Basın Konseyi, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) işbirliğiyle 'Medyada Özdenetimin Önemi' ve 'Dijital Çağda Özdenetim' başlıklı konferans gerçekleştirdi. İstanbul’da gerçekleşen, Türkiye’den ve yurt dışından çok sayıda akademisyen ve gazetecinin katıldığı konferansa gazetemiz kurucusu Ökkeş Özekşi’de katıldı. Özekşi yaptığı konuşmada, anadoludaki yerel basının sorunlarını dile getirdi.Türenç: 120 Gazeteci hapiste,14 bin gazeteci işsizKonferansın açılış konuşmasını yapan Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Pınar Türenç,Türk Basın Konseyi'nin, 32 yıllık bir kuruluş olduğunu Avrupa Bağımsız Basın Konseyleri Birliği üyesi, Dünya Basın Konseyleri Birliği kurucu üyesi, Birleşmiş Milletler Danışman Sivil Toplum Kuruluşu olduğunu da kaydetti. Türenç, medya etiği ve özdenetim kadar gazetecilerin ve gazetelerin bağımsızlığının büyük önem taşıdığını ifade ederek”Türkiye medyası üzerindeki kara bulutlar dağılmıyor. Korku ve oto sansür nedeniyle gazeteciler mesleklerini yapamaz duruma getirildi. 120'ye yakın gazeteci hapisteyken maalesef medyada özdenetimi konuşmak zoruma gidiyor. 14 bini aşkın gazeteci ise içinde bulunduğumuz dönemde işsiz. Çalışan gazeteci arkadaşlarımızın ise tedirgin olduklarını biliyoruz"dedi.medyanin-gelecegi-karanlik-5.jpgKATILIM BÜYÜK OLDUUlusal ve yerel medya ile birlikte internet gazetecilerinin Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı ile birlikte Ankara, İzmir, Eskişehir, Diyarbakır ve Gaziantep'ten temsilcilerin katıldığı konferansın açılış konuşmasından sonra, oturumlara geçildi. Murat Önok'un sunumuSabah oturumunda Basın Konseyi İkinci Başkanı ve Koç Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. R. Murat Önok da, “Türkiye’de Basın Konseyi’nin Tarihçesi, İşleyişi ve Karşılaşılan Güncel Zorluklar” başlıklı sunum yaptı. Önok, “Bu konferansı Basın Konseyi, UNESCO, Avrupa Birliği işbirliği çerçevesinde düzenlenmiş bulunmaktayız. Dolayısıyla UNESCO ve Avrupa Birliği’nin finansal katkısı ile başka faaliyetlerimiz de oldu. Bunlardan biri de Basın Meslek İlkelerimizi, çalışma kurallarımızı ve başvuru yöntemlerini tanıtan bu broşürün Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanması oldu. Ayrıca, biz yine bu proje kapsamında bir tanıtım videosu da hazırladık” dedi. 510-330.jpgUNESCO Temsilcisi Hulin: Basın konseyi gibi kuruluşlara ihtiyaç varUNESCO Temsilcisi Adeline Hulin, 'Avrupa'daki Basın Konseylerinin İşlevleri ve İşleyişi Üzerine Karşılaştırmalı Bir Araştırma' başlığıyla yaptığı sunumda medyada etik kuralların yerleşmesinde basın konseylerinin önemini anlattı ve çeşitli ülkelerdeki basın konseylerinden örnekler verdi. Basın konseylerinin çalışma ve fonlanma prensiplerini de anlatan Hulin, medyada güven inşası için basın konseyleri gibi kuruluşlara ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Medya konseylerinin yapısının ülke geleneklerine göre şekillendiğini de anlatan Hulin şunları söyledi: "Bu tür kuruluşlar yayıncılar, gazeteciler ve halkın katılımıyla oluşturuluyor fakat her birinin yapısı ülkelerin geleneklerine göre, basın konseylerinin özerkliklerini nasıl tanımladığını göre değişmekte. Mesela bazı ülkelerde sivil toplum kuruluşları (STK) basın konseyleri