Ticaret Odası seçimleri için inanılmaz bir hareket yaşanıyor. Bu bir seçim ise ki, aynen öyle.. Gördüğümüz kadarıyla Demokrasi gereği olması gereken tüm unsurlar tıkır tıkır yerine getiriliyor. Adaylar hangi grupta ise üyelerin oylarını alabilmek için inanılmaz bir performans sergiliyor.. Belki seçim atmosferi içerisinde yarışın getirdiği bazı kişisel kırılganlıklar olabiliyor ama bunun Demokrasi çerçevesinde olabilirliği herkes tarafından kabul ediliyor.. Bu seçim öncesi yarış öyle bir yarış ki, şaşırtıcı biçimde tüm adaylar gece gündüz çalışıyorlar.. Doğrusu adeta DEMOKRASİ dersinin verildiği bu seçim öncesi yarıştan kim galip çıkarsa çıksın, kazanana da kaybedene de helal olsun demek gerekir.. Bu arada GTO'ya gerçekten büyük emekler sarfetmiş, bu günlere gelmesinde önemli rol oynamış Mehmet Aslan'ın bir dönem daha devam etmek isteyişine saygı duymak gerektiğine inanıyorum.. Her ne kadar bazılarının "yeter artık"demesine karşın, Aslan'ın deneyimleri, bilgisi, tecrübesi, sadece oda olarak değil Gaziantep'in özellikle ekonomik yönlü sorunlarını cesaretle dile getirmesini görmezden gelmek haksızlık olacaktır.. "Mutlaka yenilik gerekir" diyenlerin bu yenilikleri isimler bazında aramalarına saygı duymakla birlikte, ben aynı düşüncenin GTO'nun işleyişinde hayat bulması için şimdilik kaydı ile çaba sarfedilmesinin daha sağlıklı olacağına inanıyorum.. ASLAN'I KUTLUYOR, BARTIK'I TAKDİR EDİYORUM Şunu çok net şekilde ifade etmeliyim ki, ben tek adaylı seçimlerden hiç hazzetmem..Rekabetin olmadığı, muhalefetin yapılmadığı neresi olursa olsun, orada demokrasinin işlemediğine inananlardanım.. Karşıt görüşler, değişik fikirler her zaman kurum ve kuruluşlar için yarar sağlamıştır.. Tek adam olmak, üyeleri kendi kontrolünde tutacak isimlerden oluşturmak, kongrelerde karpuz seçer gibi adamlar seçerek listeler yapılmasını oldum olası sağlıklı bulmamışımdır.. Bunun içindir ki, GTO'da Mehmet Aslan'a karşı başkanlığa aday olacağı bilinen Eyüp Bartık'ı takdir ediyorum.. Bartık için "Gençtir, tecrübesi yoktur, deneyimsizdir" diyenlerin haksızlık yaptığını düşünüyorum.. Madem GTO seçimleri gerçek anlamda Demokrasinin en iyi şekilde işlediği bir yarış platformu haline getirilmiş ve insanların takdirini kazanacak noktaya ulaştırılmıştır, o zaman Eyüp Bartık'ın aday olması takdire değer bir teşebbüstür..Hatta keşke birkaç aday daha çıksa, yarış daha keyifli olacaktır..Belki de çıkacaktır kimbilir... Bu nedenle, "yeterki bu yarışta kimse kimseyi kırmasın, kırıcı sözler edilmesin, belden aşağı vurma gibi ahlaki olmayan davranışlar içine girmesin" demek zorundayım.. Bu konuda söyleyeceğim son söz, GTO'daki seçim anlayışının, Gaziantep'te faaliyet gösteren tüm oda ve derneklerce örnek alınması olacaktır.. ORGANİZE'Yİ ARTIK SANAYİCİLERİN YÖNETMESİ GEREKMİYORMU Aslında yeri ve sırası gelmişken hala Müteşebbis heyet içerisinde bürokrat bulunan 5 kişilik yönetim tarafından yönetilen Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi (GAOSB) için de birkaç söz sarfetmek istiyorum.. Türkiye'de örnek bir bölge haline gelen, 1'den başlayıp 4'ncüye uçan ve burada 38 adet firmanın faaliyete başlayıp, toplam 140 sanayiciye yer tahsisi yapıldığı bir bölge hale dönüşen GAOSB'nin, belirtilen yasalar çerçevesinde Müteşebbis heyet yerine gerçek anlamda sanayicilerin yönettiği bir oluşuma doğru yelken almasının zamanı gelmemişmidir acaba... Bunu niye dile getirdim, çünkü Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün "Sanayiciler organize sanayi bölgesinde belli bir çoğunluğa ulaşana kadar müteşebbis heyet tarafından yönetilir. Belirli