Toplantı bitti, gitti ama, CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLUnun Adanadaki toplantıda, Gazianteple ilgili anlattığı PARALI DELEGE anısının yankıları hala devam ediyor…
Kılıçdaroğlunun Gaziantep anısını köşemde kaleme alınca yorumlar da farklı oldu…
Kimi, iç meselemiz dedi.
Kimi, Mehmet Şeker Genel Başkana niye anlatmış? dedi,
Kimileri de, para alan delegelerin kimler olduğunun kamuoyuna açıklanmasını istedi.
Konuyla ilgili en ilginç yorum ise, CHPnin eski İl Başkanlarından Dr. Nöfer KÜLLÜKten geldi…
Küllük, Mehmet ŞEKERin, Genel Başkana az bile anlattığını belirterek, Ben yaşadıklarımı Sayın Deniz BAYKAL ve Önder SAVa anlattığımda gülmekten kırılmışlardı dedi.
Paralı delegelerle çok karşılaştığını, paralı delegeliğin her zaman karşısında olduğunu, şimdiye kadar hiçbir delegeye bir kuruş vermediğini, bundan sonra da vermeyeceğini söyleyen KÜLLÜK bakın neler anlattı;
-Yıl 1999. Şahinbey belediye başkanlığına aday adayıyım…
O zaman belediye başkan adayı ön seçimle belirlenecek…
Şahinbeye belediye başkan aday adayı iken bir eve girdim…
7 delege var…
Ancak o evde delegeler yok…
Gidip geliyorum, delegeler yok…
Bu delegeler nerede? diyorum, bilmiyoruz diyorlar…
En son patladım…
Bunların adresleri bura olmadığına göre, kaldıkları yer burası değilse, nerede bulacağım? dedim.
MERCANLI köyünde dediler…
Sonradan anladım ki, o köy delegelerinin hepsini bir adrese yazmışlar…
Ve bizim partinin büyükleri sınıfına gelen kişiler bunu yapmış…
Tabi ben yarışı kaybettim, Yaşar Bey kazandı…
KÜLLÜK, Size bir şey daha anlatayım diyerek sözlerini sürdürdü;
-Bu defa İl başkanlığına adayım…
Mustafa YILMAZ ile bir köye düğüne gittik…
Köylülere burada kayıtlı üyeniz var mı? diye sorduk. 5 tane kayıtlı üye var dediler…
Delegeyi sorduk. Delege, Şanlıurfadan, dışarıdan biri, Urfanın da bir kazasından. Adam bu köyden delege olmuş…
Allah Allah, bu kimmiş? diye merak ettik. Köylüler de, kimmiş bu adam? diyorlar, onlar da tanımıyor…
Ancak adam o köyde delege görünüyor. İşin üzerinde çok durunca, adam çıktı geldi.
Köylü sordu; senin anan baban bu köylü mü? Yok dedi. Peki anan baban bu köyden geçti mi? Adam Yok. dedi. Öyleyse anan baban misafir kaldı mı? Adam buna da Yok dedi. O zaman sen ne geziyorsun? dediler. Adam da yine cevap yok….
Böyle bir delege sistemi ne kadar doğru?
Şimdi bilemiyorum ama o zamanlar çok kötüydü.
-Meral Hanım, bir keresinde ise YIĞINLIda İRFAN Beyle dolaşıyoruz…
Muhtarın yanına gittik…
Muhtarın eşi hastaymış. Yarın sabah ilaçlarını alıp geliyoruz dedim.
Yağmur yağıyor, köyün her tarafı çamur…
Ertesi gün ilaçları aldık gittik. Kapıyı çaldık, açan yok. Muhtar nerede? diye sorduk. Sizlerden birileri geldi, muhtar ve eşini alıp götürdüler dediler.
Daha bunun gibi çok örnekler var…
Yani bakıyorsun delegeler önce senden yana tavır koyuyorlar, tamam Nöfer Bey diyorlar, son 1 Hafta kalasıya gidiyorsun, boyunları bükülmüş, kusura bakma diyorlar.
Ya da delegeleri saklıyorlar…
Bunları anlatınca Genel Başkan Deniz BAYKAL ve Genel Sekreter Önder SAV, gülmekten kırıldı tabi…
Mehmet ŞEKERin, KILIÇDAROĞLUna az bile anlatmış olduğunu tekrarlayan KÜLLÜK, Sayın Mehmet ŞEKER, idarecilik yapmadığı için, bu konuyu benim kadar yakından bilemez. Soruşturmayla öğrenmiştir onu da… Kimseyi suçlamak istemem. Atamaya karşıyım, mutlaka ön seçim olmalı. O da kayıtlı üyelerle yapılmalı. En doğrusu, en adili bu. 20 bin kişiye yetişilemez ancak, 2 bin kişiye yetişilebilir… diye de ekledi.
ŞANS ZENGİNE GÜLDÜ!
Büyükşehir Belediye Meclisinde, Başpınar Yol güzergahında ilave revizyon nazım imar planı oy çokluğu ile meclisten geçti…
CHPliler plana bölgesel olması ve SAMın dışarıda tutulması nedeniyle ret oyu verdi…
Bu plana Samlılar da tepkili…
Plana itiraz edeceklerini söylüyorlar...
Başpınar yolunda hep zenginlerin yerinin olduğunu iddia eden Samlılar, belediye başkanı Fatma Şahinin seslerini duymasını isteyerek, Zenginlerin yerleri yol üzerinde, bizlerin yerleri ise arka kısımlarda… Şans yine zenginden yana. Bu kararla imar hayallerimiz bir kez daha yıkıldı… Bizlerin ne günahı var? Doğalgazlı evlerde oturamayacak mıyız? Şansımız ne zaman dönecek? diyorlar…
Zenginin gönlü olasıya, fakirin canı çıkar…
Kalın Sağlıcakla…