içerisinde temsil edilmezken bazı ülkelerde edilebiliyorlar. Ya da eskiden bazı ülkelerde yayıncılar temsil edilmiyordu ama bu şekil başarısızlığa uğradı. Basın konseyindeki üyeler çok farklı yapılanmalara gidebiliyorlar ve ülkeden ülkeye değişiklik gösteriyor. Hatta bazı ülkelerde basın konseylerinin nasıl çalışacakları kendi adalet sistemlerinde tanımlanmış durumda."medyanin-gelecegi-karanlik-dogan-senturk.jpgFOX TV 'den Şentürk: Gazetecilerin can güvenliği herşeyden önemliFox TV Haber Genel Yayın Yönetmeni Doğan Şentürk de 'Televizyonda Haber Yapmak ve Karşılaşılan Etik Sorunlar' başlıklı sunumuyla Türkiye'de televizyon haberciliği alanında yaşadıkları sıkıntıları anlattı. Özellikle OHAL dönemi ve sonrasında yapılan oto sansürün dürtüsel olarak değil zorunlu bir şekilde yapıldığını söyleyen Şentürk, gazetecilerin OHAL koşullarında sosyal medyada fikirlerini daha az yazar olduğundan bahsetti. Şentürk konuşmasına devamla, "Basın özgürlüğünden ziyade artık gazetecilerin can güvenliğini konuşmamız gerektiğini düşünüyorum. Haber merkezlerinin tepelerine gazetecilerin vicdanlarını koymazsanız, erk gelir haber merkezlerini işgal eder. Otorite bildiğini okur" diye konuştu. "Fox Tv'nin bir çalışanı olarak ben siyasilerden bu haberi yayınlama, şu haberi yapma diye bir telefon daha almadım. Fakat gelinen noktada illa ki buna gerek yok. İktidar RTÜK aracılığıyla sana engel olabiliyor. RTÜK tarafından cezalandırılabiliyorsunuz ve RTÜK burada vazgeçirici görevi üstleniyor”diyen Şentürk, "Üç günlük bir yayın durdurmanın bedeli bir kanala ortalama 2 milyon TL. Medya kuruluşlarının birer ticari şirket olduklarını ve yayın hayatlarının buna bağlı olduğunu unutmamak lazım” şeklinde konuştu.Akyürek: Önemli olan bilginin ne kadar güvenilir olduğuÖğleden sonra yapılan ilk oturumda MEF Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Güçlü Akyürek 'Dijital Çağda Bilgi Edinme Hakkı' konulu bir sunum yaptı.Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) basını demokrasinin bekçisi olarak tanımladığını belirten Akyürek, ifade özgürlüğünün çıkış noktasında haber alma özgürlüğü olduğunu söyledi. Dijital çağda haber almanın oldukça kolaylaştığından bahseden Akyürek, "Dünyanın bir yerinde bir olay olduğunda o haberi almanız saniyelerle belki dakikalarla sınırlı. Şimdi ve gelecekte asıl önemli olan nokta bilginin ve haberin ne kadar güvenilir olduğu olacak" diye konuştu.medyanin-gelecegi-karanlik-aiden-white-001.jpg Aiden White: Gazetecilik propaganda için yapılacak bir meslek değildirLondra merkezli uluslararası alanda örgütlü basın meslek kuruluşlarından biri olan Etik Gazetecilik Ağı'nın Müdürü Aiden White ise 'Türkiye'de Etik Gazeteciliğin ve Özdenetimin Gerçekleşmesi İçin Dayanışmanın Önemi' konulu sunum yaptı.Dünya genelindeki gazetecilerin sıkıntılarının hemen hemen birbirine yakın olduğunu düşündüğünü belirten White, teknolojiyle birlikte gazeteciliğin mantığının da değiştiğini söyledi. Mantığın değişmesiyle finansman modellerinin değiştiğini de kaydeden White, basın konseylerinin kurulmasının mecburiyetinden bahsetti."Google ve Facebook gazetecilerin emeğini suistimal ediyor"Aiden White Google ve Facebook gibi şirketleride eleştirdi ve gazeteciliği suiistimal