Hani "adam gibi adam" derler ya. "Adam gibi adamdı" Ozan Arif.

Eğilmeyen, bükülmeyen, yalpalamayan. Fikri de, zikri de bir. Düşündüğü gibi yaşayan, yaşamına düşüncesini dokuyan.

Onun içindir ki, herkes sevdi onu. Yurdunu ve ulusunu seven, Milletine ve milliyetine aşık herkes onu sevdi.

Partili olmaya, bir yerlere mensup olmaya gerek duymadan sevdiler Ozan Arif'i.

"Ne mutlu Türk'üm diyene" diyebilenler sevdi o koca Ozan'ı. Türkiye Türklerinin ve Türk dünyasının başı sağolsun.

O'nun acısını yüreğinde hissedenler beri gelsin. Ötesine lüzum yok.

Timsah gözyaşlarıyla, malum çevreye şirinlik gösterisinde bulunmak için zehrini akıtanlarda yok değil hani.

İşbirlikçinin işbirlikçisinden medet umanlar, el etek peşreviyle Milletvekili, Belediye Başkanı, her ne olursa olanlarda ne gam.

Dağ gibi bir adam, dağ gibi bir dağ devrilmiş umurlarında mı ?

Oysaki "Adam sanmıştım, değişmişsin"

birileri size Milletvekili, Başkan der, deroğlu der…

Bağınız, bostanınız çoğalır, tapu koleksiyonu yaparsınız alimallah, koynunuzda çek defteriniz, bankadaki hesabınız şiştikçe şişer, katlandıkça katlanır.

Ancak aynaya baktığınızda kendinizi görürsünüz.

Başkaları sizi bilmese de, siz en iyi kendinizi bilirsiniz.

Bilirsiniz delikli kuruş etmediğinizi, bilirsiniz adam olmadığınızı.

Ama yüreğiyle konuşan Ozanlar öyle mi ya. Ozan Arifler öyle mi ?

Onların bedenleri uçmağa varsa da gök tengriye, yaşarlar Milletin sinesinde, Milliyetin gerçeğinde.

Rahat uyu Ozan Arif !..

Türk Milleti seni de biliyor, onları da...