bir çoğunluğa ulaştı mı-yüzde 50'yi aştı mı doluluk oranları- daha sonra yönetim sanayicilere devredilir" şeklindeki konuşmasını okuduktan sonra, yazmak lüzumunu hissettim.. Bu konu galiba yıllar önce yine gündeme getirilmişti ama hayat bulmamıştı.. Şu anda Gaziantep ekonomisinin beyni olan ve Vali Başkanlığındaki, bazı bürokratların da yer aldığı 16 kişilik Müteşebbis heyetin, tamamen sanayicilerden kurulu bir yönetim haline dönüştürülmesini kim istemezki.. Düşünün bir kere Müteşebbis heyetiyle bu kadar büyük başarı sağlayan organize yönetiminin, işini bilen ve kendi kendilerini yöneten sanayicileri neler yapmaz..Her ne kadar organize yönetimi bu sistemin devamından yana gözükseler de, bence büyüyen Gaziantep için OSB'nin de kendini yenilemesinde fayda görüyorum..Bu konuda görüşü olanlar var ise, dinlemeye hazırım.. NİYE OKUL DEĞİL DE BENZİN İSTASYONU İnanın haberi duyunca dondum kaldım.. Yani açıkça "PES" dedim.. Bu kadar mı gözü döndü insanların.. Bu kadar mı pervasız davranacak kadar kendilerini özgür hissediyorlar inanamıyorum.. Herhalde duymuşsunuzdur.. Büyükşehir Meclisinden çıkan karara göre, şu anda Vali Konağının yeri, yeni yapılacak vali konağı bitince, Akaryakıt, LPG satış ve servis istasyonu yapılacak.. Şimdiki Vali Konağı Binevlerde ve meskun mahalde.. Yani çoluk çocuğun ailelerin yaşadığı binalarla iç içe.. Yeni yapılacak olan ise Burç yolunda hayvanat bahçesini geçince orada bir bölgeye yapılacak.. Şimdi gelelim söyleyeceklerime... Arkadaşlar.. Değerli meclis üyeleri.. Hatta bu karar alınırken başkanlık etmeyen Sayın Asım Güzelbey.. Madem şehrimize yeni Vali konağı yapılacak, o zaman eskisini niye milli eğitime vermeyi düşünmediniz.. Bu kenti yönetenler başta Sayın Vali Erdal Ata değilmi okul yapacak arsa yok diyen.. İşte size arsa.. Hemde okul yapılmaya gayet müsait.. Niye burayı benzin istasyonu yapmaya kalkışırsınız inanın anlamakta zorluk çekiyorum.. Lafı fazla uzatmak istemiyor ve bu yanlıştan ancak eğitim ve okul konusunda hassas olan Sayın Vali Erdal Ata'nın çabasıyla dönüleceğine inanmak istiyorum.. KOSGEB'DE GÖZLER SAVCILIKTA Geçen hafta gündeme taşıdık ve neler olduğunu yazdık.. Oldukça olumlu gelişmeler oldu tabiî ki bilgi açısından.. Örneğin KOSGEB için Başsavcılık Dosyaları teker teker inceliyormuş.. Bu konu uzun süreden beri gündemdeymiş.. KOSGEB'den haksız yere kredi alanların tesbit edilmesine çalışılıyormuş.. KOSGEB Gaziantep Hizmet Merkezi Müdürü Gökhan Doğan'ın ifadesiyle iş yargıya intikal ettiğine göre, bize de sonuçların biran önce çıkmasını beklemek düşecektir.. Ama şu bir gerçek ki, yayınımız sonrası arayanları dinledikten sonra KOSGEB'den dert yanıp şikayetçi olanların tahminimden de fazla olduğunu söylemek durumundayım.. TWİTTER'DA İKİ ÖNEMLİ VURGU Sosyal Medya artık ciddi bir platform oldu. Gaziantep'te artık bununf arkına varıyor. Sosyal medyayı kullanan belediye başkanlarımız, milletvekillerimiz, oda ve dernek başkanlarının yanı sıra, önemli kesim bazen o kadar güzel şeyler yazıyorki, takdir etmemek mümkün değil.. Bu hafta bunlardan ikisini sizlerle paylaşmak istiyorum.. Sayın Adil Konukoğlu'nun yıllardır vermeye çalıştığım mesajları bir cümlede dile getiren ifadeleriyle, dikkatle izlediğim Tarık Emrullah adlı arkadaşımızın yazdıkları gerçekten harika.. -BİR KENTİN YÜKSELİŞİ SADECE EKONOMİSİYLE OLMAZ, YAŞAM KOŞULLARI VE GÜVENLİK DE ÇOK ÖNEMLİDİR. (Adil Konukoğlu) -Şehri "nasıl daha tanınır kılarız" yerine "nasıl daha yaşanır kılarız" sorusunun cevabını bulsak, tanıtım problemi kendiliğinden çözülmez mi? (Tarık Emrullah) Hepinize iyi haftalar