Girişken, “Öyle bir noktaya geldik ki, faizler sıfıra düşürülse bile insanların ödeme gücü yok. Alım gücü çok zayıfladı ve konut almak bir çok kesim için hayal durumuna geldi” dedi.GARİP BİR DURUM VARİnsanların ev ihtiyacının olduğunu, kira fiyatlarındaki yükselişlerin de bize bu talebin ne oranlarda olduğunu gösterdiğini belirten Girişken,”Özellikle orta sınıfa hitap eden konutlarda ciddi bir talep var ve şu anda konut satın alınamadığı için birçok yurttaş kiralık konutlara yönelmiş vaziyette. Bu durum memur, işçi, dar gelirli gruplarda çok büyük bir mesele haline getirmiş vaziyette. Burada garip olan çok sayıda yapımı tamamlanmış, satılmamış konut var ama bir taraftanda kiralık ev arayanlar için ciddi bir ev sıkıntısı var. Bir tarafta bomboş duran binlerce ev dururken bir yandanda kiralık ev kıtlığı yaşanıyor” dedi.ALIM GÜCÜ ZAYIFLADISon dönemde 0.99 aylık faiz rakamlarının ciddi bir etki yarattığını, son konut satış rakamlarında ipotekli banka kredisi kullanılarak yapılan satışlarda yüzde 160’lık, 170’lik bir artış görüldüğünü belirten Girişken, “Ama bir taraftada tüm Türkiye’de alınan yapı ruhsatlarında yüzde 60’lık bir düşüş devam ediyor, yani yeni inşaat başlangıcı yok. Sadece elde stokları eritmeye yönelik olarak konut kredi faizlerinin düşmesi bir süre sistemi inşaat sektörünü destekleyecektir ancak, sektörün devamlılığı için şuanda hiç yeterli değil. Öyle bir noktaya geldikki, faizler sıfıra düşürülse bile insanların ödeme gücü yok. Alım gücü çok zayıfladı ve konut almak bir çok kesim için hayal durumuna geldi” diye konuştu.EN BÜYÜK İŞSİZLİK İNŞAAT SEKTÖRÜNDEKamu müteahhitlerinin de sıkıntılı olduğunu anlatan Girişken, “Kamu müteahhitlerinde bir yılı aşkın süredir ödeme alamayan müteahhitler var. O müteahhitler önden alımlar yaptırmış, malzeme ödemeleri yapmış, borca girmişler ve 1 yıldan uzun süredir kamudan ödeme alamadıkları ya da şantiye durdurulduğu için, inşaat durdurulduğu için ne yapacaklarını şaşırmış vaziyette. En büyük işsizlik artışı inşaat sektöründe görüldü. Aslında ülkedeki kriz halini en çok inşaat sektörü hissetmeye devam ediyor. Türkiye ekonomisinin son 3 çeyrektir küçülme eğrisinde. Sanayi imalat sektörü yüzde 4 daralıyorsa inşaat sektörü yüzde 12 daraldı. En büyük işsizlik inşaat sektöründe. İşsizler ordusuna son 1 yılda 1 milyon yeni işsiz katılmış. Bu 1 milyon insanın en az 400-500 bini inşaat sektöründen. Bu çok zorlu, çok acıklı bir tablo.”ABD’DE FAİZLERİN DÜŞMESİ BİR FIRSATAmerikan Merkez Bankası’nın faiz düşürmesinin Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için bir fırsat olabileceğini söyleyen Girişken şöyle konuştu:”Amerika’da faizler düştü. Amerika’da faizin düşmesi demek Amerika’dan paranın buralara, gelişmekte olan ülkelere gelebilmesi için daha cazip bir ortam demek. Bu minvalde bu kadar Türkiye’yi döviz açığı olan bir ülkeye gelişmiş ülkelerden paraların gelme ihtimali var. Doğru politikalarla birlikte bu bir miktar ekonomimizi rahatlatabilir, kriz durumuna bir süre ara verebilir ama gelmiş olduğu noktada kriz kaçınılmaz olarak görülüyor. Ekonomimiz daralıyor, çok acil önlemlere ihtiyacımız var. Bu durum Türkiye’deki krizi bir süreliğine yavaşlatabilir veya erteleyebilir.”BU YASA SEKTÖRÜ DAHA ZOR DURUMA DÜŞÜRDÜGirişken, yeni müteahhitlik yasasının 2 Eylül itibariyle tamamen yürürlüğe girdiğini ve bunun başlama ihtimali olan yeni inşaatlarla ilgili de ciddi bir belirsizlik oluşturduğunu dile getirdi. Girişken, “Birçok firma aslında bu bilanço yeterliliğini mali yeterlilikleri tamamlamakta zorlanıyor. Sistemin nasıl işlediğiyle ilgili de bir belirsizlik olması zaten zorda olan sektörü daha da zor duruma düşürdü. Açıkçası bu yasalarda ruhsat alınmasıya ilgili, inşaat yapılmasıyla ilgili düzenlemelerin yapılması için sanırım daha elverişli şartlar beklenmek durumunda. Çünkü çok zorda olan bir sektörde, böylesine zor bir dönemde bu kadar radikal değişiklikler yapılması sektörü daha da zor duruma düşürüyor”dedi. Meral KINACILAR