olmadı, olamadı. Ülkenin ekonomi çarkını döndüren büyük ve küçük çaptaki esnaflardır.Esnaf çalıştığı zaman sadece kendisi kazanan değil etrafındaki birçok iş kolundaki kişilerin de geçimini ve yaşamını sağlıyordu. İşyerlerinin kapanması üzerinden yaklaşık 5 ay gibi bir zaman geçti. Belirli sayıda iş alanları kısım kısım açıldı. Ancak halen tam olarak çalışmaları sağlanamadı. Öncelikle büyük iş yerleri olarak bilinen AVM'ler sonra belirli şartlarla berber gibi küçük esnaflar açıldı. Ülkenin en büyük getirisi olan turizmde de yasaklar kaldırıldı .Olması da gerekti. Kahvehaneler,kafeler,lokantalar ve düğün salonları açıldı.Açıldı açılmasına ama gel görelim ki açılan bu iş yerlerinin bir tarafı hep kısıtlı kaldı. Mesela açılan berberlerde saç tıraşı serbest ama asıl olması gereken sakal tıraşı yasak. Kahvehanelerde her masada 4 kişi olmak üzere oturuluyor ancak çay içmek serbest,asıl olması gereken oyun yasak.Düğün salonları da açıldı ama düğünde oyun oynamak yasak sadece gelin ve damat oynayacak. Düğüne davetli misafir sayılı bir şekilde alınacak. Ama düğün sahibi gelen misafire sen gel,sen gelme nasıl diyebilir? Ve son olarak statlarda seyircisiz şekilde maçlar oynanabilir.Ama halı sahalarda seyirci olmamasına rağmen maç oynamak yasak. Bu durumda esnaf nasıl geçinecek,ne kazanacak? Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Sağlık Bakanımız esnafın bu kadar zor durumunu görmeli ,esnafa devletin şevkatlı elini uztmalıdırlar. Yasaklarla nereye kadar olacak bu düzen. İş yerlerinden istenilen TEMİZLİK ,HİJYEN ,MESAFE ,MASKE daha ne isteniliyorsa tüm iş yerleri bu kuralları uymaya ve yapmaya hazır.Yapmayanlar olursa o zaman kontrol mekanizması elinizde .Gelip kurallara uymayan işyerleri açılmamak üzere gerekirse kapansın .
İşyerlerine ,vatandaşa ceza yazmakla bu sorun çözülmez.