Bazan ufacık bir not, bir gazete küpürü ya da tek sayfalık bir sunuş yazısı sizi araştırmaya sevkedebilir. Topladığınız bilgi kırıntılarını birbirine harmanlayarak kısa bir araştırma yazısı elde edebilirsiniz.

Kütüphaneme hangi koşullarda, nereden ve ne vakit geldiğini bilmediğim dağınık kitap sayfalarından bir tarih çıkartıyorum.

Mehmet Nuri Pazarbaşının giriş yazısıyla Kuran Duası adlı kitabına ait bir yazı. Pazarbaşı 19 yıllık bir çalışmanın sonucunda bu kitabı oluşturduğunu belirtiyor.

Peki kimdir Mehmet Nuri Pazarbaşı diyecek olursak. Öncelikle bir Gaziantep büyüğü tanımlaması fevkalade isabetli olacaktır diye düşünüyorum.

İsmi büyük bir cadde de yaşayan bununla beraber oldukça geniş bir mahali temsil eden ve nihayetinde ismi yine bir Ortaokulda yaşatılan, Gaziantepteki Milli Kurtuluş Mücadelesinin kahraman bir müdafisi.

1875 yılında Gaziantepte doğan Mehmet Nuri Pazarbaşı, 1940-1941 yıllarında TBMMde Milletvekili olarak Gaziantepi temsil etmiş.

19 Nisan 1961 yılında, 86 yaşında iken aramızdan ayrılmıştır.

Sözü, 1947 yılında İstanbulda Kenan Matbaasında neşredilen bu kitap dolayısıyla Mehmet Nuri Pazarbaşına bırakalım.

Kuran-ı Azimüşşandaki bir çok tevhid ve takdis ayetleri ve müminlere karşı olan tebşirat ferman-ı ülühiyesi ve bilumum peygamberlerin müessir dua ayetleri intihap edilerek, imkanı olduğu kadar nazma ve kafiyeye getirip, tasnif ederek bir kitap haline koyabildim ve ondan sonra Türkiyenin en büyük alimleriyle de görüşüp, onlara okuyup muvafakatlerini aldıktan sonra, bilumum müslümanlara manevi bir hizmette bulunmak üzere tab ettirdim.

Okuyucularımın müsaadeleriyle bir miktarda izahat veriyorum: Evvela bu ufacık kitap on iki sahifeden ibaret olup, üç baptır.

Birinci bap: Cenabı Hak Hazretlerinin Zatı Ülühiyesine mahsus tevhid ve takdis ayetleridir ki, bunlar aynen olduğu gibi yazılmıştır.

İkinci bap: İmkanı olduğu kadar manzum ve mukaffa olarak ve aynı zamanda kitabın umumi bir nesir gibi okunup bir kelime bile kul sözü olmayarak, Allahın kelamıyla Allaha bir nevi arzuhal takdim edilmiştir.

Üçüncü bap: Hemen hemen tamamı manzum ve mukaffa olup hususiyle kitabın son kısmı pek kısa olarak, çok mutazarrı ve çok hazir ve çok beliğ ve kutsi bir dua olmuştur.

Okuyucularımın usanmaması, nazma ve kafiyeye halel gelmemesi için ayeti kerimelerin lazım olan yerleri ve dua kısımları alınmıştır. Çünkü bu duadır ve dua olarak okunur

1947 yılında İstanbulda neşredilen bu kitap dolayısıyla Mehmet Nuri Pazarbaşını bir kere daha hayırla yad etme imkanı bulduk. Şimdilerde İstanbulda ne Kenan Matbaası var ne de Gaziantepte bir Mehmet Nuri Pazarbaşı

Ancak bırakılan eserler 69 yıl önce de olsa zamanın karanlığını kendi ışığıyla yırtarak ilerliyor ve günümüze kadar uzanabiliyor.

Kuran Duası adlı bu kitap Gaziantepteki herhangibir kütüphanede veyahut ilimle iştigal halindeki herhangibir evde var veya yok bilemiyoruz.

Ancak bildiğimiz bir şey var ki; Bir tarafta Gaziantepin yakın tarihiyle ilgili bir vesika olması hesabıyla ve de ilmi bir eser huviyeti taşıması açısından şahsi kütüphanemizde bulunuyor olması önemli bir örnek.

Her Gaziantepliyi bu yazı vasıtasıyla bir kere daha, tarihine, kültürüne, milli kimliğine ve Gaziantepi Gaziantep yapan değerlere sahip çıkmaya ve onu muhafaza etmeye çağırıyorum.