Bir süre önce göreve getirilen Gaziantep Milli Eğitim Müdürü Celalettin Ekinci basın mensupları ile bir araya gelerek kentin eğitim durumu ile ilgili bilgi alış verişinde bulundu.
Düzenlenen kahvaltılı basın toplantısına ilçe milli eğitim müdürleri ve birim amirleri ile birlikte gelen Milli Eğitim Müdürü Celalettin Ekinci kentin eğitim durumunu ele aldı. Milli Eğitim Müdürü Ekinci, eğitimin zorlu ve dinamik bir yapı olduğunu ifade ederek, “Hiçbir zaman eğitimde her şey dört dörtlük olmuştur dememiz mümkün değil. Eğitimde sürekli yenilikler, daha iyiye gidişler ve bu yoldaki çabalar devam edecektir. Bu göreve gelmeden önce yaptığım bazı araştırmalar neticesinde kentimizin eğitim anlamında çok kötü bir durumda olduğu algısını gördüm. Bütün bu algılara rağmen nedense bir türlü eğitimin kötü bir noktada olduğunu düşünemedim. Her yerde eğitimde diplerde olduğumuz söyleniyor ve bu kent son sıralara konuluyor. Her türlü olumsuz söze ve algıya rağmen ben öyle düşünmedim ve bugünde öyle düşünmüyorum” dedi.
Milli Eğitim Müdürü Ekinci, Gaziantep’in pek çok şehirde olmayan olumlu güzel yönlere sahip olduğunu ifade ederek, “Gaziantep’te başka yerlerde olmayan çok güzel hassasiyetler var. Bunu eğitime çok ciddi bir katkı sağlandığını örnek vererek söyleyebiliriz. En önemlisi de bu katkı gönülden yapılıyor. İki gün önce de bir işadamımızla 33 derslikli bir okulun protokolünü imzaladık. Sayın Valimiz Erdal Ata’nın bu kente gelmesinin ardından yapılan 77. protokolün imzasını attığımız bilgisi bana verildi. Türkiye’nin hiçbir kentinde böyle bir desteği böyle bir güzelliği görmeniz mümkün değil. Tabi bu imzalanan protokollerde basit protokoller değil ve her biri neredeyse her biri 3 - 4 milyon TL değerinde. İnsanlar kazancını servetini eğitime bu şekilde kolaylıkla verebilmesi ve bunun Gaziantep’te olması bu kentin üstün bir özelliğini ön plana çıkarmaktadır. Ben bu hayırseverlerimize ve bu atılımı başlatan sayın valimize içten ve samimi bir şekilde teşekkürlerimi arz ediyorum” diye konuştu.
Gaziantep’teki sivil toplum örgütlerinin yapılanması ve çalışmalarının da başarılı olduğunu ifade ederek, “Devlet kurumu yönetici konumundadır ama işi asıl özümseyenler ve emek verenler halkın kendisidir. Devlet rutin işleri yapar ve planlar ama asıl işi, başarıyı elde edecek olanlar milletin kendisidir yani sivil toplum örgütleridir. Türkiye’nin bir çok kentinde bu kadar dinamik ve aktif bir şekilde eğitime duyarlı bir sivil toplum örgütü yapısı görmedim. Sonuç olarak Gaziantep’in eğitimdeki algısının eşiğindeyiz. Yani bulunduğumuz noktadan bir adım öteye gidersek Gaziantep’te her şeyin değiştiğini, bütün fikirlerin düşüncelerin değişeceğini hep beraber göreceğiz” şeklinde konuştu.