ederek haberleri ücretsiz yayınladıklarını ileri sürerek “ama gazetecilerin emeğini de sömürüyorlar. Sosyal medya ve gazetecilik arasına bir çizgi çizmemiz lazım. Çünkü ikisi farklı şeyler. Artık popülist bir habercilik anlayışı var ve bu durum dezenformasyon sağlıyor.Amerika'da birçok kişi gazeteciliğin nasıl yapıldığını bilmiyor. Para karşılığı haber yaptırıldığını sanıyorlar. İstediğiniz alanda, istediğiniz yazıyı yazabileceğiniz bir meslek değil bu. Gazetecilik propaganda için yapılacak bir meslek değildir. Gazeteciler halk yararına çalışırlar"dedi.medyanin-gelecegi-karanlik-elina-001.jpgFinlandiya Basın konseyi Başkanı Grundstörm: Algoritmalar artık gazeteciliğin bir parçası olduWhite'ın ardından Finlandiya Basın Konseyi Başkanı Elina Grundstörm'ün 'Medyada Algoritma Kullanımı ve Bununla Bağlantılı Etik Meseleler' başlıklı sunumunu yaptı. Elina Grundstörm, hem ülkesinde hem uluslararası medya etiği konusunda durumu anlattı.Teknolojiyle birlikte algoritmaların da geliştiğini kaydeden Grundstörm, "Facebook ve Google'ı suçluyoruz ama göz ardı ettiğimiz bir şey var. Biz de bu kanalları kullanıyoruz. Algoritmalar artık gazeteciliğin bir parçası oldu" diye konuştu.medyanin-gelecegi-karanlik-baris.jpgODATV'den Barış Pehlivan: 19 ay sonra Suçsuz olduğumuz ortaya çıktı ve tahliye edildim”Konferansın konuşmacılarından Oda Tv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ise 'Türkiye'de İnternet Ortamında Haber Yapımı' başlıklı sunumunda Oda TV tecrübesini, haber üretimi ve yayımlanmasında yaşadıkları zorlukları anlattı.2011'de tutuklanmayla sonuçlanan süreçte sahte belgelere karşılık suçsuzluğunu ispat etmeye çalıştığını ve bizzat devletin içindeki savcı ve polislerin hazırladığı sahte belgelerle tutuklandığını anlatan Pehlivan, "Ben gazeteci olarak Silivri Cezaevine 19 ay boyunca belgelerin sahte olduğunu, ben belgelerin polis ve savcıların bulunduğu bir çete tarafından yazıldığını kanıtlamaya çalıştım. Suçsuz olduğumuz ortaya çıktı ve tahliye edildim”diye konuştu.adsiz-019.pngÖZEKŞİ, YEREL BASIN BÜYÜK SIKINTIDAGaziantep’ten katılan Ökkeş Özekşi ise, yerel basının ciddi sıkıntı içerisinde olduğunu belirterek, 7 aydan beri gazeteyi siyah beyaz basmak zorunda kaldıklarını, ama bunun da çare olmadığını söyledi. Basın İlan Kurumundan gelen ilanların gazete çokluğu nedeniyle yetersiz kaldığına dikkat çeken Özekşi “mecburi kadronuz var. Bunun sigortası vergisi oldukça yüksek rakam tutuyor. Basın ilan kurumu ilanlardan yüzde 15 komisyon alıyor. Birde çıkan ilanların KDV’si var yüzde 18 tutarında. Zaten geriye kalan rakam, aldığınız ilan parasının yetersiz olduğunu ortaya koyuyor. Geçtiğimiz günlerde AK Parti genel başkan yardımcısı medyadan sorumla Mahir Ünal Gaziantep’e geldiğinde durumu anlattık. Allah için duyarlı davrandı ama önemli olan uygulamaların hayata geçmesi” dedi. Anadoluda gazetecilik yapmanın zorluğuna değinen Özekşi, “öyle bir noktadayız ki, gazeteyi satmak istiyorum onu da yapamıyoruz. Geçenlerde ‘Suriyeli bir müşteri arıyorum’ dedim, Gaziantep Valisi Sayın Davut Gül, hemen gazeteye geldi ve ‘Gaziantep27 yaşamalıdır’ diyerek abone olmak istiyorum dedi. Bir hareket sağlandı gazete için ama bunlar yetmiyor maalesef” dedi. HABER MERKEZİ